ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
30 Nisan 2024, Salı 13:40   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  Nehir> Forum Mesajları
    Nehir'e ait Toplam 2574 Forum Mesajı var
<<12345 6789101112131415...100...200...258>>


Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity nedir ne değildir? >POFLAR VADİSİ CHATCITY BÖLÜM 1>
  24.Şub.2008 Pzr 12:59:15
fiogf49gjkf0d

 

   Just senaryonla yine harikalar yaratmışsın, amaaa bişey var ki  nerde Çakır ın bakışları nerde Rest inkiler ondan mafya olursa eğer....  olsa olsa neyse yaa boşver kızar da baksanıza topuğa sıkmaktan falan  bahsediyor...

 

                      

                                  Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >Uçakta Olur da,Otobüste Niye Olmasın :))>
  23.Şub.2008 Cmt 09:15:53
fiogf49gjkf0d

Türk uyarlaması harika olmuş ;)


Holywood un yüzlerce kez işlediği;

"uçakta pilotlar ölür ya da bayılır, yolculardan biri merkezden telsiz talimatıyla uçağı indirir"

klişesinin uyarlanmış hali. ABD de olur da Türkiye de olmaz mı ? yurdum insanı el atmış mevzuuya.



- aloo, aloo, abi ben kamil koc istanbul-ankara otobüsünden arıyorum. kaptan molada içkiyi fazla kaçırdı herhalde, uyuyor şimdi.

- evlat sakin ol, muavin orda mı?

- hayır, otobüste değil, tanrım ona ne olduğu konusunda hiçbir fikrim yok!

- tamam evlat, hiç korkma, sizi kurtaracağız. şimdi şoförü yavaş ça koltuktan yana çek, sen oturacaksın onun yerine.

- ama onu yana çekersem düşer, kendinde değil!

- düşsün eşşoğlueşşek  oraya senin oturman lazım.

- tamam, oturdum. şimdi ne yapmalıyım?

- direksiyonu tut, ne çok sıkı ne çok gevşek.


- tuttum. çok eğlenceli görünüyor ehu

- evlat, ciddi ol, 40 yolcunun hayatı senin elinde. şimdi; önündeki panelde

bir çok gösterge var değil mi? tam ortadaki büyük olana bak, ne yazıyor

orda?

- bismillahirrahmanirrahim.

- hayır göstergenin üstündeki yazıya değil göstergeye bak! Hız göstergesine bak, kaçla gittiğinizi görebiliyor musun?

- sıfır.

- nasıl sıfır? dikkatli bak.

- sıfır, gerçekten sıfır. ölecek miyiz?

- otobüs duruyor mu gidiyor mu bunu söyle bana seni kuş beyinli!

- duruyooor

- kalk  defol
git eşşoğlueşşek! bize de panik yaptırdın. Şoför uyanınca devam edersiniz

 

 

                  

                                  Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Hayatımızı Değiştirecek 10 İcat !!!>
  22.Şub.2008 Cum 08:27:24
fiogf49gjkf0d

Amerikan Newsweek dergisi bilimadamlarının halen üzerinde kafa yorduğu buluşları derledi.

Teknoloji dünyasındaki bu yenilikler arasında trafik kazalarını önleyecek özel kameradan hastalıklara ilaç olacak hücre programları da var…

Yüzen ev: Sel baskınlarında yan yatmıyor, sürüklenmiyor

19′de 1800 kişinin ölmesine yol açan büyük gelgit dalgalarının kabusunu hâlâ yaşayan Hollandalılar artık evlerini su üzerine inşa etmeye başladı. Gelgit dalgalarıyla yükselip alçalacak şekilde tasarlanan yüzen evler çok dengeli oldukları için asla yan yatmıyor, direğe bağlı oldukları için de sürüklenip gitmiyor. Elektrik ve su gibi ihtiyaçlar ise esnek kablo ve borularla karşılanıyor. Bu sadece Hollanda nın değil bütün dünyanın işine yarayacak bir teknoloji. Birleşmiş Milletler eriyen buzulların ve yükselen deniz seviyesinin selleri artıracağını ve 2050 yılına kadar 2 milyar kişinin riske gireceğini tahmin ediyor.

Elmastan mikroçip: Kıyamete kadar saklanabilecek

Bugün yılda 80 ton üretilen düşük kalite sentetik elmas sağlamlığından ötürü matkap gibi araçlarda kullanılıyor. Bilimadamlarının amacı ise yapay yolla üretilen bu sentetik elması mikroçiplerin hammaddesi olarak kullanmak. Çünkü silikon mikroçipler 95 derecede erirken, elmas olanlar 500 dereceye kadar dayanabiliyor. Daha ucuza mükemmel elmaslar yapmanm yolu bulunduğunda bunların üzerine daha fazla devre yerleştirilebilecek. Japon Nippon Telegraph and Telephone firması elmastan yapılmış yarı iletken prototipleri üretti bile.

Elektronik yardımcı pilot: Sert dönüşlerde devreye girecek

Direksiyon ve pedallar yine normal sürücü tarafından kontrol edilecek. Cansız yardımcı pilot sert dönüşler gibi tehlikeli hareketlerde devreye girerek aracın kaymasını önleyecek. BMW, DaimlerChrysler ve GM tarafından geliştirilen bu teknoloji alkollü ya da uyuklayan sürücüleri de uyararak şeritlerinden çıkmalarını önleyebilecek. Bu tür hatalar trafikteki ölümlerin yüzde 40′ına neden oluyor.

Fiber karbon otomobiller: Ağırlık yarıya inecek yakıt tasarrufu olacak

Normal otomobillerde kullanılan benzinin sadece yüzde l inin araçtaki yolcuları taşımak için, yüzde 99′unun ise aracın kendisini ilerletmek için kullanıldığı gerçeği karşısında bilim adamları daha hafif araçlar üretmeye çalışıyor. Amaç yakıt tasarrufu. Karbon liflerinin yapıştırıcı benzeri bir malzemeyle birbirine tutturulmasıyla elde edilen malzeme çelik yerine kullanıldığında ağırlık yarıya inebilecek. Bu fiber karbon otomobillerde yakıttan yüzde 50 tasarruf etmek anlamına geliyor.

Kokuya duyarlı uçak: Kaybolan kişi kolay bulunacak

ABD li bilim adamları sineklerin şimdi de koku alma yetenekleriyle yollarını nasıl bulduklarını araştırıyor. Amaç böceklerin 1 kilometre kadar uzaktan koku kaynağını farkettikleri gerçeğinden yola çıkarak, bu sistemi keşif uçaklarında kullanmak. Bu sayede ormanda kaybolan bir koşucu, ya da uyuşturucu tarlaları bu uçaklarla kolaylıkla bulunabilecek.

Beyinlere mikroçip: İngilizce yi daha kolay öğrenin

Güney California Üniversitesi nin uzmanları, insan beyninin hafıza bankasını destekleyip güçlendirecek bilgisayar çipleri üzerinde çalışıyor. Ted Berger hücrenin davranışlarını taklit edebilen bilgisayar programları ve bunları çalıştıracak çipler üretmeyi başardı. Uzmanlar bu teknolojiyle, beyne yerleştirilecek çipler sayesinde felçlilere ya da Alzheimer hastalarına yardım etmenin yanı sıra, örneğin İngilizce öğrenmek isteyen birinin de bunu daha kolay yapabilmesinin yolunu açmaya çabalıyor.

Yüz labarotuvarı:Uyumasın diye şoförün gözlerini takip edecek

"Facelab" (Yüz Laboratuvarı) adlı bir teknoloji sayesinde direksiyonun yanında bulunan bir kamera sürücünün yüzünü sürekli kontrol altında tutuyor. 3 boyutlu bilgisayara yansıyacak bu görüntü gözlere odaklanarak, gözbebeğinin ve iris tabakasının hareketlerini takip ediyor. Loş ışıkta bile çalışabilen bu cihaz şoförün tam olarak neye baktığını anlıyor ve şayet gözkapaklarının aşağıya doğru kaydığını farkederse sürücüyü uyarıyor. Koltuğu ve pedalı titreştirerek sürücünün ayık kalmasını sağlıyor.

Uzay meyveleri: 3 bin bitki türü uzaya gönderildi

Çinli bilim adamları bazı meyve ve sebzeleri orijinal boyutlarından daha büyük, bazı özelliklerininse daha üstün olmasını sağlamak için tohum halindeyken uzaya gönderiyor. Sıfır yerçekimi, kozmik radyasyon gibi uzaya has 7 unsura maruz bırakılan tohumlar geri getirilip toprağa dikiliyor. Salatalıklar beyzbol sopası uzunluğunda olabiliyor. Domateslerde ise yüzde 27 daha fazla antioksidan oluşabiliyor. Şu ana kadar, sebze, şifalı ot ve çiçeklerin dahil olduğu 3 bin bitki türü gram başına 45 bin dolara uzaya gönderildi. Bu sayede iki metrelik pamuk bitkileri elde ediliyor, böylece uzun ve esnek iplikler üretilebiliyor.

Hücreler programlanacak: Hastalık geni bir hapla devreden çıkabilecek

Kök hücre konusunda büyük mesafe kateden uzmanlar, bu yapı taşlarının kemiğe ya da karaciğere dönüşmesini sağlayarak hastalıkları kökünden çözmeyi amaçlıyor. İnsanın genetik mekanizmasına sadece birer hapla müdahalede edilebilmesi hiç de uzak değil. Hastalığa göre kimi genlerin devrelerini "açık" tutabilen, bu iyi gelmezse hastalığı tetikleyen genleri "kapatan" haplar yutturulabilecek.

Uzaya asansörlü yolculuk: 100 bin kilometrelik halatta eşya taşınacak

Yeryüzünden 100 bin kilometre yükseğe uzanacak asansörde "karbon nanotüpleri" adı verilen ve çelikten kat kat güçlü olan molekül zincirleri kullanılacak. Amerikalı fizikçi Edwards güneş enerjisiyle çalışan robotların saatte 190 kilometre hızla tırmanacağını öngörmüştü. 20 yıl içinde hayata geçirilebilecek teknolojiyle kilo başına 4 bin 500 dolar olan uzaya eşya taşıma fiyatı 450 $ a inecek.  

 

                       

                                  Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Karayip Denizi, Grenada Açıklarında Sualtı Heykelleri>
  22.Şub.2008 Cum 08:19:51
fiogf49gjkf0d

 

                      

                                  Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Beynimizi Çalıştıran ve Yaşlanmayı Durduran 5 Öneri !>
  22.Şub.2008 Cum 08:06:29
fiogf49gjkf0d

Çoğumuz anne ve babamızın yaşadığı gibi yaşlanma fikrine karşı geliriz ve bu süreçle mümkün olduğunca mücadele edeceğimize dair yemin ederiz. Güvenli, memnun ve tıbbi olarak daha uzun yaşamanın yollarını, kendimize izin vermeyi yaşam boyunca sağlıklı ve mutlu kalmayı araştırırız.

Var olanları geliştirme kadar yeni beceriler öğrenme konusunda gelecek istekler için kendimize izin verelim. Daha uzun yaşamak, daha genç hissetmek ve görünmek için bu stratejilerinin bazılarını deneyin

1. Strateji: Zekânızı keskinleştirin

Keskin bir zeka rahat olmamızı, iyi ilişkiler kurmamızı, iyi beslenmemizi ve sağlıklı bir yaşam sürmemizi sağlar. Zihinsel aerobik yapma, hafızayı geliştirir ve Alzheimer hastalığı riskini azalttır. Son UCLA araştırması beynimizi aktif tuttuğumuzda, şaşırtıcı bir şekilde beyin veriminin arttığını buldu, hatta sadece birkaç hafta sonra bile.
Zekanızı keskinleştirmek için bu tavsiyeleri düşünün.zihinsel ufkunuzu genişletmek için farklı yaklaşımlar deneyin. Bu yaklaşım, yeni bir yere yolculuk yapmak, enstrüman çalmayı öğrenmek, balo dansı yapmak veya okula geri dönmek olabilir.

Üç Temel Hafıza Hafıza Tekniğini Öğrenin ve Kullanın:

* Bakın: Hatırlamak istediğiniz şeye odaklanın.
* Kapın: Bilginin zihinsel kesitlerini hayal edin.
* Bağlantı Kurun: Beyninizde kesitleri birbirine bağlayın / birleştirin.

Bulmacalar, oyunlar, okuma ve diğer düşünsel hobiler ile zihinsel olarak aktif kalın, fakat beyninizi çalıştırdığınızdan ve beyninizi zorlamadığınızdan emin olun- hayal kırıklığı ve üzüntü yaratmadan ilginizi çeken meydan okuma seviyenizi bulun-

2. Strateji: Sağlıklı ilişkiler geliştirin

Sosyal olarak bağlantı kuran insanlar, kendilerini soyutlayan insanlardan daha uzun yaşam beklentilerine sahip olurlar.
Partnerinizle olan cinsel ilişkinizi geliştirin çünkü iyi seks daha uzun yaşamak demektir. Bu sadece insanları birbirine yaklaştırmaz, kan basıncını düşürür, ağrıyı azaltır, dinlendirici bir uyku çekilmesini sağlar, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir bu sayede enfeksiyona karşı daha iyi mücadele ederiz.

Empati—Başka bir insanın duygusal bakış açısını anlama ve bu anlamayı vurgulama kabiliyetimiz. Herkes empati uzmanı olmamasına rağmen, bize empatik yanıtlarımızı vurgulamayı öğreten kolay egzersizlerle yeteneklerimizi geliştirebiliriz.

Dikkatli Dinleme Egzersizini Deneyin: eşinizden veya arkadaşınızdan bir duygu veya onun için önemli olan bir konu hakkında konuşmasını isteyin ve hiç kesmeden veya yorum yapmadan dinleyin. Gözünün içine bakın ve odaklanın. 5 dakika sonra, nasıl hissettirdiği hakıkında birbirinizle konuşun.

3.Strateji: Stresi azaltmak

Yaşamımızdan stresi tamamen çıkartamıyoruz fakat strese karşı daha sağlıklı tepkiyi öğrenebiliriz. Daha uzun ve daha iyi bir yaşantı sürmek için stresi en aza indirebileceğimiz bazı adımlar:

Evinizdeki ve yaşamınızdaki karmaşıklığı kontrol edin.
Bazen bizi zorlayan insan karmaşıklığına sahip oluruz bu yüzden gerçekten ilgilendiğimiz kişiler için daha fazla zamana sahibiz. Yapmanız gerekenler listesinden birkaç kısmı / parçayı çıkarmayı deneyin.
Çoklu Göreve Dikkat Edin: Yavaş olun ve bir seferde bir şey alın.

Meditasyon Yapmayı Öğrenin: Düzenli meditasyon sadece stresi azaltmaz aynı zamanda, bağışıklık sistemini güçlendirir, kireçlenmeden kronik ağrıya kadar çeşitli medikal durumların iyileşmesini sağlar.

"Hayır" deme konusunda kendinize yetki verin. Yeteri kadar "hayır" demediğimiz zaman, daha fazla sorumluluk alırız ve endişeli, kızgın, içerlemiş ve tutsak kalmış hissederiz.

4. Strateji: Pozitif düşünün

* İyimserler, kötümserlere göre daha muhteşem bir yaşam beklentisine sahipler.Yarım bir bardağı dolu görmeye çalışın.
* Son yapılan araştırmalar, aklımıza koyduğumuzda iyimserliği öğrenebileceğimizi gösteriyor.
* Ruhsal dünyanızı keşfedin. Haftada bir ibadet evlerine katılma, hiç katılmayanla kıyaslandığında, 7 yıl daha hayat kalma ile ilişkilendirilir.

5. Strateji: Çevrenizi düzenleyin

Çevremizin nasıl hissettiğimiz ve ne kadar yaşadığımız üzerinde büyük bir etkisi vardır. İster tamamiyle trafik, gürültü, hava kirliliği olsun, isterse de estetik veya yatakodası ısısı gibi daha kişisel çevresel konular olsun, kaliteli uzun yaşamımız sadece bu etkilere adpte olmamızı değil aynı zamanda da bireysel tatlarımızı ve ihtiyaçlarımızı karşılama için onları şekillendirmeyi öğrenmemizi gerektirir.

* Evinizi veya iş yerinizi dizayn ederken işlevi ve estetiği göz önünde bulundurun. Karmaşıklığı ve gürültüyü kontrol edin ve uykunuzu ve rahatlığınızı artıracak şekilde yatakodanızı düzenleyin. Güneşe, dumana, kirli havaya, ve diğer hava kökenli zehirlere maruz kalmanızı en aza indirin.
* Yolda güvende olun. Kendiniz başa çıkamıyorsanız başkasına sürdürün.
* İş yerinizi güvenli ve komforlu yapın.
* Konfor ve güvenlik için ergonomik dizaynlar düşünün.
* Aşırı yüklü bilgiden kaçınmak için teknolojinizi yönetin. !

 

 

                                  Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Siz Susun Onlar Anlatsın !>
  20.Şub.2008 Çar 20:44:26
fiogf49gjkf0d

Ne Söylediğini Bilmeyen Politikacılar

Ayaklar Altında Ezilen Toplum Hayatı

İnsan Görmek İstediğini Görür

Delinin Cep Telefonu


Emek Gücü

Sanat İmzası

Gaddarların Oyun Sevinci

Katliam Duvarı

 

                     

                         Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?

 

 

 


Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Videolar, Klipler, Resimler, Karikatürler >Uykunuz Geldiyse Eğer Kıvrılın Bir Köşeye :))>
  19.Şub.2008 Sal 21:40:29
fiogf49gjkf0d

  

 

                              Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Videolar, Klipler, Resimler, Karikatürler >DÖRT EVLİ ERKEK :))>
  18.Şub.2008 Pzt 21:17:49
fiogf49gjkf0d

 

                              Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >ZOR ve KOLAY !>
  18.Şub.2008 Pzt 20:35:40
fiogf49gjkf0d

 

Hayatta zor işler, kolay işler var,
Bunları ayıran insan olmak zor.

Bilgiçlik taslamak, konuşmak kolay,
Az ve öz konuşup susan olmak zor.

Akıl vermek kolay, iş bozmak kolay,
Bozuğu onaran insan olmak zor.

Niyet etmek kolay, başlamak kolay,
Bir işi bitiren insan olmak zor.

Almak kolay, benlik, bencillik kolay,
Alan insan değil, veren olmak zor.

Merak kolay, olay seyretmek kolay,
Bakan insan değil, gören olmak zor.

Kazanç kolay, servet, zenginlik kolay,
Vicdanlı, namuslu patron olmak zor.

Açları kandırmak, azdırmak kolay,
Açları doyuran insan olmak zor.

Yemin etmek kolay, söz vermek kolay,
Verdiği sözünde duran olmak zor.

Seçilmek, yükselmek, baş olmak kolay,
Sahtekar baskıyı kıran olmak zor.

Hile, yalan, riya, kalleşlik kolay,
Doğru olmak, içten insan olmak zor.

Kan akıtmak kolay, acıtmak kolay,
Acıyan yarayı saran olmak zor.

Nefse uymak kolay, hırslanmak kolay,
Nefsini, hırsını yenen olmak zor.

Yuva kurmak, evlenmek kolay,
Yuvada huzura eren olmak zor .

Yaşam kolay, doğmak, yaşlanmak kolay,
İnsanca yaşlanmak, insan olmak zor.

 

 

                       

                              Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?

 

                 



Nehir

Nehir resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Anılara Ne Olur ?>
  18.Şub.2008 Pzt 20:29:50
fiogf49gjkf0d

Uzaklardan, güneyde bir yerlerden, bir martı kanadıyla gelen rüzgar esintisi sizi bir tatil kasabasındaki son mutlu saatlerinize götürür.

Hani vapura binmeden önce, marinada bir yerde içilen son yaz içkilerinin burukluğuna. Ve bir ateş böceği telaşıyla oradan oraya uçuşup duran pırıl pırıl birkaç kelime, kendi kendini tekrarlamaya başlar. Hani duyduğunuzda bundan daha güzel bir şey işitmediğinizi hissetmiştiniz. Hatırladınız mı? Siz, tam vapurunuza yöneldiğinizde kolunuzdan hafifçe tutup kulağınıza fısıldamıştı. Ondan duyduğunuz o birkaç kelime sizi, hayata başka bir yerinden bağlamıştı; ya da kırık dökük ilk gençliğinizden bir an ı iyileştirmişti.

Onun omuzlarının fildişi beyazlığına dudaklarınızdan düşürdüğünüz ilk öpücüğün akşamıydı. Daha dündü. Karşılıklı yenecek ilk yemeğin şarap kadehleri masada, parmak izsiz, şeffaftı. Cohen di, "Dance me to the and of love" diyordu değil mi? Ona verilen ilk hediyenin heyecanı nedense hiç bırakmadı yakanızı, kuşlar ve balıklar kadar alışmıştınız mutluluk ritueline.

Küçük, meleksi kelimeler hazırlayıp, sabahları onu masumca öpsünler diye mesaj desteleri halinde yollamıştınız geceleri. Birleşen iki insan değildiniz, iki hayattınız ama her zaman bir son kare vardır. Son bir donuk kare; kahramanlar ağlamaklı bir veda gülümseyişiyle yakalanmıştır.

Peki anılara ne olur?

Sanki hınca hınç dolu bir havalimanında, çocuklarınız kadar sevdiğiniz anılar birden sizin ellerinizden kurtuluverir... Bir o yana bir bu yana fırlayıp telaşla, nereden nereye gittiklerini tahmin edemeyeceğiniz binlerce insanın derin kalabalığına atarsınız kendinizi.

Şimdi ben ne yaparım? paniği soluğunuzu keser. Aprona her dakika kalkan ve inişe geçen uçakların anonsları... Yüksekçe bir yere çıkıp onları görmek istiyorsunuz. Yoklar.

Siz, anılarınızı geleceğinize doğru havalanan bilinmez bir uçakla, yaşamınızın yeni koordinatlarına da götürmek istemiştiniz değil mi? Daha iyi bir yol arkadaşı olabilir mi diye düşünmüştünüz.

Anılara ne olur biliyor musunuz?

Onlar bir kalabalıkta size hissettirmeden elinizi bırakır ve kaybolurlar. Bu sizin değil onların seçimiydi. Çünkü iyi anılar nedense hep zamanında silinenlerdir.

O hınca hınç havalimanında elinizi bırakırken gözleri yaşaran çocuk mahzunluğu ile kalmış olsalar da, kayboldukları kalabalıkta hiçbir zaman büyümeyeceklerdir. Ama korkmayın geride kalan anılarınızın başına kötü bir şey gelmeyecek hiçbir zaman. Uçağınıza binip yeni rotanızı hayal edin.

İlerki yaşamınızın herhangi bir havalimanında, istasyonunda, bir geminin güneş batan güvertesinde birden, o cüce mutluluklara rastlama ihtimaliniz de var tabi ki.

O zaman bir şey yapın, gözlerinizi onlardan kaçırıp tanımazlıktan gelin. Çok zor da olsa. Onlar da öyle yapacaktır; farkında mısınız, çocuk kalan anılarınız daima sizden daha yetişkin ve daha kahramandır. Onlar başlarının çaresine bakmayı bilir.

Tuhaftır işte... Hangi anı hayattan daha güzel olabilir? Ya da gelip geçen hayat hangi anıyı geri getirebilir sizce?


 

                  

                         Renk Değişir mi?
                               Sen değişir misin?
                               Ovunca gözlerini ben değişir miyim?

<<12345 6789101112131415...100...200...258>>