fiogf49gjkf0d
|
|
|
“İçim acıyor, geçer elbet, geçer de, anlamsız bir yerde, unuttuğumu sandığım bir yerde , yeniden sızlar, ama varsın sızlasın, sızlamadı mı; hemde çok sızladı… “ Ne yapacağını bilememek ne kadar kötü bir durum… Beyaz bir ışık arıyorsun bazen, görüyorsun.. Siyahın yoğunlu eritiyor ışığı yine kör oluyorsun.. Nerdesin sen şimdi kim bilir? Neler yapıyorsun? Özlüyor musun beni? Biliyor musun ben geceleri hep seninle konuşuyorum uzun uzun.. Seni Seviyorum diye haykırıyorum. Dünya umurumda değil. Takmıyorum, düşünmüyorum hiçbir şeyi.. Sadece seni, sadece seni düşünüyorum ve ağlıyorum!!! Sırf senin yanında olamadığım için ağlıyorum.. Bırakıp gittiğin, tüm kapıları yüzüme kapadığın günden beri aylar geçti.. Aylar geçti ama içimdeki sevgin hiç bitmedi... Beni sevmediğini, önemsemediğini bilmeme rağmen büyüttüm sevgimi. Ama bu gece Vazgeçiyorum Senden.. Ben seninle olmak, seni yaşamak istiyordum.. Tek isteğim buydu.. Ama izin vermedin. Bilmiyorsun ki geç zamanlar vardır.. Ne yapsan affedilmeyecek, ne yapsan boş..
Bazen ne kadar genç olursanız olun yorgun ve yaşlı bakıyorsunuz ve tek bir söz kalıyor geriye Vazgeçmek...!
Korkma, seni artık sevmiyorum....
| |
fiogf49gjkf0d
Canımsın
Sen hiç düşünme canım, üzülme! Öyle usulca değil, aniden gideceğim hayatından. Yaralansamda, acısamda, kanasamda, Dönüp arkana baktığında, yokum! Gitmişim çok uzaklara...
Güneş yine senin kalbinde doğacak, Kararmayacak hiç umutların. Bulanmayacak ırmakların, Buz gibi içine akacak, Öyle serin, öyle ferah, Yanmayacak hiç yüreğin...
Yine konacak pencerene kuşlar... O an kanat çırpacak kalp atışlarında hatıralar... Kopan bir inci kolye gibi dağılacak gözlerinde Yaşadığımız senli benli dakikalar... Ve ateşten bir kor düşüp yüreğine, Yine yakacak seni, hülyalı bütün sevdalar...
Yıldızlar yine yerli yerinde duracak... En parlak, en pak-yıldızın belki olmayacak... Ama sevgim bir yıldız gibi gözlerinde parıldayacak. Yanıbaşında soluklanacak sevgim, Sevgim hep, yüreğini kucaklayacak...
Yine iki filiz verecek her bahar belki Annenin hediyesi olan saksı çiçeğin... Birisi sen olacaksın yine, ben olmayacağım ötekisi... Ama sevgim saracak hayatını bir sarmaşık gibi... Gözlerim gözlerinde yeşerecek her mevsim... Sevgim hep, çiçeğe duracak bahçende yediveren gül gibi...
Yağmurlar yine yağacak toprağın üstüne.. Ve sen canım, yine duyacaksın kokusunu toprağın... Zannetme ki benim tenim olacak yine kokladığın... Bir ben, bir benim kokum, bir de benim gözyaşlarım, Yağmayacak artık nisan yağmurları gibi içine... Kimbilir, bir hiç kimse gibi ben, Hiç kimsesiz olan, karabulutların içinde saklanacağım... Ama sevgim, dolu dizgin yağacak gökyüzünden üzerine... Aldığın her nefesi sellerine katacak sevgim... Sevgim hep, su serpecek yağmur bereketiyle gönlüne...
Yine yürüyeceksin yürüdüğümüz o sahillerde.. Yine sıcacık, yine titreyen bir başka el olacak belki ellerinde... Belki de, sevgim ısıtacak denizlerindeki enginliği. Sevgim hep, çöl güneşi gibi yansıyacak denizlerine. Ve denizlerinin kokusu, tuzu, medd cezri, Ve de sevgim, ruhuna akacak bir meltem esintisiyle. Ve sen canım, yine seveceksin taşıdığın can gibi sevgilini... Yine aşkımsın, yine canımsın diyeceksin birilerine...
Sen hiç düşünme canım, üzülme! Yüreğim avuçlarımda, yansamda, kül olsamda, Sevdaların en masumundan payımı alıp, Bir sonbahar gününde, öyle usulca değil.. Veda bile etmeden, aniden uçacağım! Yokluğun, kimsesizliğin ve sensizliğin diyarına...
Yine bir hiç olacağım belki... Belki de, yok olacağım, hiç kimsesizliğin hiçliğinde! Ve belki kanayacağım, sensizliğin en zirvesinde! Ama sevgim, dağ gibi yücelecek ufuklarında... Taze bir fidan gibi büyüyüp köklenecek sevgim... Sevgim hep, hayat verecek, su gibi damarlarına. Ve sevgimin şarkısını mırıldanacak dudakların.. İşte öyle birşey, işte, öyle birşey diye... Ama hüzün değil, sonsuz bir umut doğacak, Sonsuzluğa değin içine...
Sen hiç düşünme canım, üzülme! Öyle usulca değil, Aniden çekip gideceğim hayatından. Nasıl var olduysam yanında, Öyle yok olacağım yokluğunda! Bir tek şiirlerim, Bir de, adım kalacak dudaklarında...
|