ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
6 Mayıs 2024, Pazartesi 19:52   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  wooy> Forum Mesajları
    wooy'e ait Toplam 353 Forum Mesajı var
<<123456789 10111213141516171819...36>>


wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Slip>
  30.Kas.2007 Cum 12:46:31
fiogf49gjkf0d

El Ele..

Askerden yeni gelmiştim, Benim gibi İzmitli olan ve en yakın dostum Aykut ile 25 gündür görüşmemiştik.. Neyse  buluştuk, görüştük dolaşıyoruz... Önümzde 2 Afet ama ne Afet birden farkettikki bu 2 Afet el ele kenetlenmiş gidiyorlar,

- Aykut; Kerem lan! Bunlar eşcinselmi? Neden el ele tutmuşlar, diyor.

   Kah kih koh gülüyoruz, o sırada elimde bi gariplik hissediyorum..

- Ben; Ulannn! Bizde el ele tutmuşuz Lahana beyinli

 

 

wooy ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Slip>
  30.Kas.2007 Cum 12:39:24
fiogf49gjkf0d

Dar Jeans

Magandanın biri arabası ile üniversitenin önünde geziyor.. Kızın biri çok dar bir jeans giymiş geçiyor bizim maganda ise kızın yanına yanaşıp giydigin kotun olayım yavrum!! deyip, lafı atıyor.. Tabi kız boş durmuyor ve; Ben ona hergün bacagımı sokuyorum deyip lafı otutturuyor

 

wooy  ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Slip>
  30.Kas.2007 Cum 12:35:29
fiogf49gjkf0d

Köylünün biri alış veriş için şehirre gelmiş magzanın birine girmiş don alacak mış..

tezgahtar kız: buyrun nasıl yardımcı olabilirim?
köylü: bir don alacaktım!
tezgahtar kız: tabi efendim slip mi giyiyorsunuz?
köylü: valla bazen siliyom bazen silmiyom

 

wooy  ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >Günün Haberi/Cepten Tuvalet Hizmeti>
  29.Kas.2007 Per 18:28:18
fiogf49gjkf0d

Güzel Bir Düşünce, Yurdum İnsanı Herşeye Üşeniyor Acaba Bizim İçinmi Düşündüler Diye Düşünmekten Alamıyorum Kendimi



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >Sağlık Karnelerinizi Eczanede Bırakmayın>
  29.Kas.2007 Per 09:55:41
fiogf49gjkf0d
 

Merhaba dostlar….yanda görülen internet gazete kupürünü okuduktan sonra  hem üzüntü, hem de şaşkınlıkla geçmişe bir yolculuk yaptım. 

Sağlık karnelerinizi eczanelere bırakmayın

Sağlık Bakanlığı, eczanelerde bırakılan sağlık karnelerinin iptal edileceğini açıkladı.

28.11.2007 06:19

 Yeşil kart ve sağlık karnelerinin eczanelere bırakılmasının yasak olduğunu hatırlatan İlaç ve Eczacılık Genel Müdürü Mahmut Tokaç, bazı eczanelerde bu karnelere kanunsuz olarak ilaç yazıldığını belirtti.

Mahmut Tokaç, ilaç almada yaşanan sıkıntılar sebebiyle karnelerin eczanelere bırakıldığını ifade ederken, vatandaşlardan sağlık karnesine yazılan ilaç sayısıyla eczacının yazdığını kontrol etmelerini istedi. Tokaç, aksi takdirde fazla ilaç yazıldığı tespit edilen karnenin iptal edildiğine dikkat çekti. Başkasının karnesini kullanma döneminin sona erdiğini belirten Tokaç, ancak birine teslim ederek ilaç alma alışkanlığının sürdüğünü hatırlattı. En büyük mağduriyetlerin reprezantlara verilen karnelerde yaşandığını aktaran Tokaç a göre, ilaç tanıtım elemanları karneyi alıp, kendi kotalarını doldurmak için ilaç yazdırıyor. Bazen sahte rapor, bazen de sahre reçete düzenliyor. Bu kişilerin takibe alındığını söyleyen genel müdür, 2008 başında devreye girmesi beklenen İlaç Takip Sistemi nin söz konusu yolsuzlukları önleyeceğini dile getirdi.

Eczacılar ise provizyon sistemindeki aksaklıklar sebebiyle bazı hastalardan bırakma talebinde bulunduklarını ifade ediyor. Eczacılar karşılıklı mağduriyetlerin sağlık karnesini tarihe gömecek akıllı kartın hayata geçmesiyle biteceğini belirtiyor. Tüm Eczacı İşverenleri Sendikası Başkanı Nurten Saydan, hastaların karnelerine sahip çıkmasını istiyor.

 

60’lı yılların sonunda Diyarbakır’ın folklorik özelliklerini taşıyan avlulu evlerin çevrelediği dar sokaklarında geçen çocukluğumda yaşadığım bir olayı anlatarak konuya başlayayım. O dönemin ana caddesi sayılabilecek  ve şehir ulaşımında ana arter sayılan  ve evimizin bulunduğu mahallede bulunan, ailelerin toplanarak haftanın belli günlerinde gittikleri göbek taşlı, odunla ısıtılan, çardaklı hamamına baldırı, kolu, vücudu irice ve horlanmış olduğu her halinden belli olan ve erkek eğlencelerine ev sahipliği yapan yarı makyajlı, şuh kahkahalı kadınlar üstü açık faytonlar da gelirken  bu sokağımızdan geçerlerdi. Diyarbakır ın sıcağına ilave olarak, bir de hamamdaki buhar, ısı, göbek taşı, kese ve benzeri eylemlerden dolayı vücutları pembeden daha koyulaşmış, hatta kızarmış ve yer yer sanki derisi soyulmuş gibi olan bu iri boyutlu kadınlar, o dönemin lüks taşıma aracı sayılan, gözleri yandan bandanalı 2 atla çekilen ve atların hareketlerinin kırbaçla yönetildiği, bu faytonlar bizim sokaktan geçerken sokakta oynayan çocukların içinden bazıları, su testisinden bardağa doldurdukları serin suyu faytona doğru savurarak dökerler, bundan rahatsız olan kadınların yüksek sesle yaptıkları açık, saçık küfürler eşliğinde kaçar, bunu bir eğlence sayar ve gülüşürlerdi. O günlerden birinde, 8–9 yaş gurubu çocukların bu korsan eylemlerinde savrulan suyun ardından kadın, faytoncuyu durdurarak ağız dolusu küfürle eylemci çocuğun ardından koşmaya başladı. Önde çocuk, arkada kadın ve en arkada biz olmak üzere hep beraber çocuğun kaçtığı eve girdik. Sokak kapısından sonra ince, uzunca bir koridor ve onun açıldığı bir avlu ve avludan iç odaya çıkan merdivenler, merdivenlerin sonunda eyvan denilen düzlük ve orada önündeki naylon leğende çamaşır yıkayan çocuğun annesi. Kızgınlık, küfür ve hakaret dolu bir ortamda kendi çocuğuna hücum eden iri vücutlu, yarı çıplak kadını görünce  onu engellemek veya sakinleştirmek çabası.. Olmayınca da karşı atak ve annenin heyecanlı, korkulu, koruyucu tavırla dilinden dökülen “su dökmüşse dökmüş, ne yapabilirim, bu kadar küfre gerek yok, hem yabancı erkeklere kendini pervasızca ikram et, hem bir çocuğun döktüğü suya bu kadar bağır, çağır“ gibi benzeri sözlerle kadını ve mesleğini birazda aşağılayan bir tavırla karşı koymuştu. Bu aşağılamaya daha çok kızan kadın gürleyerek ve neredeyse anneyi hırpalayarak, yaşamım boyunca hiç aklımdan çıkmayacak şu sözleri sarf etmişti. “Bana bak kadın, sözlerine dikkat et, biz fahişeliği namusumuzla yapıyoruz, kimsenin bize laf söylemeye ve su dökmeye hakkı yok”.

      Bu kavgadan sonra gülüşmüş ve olayın kritiğini yapmıştık günlerce. Kadının sözleri aklıma geldikçe anlamsızlığına şaşırmıştım, hiç fahişenin namusu olur muymuş diyerek.

      Daha sonraki yıllarda bir TV programında izlediğim ve o zaman ki medyada  “dolandırıcılar kralı“ diye tanınan RAKİ lakaplı Güney ZOBU ile yapılan söyleşinin başında sunucunun “siz nasıl dolandırıcılar kralı oldunuz” v.s. gibi söze başlamak istemesine kızarak, birazda alınarak aklımda kaldığı kadarıyla   “ben dolandırıcı değilim, halkın, dar gelirlinin, namuslu vatandaşların parasını dolandırarak, tefecilik yaparak, spekülatörlük yaparak, onları kandırarak alan sahtecilerin havuzundan payıma düşeni seçip alıyorum. Bu yaptığım dolandırıcılık değil, dolandırıcılardan intikamla karışık hakkımı almaktır. Ben yoksulun, dar gelirlinin, ücretlinin ve kıt kanaat geçinenlerin parasını çarpacak kadar küçülmedim”  diye cevap vermişti. O da kendi dünyasında bazı değerlerinin ve ölçülerinin olduğunu, aksi durumların onursuzluk ve şerefsizlik sayıldığını söylemişti dili döndüğünce.

     Bu iki olay; İnsanların mesleki onurlarını, meslekleriyle ilgili konuları daha ön planda tuttuklarını ve bunu kendilerine izzet-i nefis meselesi yaptıklarını anlatıyor bana. Kişilik haklarına saldırıyı belki sineye çekecek. Ama mesleğine söz ettirmiyor, bu da kendisiyle birlikte meslektaşlarını koruma duygusudur ve de ilkeli bir davranıştır.

      Serbest eczacı meslektaşlarımızın sözleşmeli olduğu kurumlarla bazı zamanlar sorun yaşadığı vakidir, hatta bir kısmının sözleşmeleri belirli zamanlarda askıya alınıp, antlaşması feshedilip veya değişik olumsuz davranışlara maruz kalmakta oldukları görülen bir durumdur. Eczanenin yoğun ve stresli ortamında kupürün yanlış kesilmesi, eksik kupürün yapıştırılması, kesilen kupür yerine başka reçeteye kesilmiş kupürün yapıştırılması, fiyat bandrolünde fiyatın  farklı olması, küçük ambalaj yerine büyük ambalajın verilmesi, depodan alınan ilacın ilk çıkış noktasından sorumlu olmadığı halde  yaşanan olumsuzluktan etkilenmesi, doktor yazısının yanlış algılanması ve içinde sahtecilik olmayan  buna benzer birçok nedenden dolayı  eczacıların çok zor durumlarda kaldıkları gözlenmektedir. Meslek örgütlerinin en başta çözmesi gereken sorunların başında gelen bu haksız uygulamalar, bir kenarda meslek handikabı olarak durmaya devam etmektedir. Bu tür eczacıların çoğu haklarını hukuki olarak arayamamakta ve kaderine razı olmaktadır.

     Ancak bütün bunların dışında; sahtecilik, kalpazanlık, hırsızlık maksadıyla eczacılığı kendilerine gayrimeşru rant kapısı olarak gören muvazaa olsun, olmasın bir kesimden bahsedilmektedir. Yukarıdaki internet haber de Sayın Genel Müdürün ve TEİS Başkanının bahsettiği olumsuzlukların bir ayağı da ne yazık ki eczanedir.

      Karnenize sahip çıkın ve sakın ola ki eczaneye bırakmayın”   sözü bizi yürekten yaralayan bir tabir olarak, tüm eczacıların maruz kaldığı, sadece bir kısım mesleki şeref yoksunu kişilerin yüzünden,  yüzümüzü karartan bir hitap ve davranış biçimidir. Eğer eczacılık literatüründe ödenek, bütçe, sağlık harcaması vs gibi sözlerle ifade ettiğimiz  Devlet’in ilaca ayırdığı değer,     Çocuk Esirgeme Kurumundaki  zavallı çocukların, Huzurevindeki kimsesiz yaşlıların, Kadın sığınma evlerindeki şiddete maruz kalıp evini terk etmiş kadınlarımızın, eşini, çocuğunu şu veya bu şekilde Devlet hizmetinde kaybetmiş adına şehit ailesi denen  yetimlerimizin, Devlet dairelerindeki işçi, memur ve emeklilerimizin, okumuş veya okumamış  ancak iş bulamayıp günlerini kahvehane veya park köşelerinde geçiren yoksullarımızın, ekonomik nedenlerden dolayı suç işleyip  hayatının bir bölümünü hapiste geçirerek  feda etmiş mahkumların, yine ekonomik nedenlerden dolayı hayat kadını ismini almış kadersiz kadınların, tefecilerle, banka borçlarıyla  başa çıkamayıp intihar etmişlerin geride bıraktıklarının, tüm eğitim kurumlarında okumak için çabalayan öğrencilerimizin, yeşil kart almaya hak kazanmış ve bunu alabilmiş veya almayı becerememiş sokakta dilenen veya utancından dilenemeyen  aç insanlarımızın, esnaf, işadamı, politikacı, zengin, fakir her türden insanımızın ve tanımlamasını yapamadığım daha bir çok kesim insanımızın, ülkemizin ortak malı ise, hatta geleceğimiz ise bu ortak değeri kollamak, korumak ve ondan çalanlara engel olmak, eğer mümkünse mesleki en ağır cezalara çarptırmak ve hiçbiri mümkün olmazsa da ağır dille eleştirmek bizim birinci dereceden görevimiz olmalıdır. Bir kısım sahtekarlar yüzünden eczacıların bu şekilde anılmaları beni çok üzüyor, bu insanlara çok içerliyor ve eczanesinde sahteciliği yapan veya yapılmasına göz yuman veya bu sahtekarlık tezgahında rol alan  gerek hasta, gerek doktor, gerek firmacı ve en ağır olarak da eczacıyı lanetliyorum.

                       GELECEĞİMİZİ ÇALMAYA KİMSENİN HAKKI YOK

                                       

                                                                                 Ecz.A.Kadir Nur GÖRDÜK

( Bana Bile Bırakmayın )

wooy  ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Köşe Yazısı/DTP,ETP,FTP...Harf çok ZTP`ye kadar yolu var!>
  29.Kas.2007 Per 09:33:49
fiogf49gjkf0d

Sence DTP Adlı Siyasal Partinin Kapatılmasını   "Biz Yaptık" Demek İçin Gündeme Getiriyor Olamazlarmı? Gerçekten Kürt Sorununu Umursuyorlarmı? Açık Olan Gözlerimizle Neden Karanlığın İçiğine Doğru Boş Boş Bakmaktayız?

 

wooy  ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Cumhuriyet Gazetesi Güzelleri>
  29.Kas.2007 Per 09:27:36
fiogf49gjkf0d

Ehuehuehuehu

Bilirim Bilirim Neyse Cici Forumlar



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >REÇETESİZ İLAÇLARIN KAPSAMI GENİŞLİYOR>
  29.Kas.2007 Per 09:24:51
fiogf49gjkf0d

Sağlık Bakanlığı, tezgah üstü ilaçlar olarak bilinen ve reçetesiz satılan ilaçların listesini yeniden hazırlıyor

Tezgah üstü ilaçlar dünyada "OTC" yani "over the counter" ilaçları olarak biliniyor. Bu ilaçlar eczanelerde reçetesiz satılıyor, sosyal güvenlik kurumlarınca ödenmiyor, hastalar ilaçların parasını cebinden ödüyor.

Dünya ilaç sektöründe reçetesiz satılanların payı yüzde 6, Türkiye de ise yüzde 4.

Sağlık Bakanlığı, "OTC" listesini yeniden düzenlemek için harekete geçti. Listeye ilk olarak soğuk algınlığı ve ağrı kesici ilaçların dahil edilmesi planlanıyor. Ayrıca antiseptikler, vitamin ve mineraller de listeye girebilir.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, yeni uygulama için "Amaç akılcı ilaç kullanımını topluma yerleştirmek. Kamu maliyesinin karşılama imkanlarını gözönünde tutmak" diye konuştu.

İlaçların listesini Sosyal Güvenlik Kurumu, Maliye ve Sağlık Bakanlığı belirleyecek.

Gümrükçüoğlu, "Bir ağrı kesici düşünün. 1-2 YTL yi geçmeyenlerdir. Bu ilaçların OTC grubunda yer alacak olmalarının yanı sıra, ödenmesine devam edilebilir. Bunların ödenmemesi halinde, daha pahalı ilaçlar ödenebilir. Kamu maliyesinin daha büyük masraflara girmesinin önüne geçilmiş olur" dedi.

Maliyet hesapları yapıldıktan sonra oluşturulacak yeni listenin 2008 yılı sonunda hayata geçirilmesi hedefleniyor.


kaynak. cnnturk

 

 

wooy ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >22 Arap ülkesi 1 Türkiye etmiyor>
  28.Kas.2007 Çar 10:46:40
fiogf49gjkf0d
22 Arap ülkesi 1 Türkiye etmiyor
Arap ülkelerinin toplamında üretilen kitap miktarının toplamı sadece Türkiye nin üretimi kadar değildir.
Çarşamba, 28 Kasım 2007 09:39

Arap ülkelerinde kitap yayıncılığının çok düşük düzeyde gerçekleştiği ve 22 Arap ülkesinde bir yılda yayınlanan sanat eseri sayısının Türkiye nin gerisinde kaldığı belirlendi.

Birleşik Arap Emirlikleri nin başkenti Abu Dhabi deki bir kamu kuruluşunun, kitap yayıncılığını teşvik amacıyla "Yılda 100 tercüme" kampanyası başlattığını duyuran Le Monde gazetesi, tüm Arap dünyasında tercüme edilen yabancı kitapların sayısının yılda 300 i geçmediğine dikkat çekti. Gazete, bu sayının da Yunanistan ın üretiminin beşte biri anlamına geldiğini belirtti.

Gazete şunları yazdı:
"Günümüzde 22 Arap ülkesi, tek başına Türkiye den daha az edebi ve sanat eserini yayınlıyor. Dini kitaplar da, yayınlanan kitapların yüzde 17 ini oluşturuyor."

Fransız gazetesi, bu rakamları, bir zamanlar dünyaya öncülük eden Arap dünyasının "entelektüel geri kalmışlığı"nın yansıması olarak yorumladı.

Kaynak: ANKA

 

 

wooy  ®



wooy

wooy resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >Türkiye basınından özetler>
  28.Kas.2007 Çar 09:41:53
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d

Elçilikte Kürt zirvesi 
ABD Büyükelçisi Ross Wilson, Güneydoğu sorununda etkin eski ve yeni milletvekilleriyle kahvaltıda bir araya geldi ve görüşlerini aldı. Toplantıdaki ABD li iki Kongre Üyesi nin Güneydoğu gezisine çıkacağı, PKK lı teröristlerin aileleriyle de görüşeceği kaydedildi.

Ermeni iddialarına tarihçiler karar vermeli
İzmir in Milano ile çekiştiği Expo 2015 toplantısı için Paris te bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün dün Fransa Başbakanı François Fillon ile yaptığı ikili görüşmede, Fransa nın Ermeni iddialarını içeren parlamento kararı da gündeme geldi. 

  PKK yönetimi parçalanacak
Cemil Bayık ve Duran Kalkan gibi isimler etkisizleştirilecek. Murat Karayılan üzerinden PKK kalıcı ateşkese zorlanacak. Bu senaryolar başarıya ulaşırsa "silahsız dönemin manifestosu" ilan edilecek.

Çok çalışmak lazım çok
Dünyanın 17. büyük ekonomisi Türkiye, 177 ülkenin yer aldığı endekste yerinde sayıyor, cinsiyet eşitsizliği ve eğitim gibi konularda Türkiye nin çok uzun bir yolu, çok hızlı biçimde geçmesi şart.

Bu ortamda af konuşulmaz
PKK YA AF: "Hadise çok sıcak. Af olmaz. Silahlı gücün askerimize tuzak kurduğu ortamda af konuşulmaz." 

Hatalar tekrarlanmasın   
Cumhurbaşkanı Gül, "Geçmişteki hatalar tekrarlanmasın" uyarısında bulunuyor ve ekliyor: "Geçmişte Kürtçe yi yasaklayanlar da bugün bunun yanlış olduğunu söylüyorlar. Yasaklamak iyi bir şey değil, artık bunu herkes görüyor"

 Teröristlerin günlüklerini okudum
Cumhurbaşkanı Gül, teröristlerin günlüklerine kadar her şeyi okuduğunu belirtirken, "Çekilecek hayat değil. Teslim olmaya hazır militan sayısı çok" dedi.

 Kentsel dönüşüm projesi gecekondu lobisine takıldı  
Maltepe de müteahhit, gecekonducuların taşlı sopalı saldırısına uğradı. Kasım ayı başında meydana gelen olaya polisin müdahalesi ile çok sayıda kişi yaralanmıştı. Mahalleli, alana müteahhit, belediye başkanı için temsili mezar yapmıştı. Maltepe de gecekonduların yerini modern konutların alacağı kentsel dönüşüm projesi ilginç bir engellemeyle karşılaştı. Şantiye kurmak için gittiği mahallede temsilî mezar la karşılaşan müteahhit, projeden çekildi. 

 

wooy  ®

<<123456789 10111213141516171819...36>>