ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
29 Nisan 2024, Pazartesi 02:21   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  ExuLLa> Forum Başlıkları
    ExuLLatarafından açılmış Toplam 88 Forum Başlığı var
<<12 3456789>>


ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Aşk Üstüne
  1.Nis.2007 Pzr 00:23:44
fiogf49gjkf0d
  Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır.

 Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan "Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?" diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin.. iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz.

 Sen, "Ama senin için şunu yaptım" derken o, "şunu yapmadın" diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın.Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. "Peki o ne yaptı" deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın.

 Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. "Acılara tutunarak" yaşamayı öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası....

 Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asıl olan yürektir.Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini...

 Hayatı ıskalamaya lüksün yok senin.....

                                                                                                                        Nazım HİKMET



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Kaynanalar :)
  11.Nis.2007 Çar 15:22:43
fiogf49gjkf0d
Asabi Kaynanalar: Anlaşılması en zor tiplerdendir. Söylenen her sözün altında bir art niyet ararlar. Her zaman sorun çıkarırlar. Çözümlerinde kaba kuvvete bile başvurabilirler. Neye kızdıkları, neye sevindikleri pek belli olmaz.

 Yardımsever Kaynanalar: Her durumda birilerine yardım eden kaynanalardır. Yardımseverlik adına her şeyi yapabilirler. Hastanelerde hastabakıcı, kabul günlerinde pasta yapıcı, bulaşık yıkayıcı olarak görev alırlar. Bazen bunu o kadar abartırlar ki karşılarındakine zarar bile verebilirler.

 Şikayetçi Kaynanalar: Sürekli her şeyden şikayet eder, karşılarındaki insanları canlarından bezdirirler. Aldıkları eşya, yiyecek ve kıyafet konusunda hep şikayetçidirler. Gelin ya da damat hiçbir zaman istediği gibi çıkmamıştır.

 Köylü Kaynanalar: Gelin veya damat, şartlar ne olursa olsun gelen giden misafire iyi davranmalıdır. Gelini köyden gelen her türlü şeyi pişirebilme ve onların yemeklerini yapabilme yeteneğine sahip olmalıdır. Gelin ve oğlu, özel günleri, çok erken saatlerde gelerek onlarla geçirmelidir. Eğer bir yere gidilecekse onun mutlaka haberi olmalı, kendisinin yanına alacağı bir kaç kişilik kafile halinde gidilmelidir. Gelin kendi başına bir şey almaya karar veremez. Damatta ise durum farklıdır. Damadın annesi de bu konuda kendisiyle aynı haklara sahiptir ama kızını ezmemek kaydıyla. Gelin misafir çağıracağızaman ondan izin alır.

 Şehirli Kaynanalar: Şehirde ulaşımın zorluğu nedeniyle damadın veya gelinin evini kendi evlerinin yakınına isterler. Mümkünse aynı mahallede oturmayı tercih ederler. Gelecek misafirleri çok fazla kabuletmek istemez, gelin veya damadın evine gelecek misafir trafiğini kendileri yönetmek isterler. Yeni gözlük modelleri, mayolar piyasaya çıktığında ilk olarak onlar alırlar. Yeni mobilya, halılar, perdeler onların en önemli istekleridir, ama gelin yeni perde istediğinde “müsrif” olarak değerlendirir ve taş koymaya çalışırlar.

 Şen Kaynanalar: Bulunması en zor tiplerdir. Gelin ya da damatlarına karışmazlar. Her türlü sorun için bir çözümleri vardır. Kimseden iş beklemezler. Kırılsalar da kimseye bir şey belli etmezler.Her şeye gülüp geçmeyi başarırlar.


 Temizlikçi Kaynanalar: Bu kaynanaların bütün zararları kendilerinedir. Ne kadar temizlik malzemesi varsa hepsinin isimlerini ezbere bilirler. Sürekli temizlik yapıp dururlar. Kapıdan girecek olanherkese ayakkabılarını çıkarttırırlar, koltuklara oturanların nereyi dağıttığına dikkat ederler. Onlara göre gelinleri ya da damatları çok dağınık ve pistir.

 Gezici Kaynanalar: Nerede akşam, orada sabah gezip duran kaynanalardır. Bazıları eşlerini kaybettikleri için kendilerini sokağa atarlar.

 Patron kaynanalar: Bu tip kaynanalar, para, ev, tahvil kısacası mal mülk yönünden zengindirler ve bunu her zaman kullanan tehlikeli tiplerdir. Malları ve paraları ile her şeyi yapabileceklerine inanırlar. Gelin veya damadın evine bir şey aldıkları zaman fiyat etiketini çıkartmazlar. Her konuda kendilerine danışılmasını isterler.Kendilerine ait bir evde oturan gelin veya damada bunu her zaman hatırlatırlar.

 Yemekçi Kaynanalar: Hayatlarındaki tek şey, yemek yapmak ve yedirmektir. Onlara birkaç kilo et, biraz sebze ve bakliyat aldığınız zaman uzun zaman sizinle uğraşmazlar. Çok güzel yemek yapan bu kaynanalar, hayatlarını bu iş üzerine kurarlar.

  Herkes evlenmek yuva kurmak ister.Kendinize en uygun eşi buldugunuza inanıyorsuz ya kaynana  Siz olsanız hangi kaynana ile iyi gecinirdiniz / bu olursa olmaz dedikleriniz..Psikolog önerilerinide alt a ekleyelim belki vardır içimizde bu sorunları yaşayanlar..

 PSİKOLOG ÖNERİLERİ

 Gelinler, kendilerinin de bir gün kaynana olacaklarını hiç akıllarından çıkarmamalıdır.

 Kayınvalidesine sevgi ve saygıda kusur etmemelidir. Çünkü o sevdiği insan olan eşinin annesidir.

 Kayınvalidesinin bazı ters laflarını kendi aleyhinde yorumlamamalıdır.

 Arada yaş ve nesil farkı olduğunu düşünerek kayınvalidesinin istek ve davranışlarını hoş görmelidir.

 Kayınvalidesi ile iyi geçindiğinde kocasıyla arasının da daha iyi olacağını bilmelidir.

 Kayınvalidesini bayramlarda, kandillerde arayarak gönlünü almalıdır.

 Kocasının sık sık anne ve babasını görmek istemesinden rahatsızlık duymamalıdır.

 Kayınvalide ve kayınpedere karşı kırıcı, iğneleyici, hoş olmayan sözler söylememeli, onları hoşnut etmelidir.

 Kayınvalideler oğullarını kıskanır. Gelinler bunu sezmeli ama yumuşaklıkla bu işin üstesinden gelmelidir.

 Gelinler kocalarını kayınvalidelerine karşı kışkırtmamalıdır.


Kaynak NTV



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Hangi Burc Hangi Mani..
  11.Nis.2007 Çar 15:37:18
fiogf49gjkf0d

Koç
Ben bilirim gerisi boş,
İstiyorsan peşimden koş.
Emir almam, ben veririm,
Önderiyim bu feleğin...

Boğa
Tek dileğim vardır
Bolca para, zengin sofra...
Çok bir şey mi istediğim,
Güvencemdir bunlar benim...

İkizler
Zekam parlak, dilim oynak,
Her konuya elim kıvrak,
Sıkıntıya hiç gelemem,
Bir de karar verebilsem!...

Yengeç
Tez canlıyım, duygusalım,
Dokunsalar akar yaşım,
Annem, babam, çocuklarım,
Ben onlarsız ne yaparım...

Aslan
Ben yarattım bu dünyayı,
Bir de dönse etrafımda!.
Her dediğim hemen olsun,
Zenginlik - ün beni bulsun...

Başak
Yazdım, çizdim, notlar aldım,
Her bir şeyi ayarladım,
Yoktur bende bozuk, yamuk,
Mükemmeli ben yaşattım...

Terazi
Ben müziksiz yaşayamam,
Hele sevmeden hiç duramam.
Danışsam da her konuda,
Bildiğimden şaşmam asla...

Akrep
En güçlü şüphesiz benim,
Herkesi ezip geçerim.
Hele bana ters yapanı
Doğduğuna pişman ederim...

Yay
Maceradan, maceraya,
Koşmak asıl işim benim
Toplarım hep ilim, irfan,
Bilgeliktir sanım benim...

Oğlak
Cimrilik mi, benimkisi?
Hesabını bilmek gerek.
Günler aylar düşünürüm
Kararlarım şaşmaz benim...

Kova
Taklitçiliği hiç sevmem,
İstesem de beceremem,
Orijinaldir fikirlerim,
Takip edilecek olan benim...

Balık
Bir dünyam var, sırça saray
Dokunursan kırılırım.
Ben gelemem gerçeklere,
Avunurum hayallerle...          



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >Bir Erkeğin Ağzından Yemek Tarifleri..
  11.Nis.2007 Çar 15:55:40
fiogf49gjkf0d
Domatesli Biberli Yumurta

 Buyukce bir tavaya yag domates ve biber koyup bir sigara yakıyoruz. Sigaranın kulu yere dusmek uzereyse yumurtaları eklemenin zamanı gelmis demektir. Yumurtalari kirip sigaramızı bitiriyoruz. Pismistir herhalde ocagın altını kapatıyoruz.

 Biberli Domatesli Yumurta

 Her gun domatesli biberli yumurta yemekten sıkıldıgımızda yapabilecegimiz bu enfes yemek tıpkı biberli yumurtalı domates gibi pisiriliyor.

 Makarna

 Bir tencere dolusu sıcak suya makarna posetini bosaltıp maç izlemeye baslıyoruz. Ilk yarinin ortalarına dogru kalkıp altını kapatıyoruz. Tencerenin icinden sectigimiz makarnayı fayansa fırlatıyoruz. Yapısırsa pismis demektir. Devre arasında hala icinde su kaldıysa tencerenin kapagını kapatıp lavabodaki en kirli tabagın uzerine dogru dokuyoruz. (o zaman hem tabak temizleniyor hem de makarnalar catalla yenebiliyor) Uzerine ketcap sıkıp yiyiyoruz. Not: Fayansa firlattıgınız makarnayı bi ara oradan alın. Sayıca fazlalastıklarında bazen hangisini firlattıgınız karısıyo.

 Tuzlu Makarna

 Yapılısı aynı makarnaya benziyor. Tek farki bu kez makarnaları suya atmadan once tuz koymayı akıl ediyoruz. Oyle daha guzel oluyor.

 Pilav

 Pilav aslında basit bir yemek degil. Aranan kriterler var. Tuzlu yumusak ve tane tane olması gerekiyor. Sonuncusu kolay. Pirincleri tek tek pisirdiginizde tane tane oluyorlar ama uzun suruyor. Maharet hepsini bir arada pisirebilmekte; ama cok da sorun etmeyin. Nasıl olsa icine yogurt koyup bulamac haline getirdigimizde hepsi birbirine yapısıyor. Kısaca yag koyup uzerine pirinc ekliyorsunuz. Sonra da su ve tuz koyup pisiriyorsunuz. Hem bunu suzmeye de gerek yok.

 Patates Kızartması

 En kolay islerden biri. Patatesleri soyup parmak gibi kesiyorsunuz ve kızgın yaga atıyorsunuz. Tek yapmanız gereken altını zamanında kapatmanız. Yoksa tencere alev alabiliyor. Bu yuzden sadece tv de pembe dizi varken yapın.Bir de diger yemeklerin aksine bunu tencereden yiyemiyoruz. Mutlaka tabaga koymak gerekiyor. Onun dısında cok kolay.

 ORTA ZORLUKTAKI YEMEKLER

 Hazır Pizza

 Pizzamızı firınımıza atıp pismesini bekliyoruz daha sonra firından cıkarıp yanık yerlerini bıcakla kazıyoruz. Dikkat edilmesi gereken tek sey kazırken uzerindeki malzemeleri mutfak tezgahına yapıstırmamak.

 Hazır Kofte

 Bu da nispeten zor bir yemek. Bir miktar sıvı yagı teflon tavaya koyup kofteleri icine diziyoruz. Kofteler tavayla aynı renk olmadan altını kapatmak gerekiyor. O yuzden basında beklemek lazım.

 ZOR YEMEKLER

 Konserve Türlü

 Bir miktar yag ve salcayı tencereye koyup konservenin icindekileri dokup uzerine su koyuyoruz. Pismesi cok uzun suruyor. O sebeple basında beklemiyoruz. Gidip tv izliyoruz. Her seferinde yandıklari icin henuz tadına bakamadım ama konservenin uzerindeki resme bakılırsa guzel bi seye benziyor.

 Tavuk

 Yapılısı makarna gibi. Sıcak suyun icine atıyoruz arada pisip pismedigine bakmak icin hayvanın kaba etine catal saplıyoruz. Bu yemek pıstıkten bir iki gun sonra uzeri jelibon gibi oluyor. Bu yuzden pısirirken istege baglı olarak bolca toz seker eklenebilir.

 ULTRA ZOR YEMEKLER

 Kıymali Bamya

 Konserve turluye benziyor ama icine daha onceden kavrulmus kıyma konulmalı. Kıyma kavurmak cok zor ve zahmetli bir is. Bu yuzden makarna pisirmeyi oneriyorum.

 PUF NOKTALARI

 1-) Yemekleri daima tencerenin icinden yiyin. Boylelikle tabak kirletmemis olursunuz.

 2-) Asla sade pilav yapmayın. Domatesli pilav yaptıgınızda altını tuttursanız bile renginden anlasılmaz.

 3-) Mutlaka soganlı bir yemek yapacaksanız asla sogana dokunmayın. Ozellikle rendelediginizde elleriniz cok kotu kokuyor. Bunun yerine sogana ekmek tahtasiyla bes altı kez vurmayı deneyin, aynı isi gorur.


 4-) Patates kızartacaksanız soydugunuz patatesleri asla yıkamayın. Kızgın yaga atıgınızda cok kotu patlıyorlar.

 5-)Yemekler asla kendi baslarına hareket etmezler. Sayet gecen ay yaptıgınız tavuk kendi kendine kımıldamaya basladıysa kurtlanmıs demektir. Sakin yemeyin.

 6-) Sebzeleri pisirdikce vitamin degerleri duser. Mumkun olduğunca oldugunca cig tuketin.

 7-) Karpuz tabaga koyulmaması gereken bir meyvedir. Ikiye ayırıp ortasından kasıkla yiyebilirsiniz.Tencere kapagı en mukemmel tabaktır.

 8-)Buzdolabinin sebzelik olarak adlandırılan kısmı yemeyi dusunmediginiz seylerin saklanmasi icin idealdir. Bu bolume konan seyler nasıl olsa bir sure sonra unutulur.

 9-) Sebzeligin kapagını sıkı kapatırsanız curuyen seylerin kokusu dolaba daha az yayılır.

 10-) Spagetti pakedini acmak icin pakedi ortasından sıkıca kavrayın ve altını tum gucunuzle fayansa vurun. Pakedin ust tarafi yırtılacaktır. Belki bu islem sırasında makarna unufak olabilir ama risk almaya deger. Ozellikle misafirlerin yanında yapmanızı tavsiye ediyorum. Oyle daha guzel, bu size cok maco bir hava verir.

 11-)Sagda solda kulagıma calınıyordu.Mutfak robotu denen bisey varmıs. Birden icimi bir heyecan kapladı. Ulan madem bu isin robotu var ben niye kosturuyorum yıllardır diye sınırlendim. Hemen gidip aldım bi tane. Eve gelip kutusundan cıkardıgımda itiraf etmeliyim ki hayal kırıklıgına ugradım biraz. Ben acikcasi ufo gibi bisey bekliyodum, bu bildigimiz tencerenin plastıgı. Icinde de vantilator gibi bisey var. Bununla birlikte bi ton plastik zimbırtı daha cıktı icinden ama bi ise yarayacaklarını sanmıyorum. Neyse fisini taktım denemek icin bi tane sogan attım icine. Bakalım ne yapacak diye bekledim. Kabuklarını bile soyamadı essogluesek. Paramparca etti biraktı. Sinirlendim attım bi kenara yazdan beri duruyo orda.Bir ara yıkayıp vantilator gibi olan seyi bilgisayarıma takmayı dusunuyorum. Belki fan olarak is gorur. Onun dısında tamamen para tuzagı. Ilerde cıkarsa mutfak androıdı almayi dusunuyorum 



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Güvenlik Konuları..
  14.Nis.2007 Cmt 14:58:52
fiogf49gjkf0d


 1)
Vücudun en sert ve dayanıklı bölgesi olduğu için en iyi silahınız dirseğinizdir, kullanacak kadar yakınsanız, dirseğinizi savunma silahı olarak kullanınız.

 2) Hırsız sizden cüzdanınızı istiyorsa, CÜZDANI ONA VERMEYİNİZ. Bunun yerine, cüzdanı uzak bir yere fırlatmayı deneyiniz. Hırsız sizden çok cüzdanla ilgilenirse, TERS İSTİKAMETE DOĞRU hızla kaçınız.

 3) Herhangi bir şekilde bir arabanın bagajında kilitli kalırsanız, ayağınızla arka farları kırıp çıkartmaya çalışın. Oluşan boşluktan elinizi dışarı çıkarıp elinizi sallayarak dikkat çekmeniz mümkün olabilir. Aracın şöfürü elinizi göremez, fakat arkadan gelen araçları sizin zor durumda olduğunu fark edebilir.

 4) Özellikle bayan sürücüler, iş çıkışı, alışveriş v.b. faaliyetlerden sonra, arabalarına binip birşeylerle uğraşma eğilimindeler (çanta düzeltme, makyaj tazeleme, cüzdan yerleştirme, fatura kontrolü gibi). BUNU YAPMAYINIZ. Bu zaman, kötü niyetli kişilere aracın sağ veya arka koltuğuna binip, başınıza bir silah tutma zamanı ve imkanı verir. Aracınıza biner binmez kapıları kitleyip, HEMEN hareket ediniz.

 5) Aracınıza park yerlerinde veya evinizin önünde binerken dikkat etmeniz için birkaç öneri :

    a) Aracınıza binmeden sağınıza, solunuza, arkanıza, ön ve arka koltuklarına ve yerlerine bakarak etrafı şüpheli durumlar-kişiler için kontrol edelim.

    b) Şayet aracınızın yanına büyük bir kamyon veya Tır park etmişse, aracınıza şöför kapısından değil, yan kapıdan giriş yapınız. Birçok seri katilin, kurban kendi aracına binerken, kurbanlarını büyük araçların içine çektikleri tespit edilmiştir.

    c) Aracınızın yanına park etmiş olan aracın yan koltuğunda tek başına bir erkek oturuyorsa, belki alışveriş merkezine geri dönmek, sonra geri gelmek veya bir güvenlik görevlisinin sizi izlemesini rica etmek uygun olacaktır. Unutmayınız ki, temkinli olmak, pişman olmaktan daha iyidir. Hatta paranoid olmak, ölmüş olmaktan daha iyidir!

 6) Merdivenleri kullanmaktansa, asansörü tercih ediniz. Issız merdivenler ve merdiven boşlukları her tür suç ve şiddet için uygun mekanlardır-özellikle de geceleri.

 7) Saldırganın bir silahı varsa ve siz onun kontrolü altında değilseniz, KAÇINIZ. Onun sizi kaçarken vurma ihtimali 100 atışta 4 dür. Vursa bile, kurşunun yaşamsal bir organa gelme ihtimali daha da düşüktür. Koşarak kaçınız, hatta yapabilirseniz, zig zag çizerek kaçınız.

 8) Bayanlar olarak çok duygusal ve sempatik yaklaşımlarımız olmaktadır. Bu devirlerde BUNDAN VAZGEÇİN. Bazı seri katiller bunu kullanmak için, ayağı kırılmış, bastona ihtiyacı olan, sakat kişiler rolünü oynamaktadır. Aracına binmesine yardımcı olmanızı isteyebilir ve orada sizi yeni kurbanına çevirebilir.

 9) Son bir güvenlik uyarısı daha : Son zamanlarda katil veya hırsızlar, kurban seçtikleri ve yalnız olduklarını bildikleri bayanların kapısının önüne, bebek veya çocuk ağlaması kaydedilmiş teypler bırakıyormuş. Bu sesi duyan bayanlar meraktan veya merhametten kapıyı açtığında saldırıya uğrayabilirler. Lütfen her tür olağan dışı ses, gürültü v.s. de MUTLAKA ÖNCE YARDIM ÇAĞIRINIZ.



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Kendi Kendine Gizli Sabotajı 10 Adımda Bulun ve Durdurun
  14.Nis.2007 Cmt 15:31:38
fiogf49gjkf0d

Az bilinen ve çoğu zaman inkar edilen bir gerçek var ki insanlar size sizin gizlice istediğiniz biçimde davranırlar. Başkalarının size nasıl davranacağını belirleyen sessiz talebiniz, karşılaştığınız herkesi kapsar ve herkes tarafından algılanır.

İçinizdeki görünmeyen yaşam nedir? Herhangi bir insan ya da olay ile karşılaştığınızda, görünmeye çalıştığınız şeklin tersine, esas hissettiklerinizdir.

Başka bir deyişle, içinizdeki görünmeyen yaşam, gerçek içsel durumunuzdur. Herhangi bir sözcük alışverişi olmadan çok önce, başkalarıyla iletişim kuran iç halinizdir. Sizinle karşılaşan biri, önce iç benliğinizden gelen bu sessiz işaretleri algılar. Bu noktadan itibaren, söz konusu işaretlerin okunmasıyla, ilişkinin temeli oluşur. Ne zaman iki insan karşılaşsa perde arkasında süren bu görünmez diyalog, genel olarak “birbirini tartmak” olarak algılanır.

Genellikle, önümüzde bir güç olarak duran ve başkalarını da etkilemeye çalışan, keşfedilmemiş bir zayıflık tarafından kendimize karşı davranmaya zorlanırız. Bu, kendi kendine gizli sabotajdır. Bir torpilin, vurduğu gemiyi harap etmesi gibi, bu sabotaj da kişisel ve iş ilişkilerimizde dibe vurmamıza neden olur.

Kontrol etme ya da baskın çıkma ihtiyacı duyduğunuz, böylece “istediğiniz” biçimde muamele göreceğinizi umduğunuz herhangi bir kişi, her zaman sizi kontrol edecek ve size davranışları buna göre olacaktır. Neden? Çünkü, herhangi bir istekte bulunduğunuz bir kişi, psikolojik açıdan düşünürsek, her zaman gizlice sizi kontrol eder.

Hiç kimse durup dururken bir başkasına göre daha güçlü ya da üstün olma isteği duymaz. Ancak içinde diğer kişiye göre daha zayıf ya da yetersiz olduğunu gizliden gizliye hisseden bir ruhsal karakter varsa, bu olabilir.

Başka bir kişinin önünde güçlü görünmek için yaptığımız her hareket, aslında o kişi tarafından bir zayıflık olarak algılanır. Bu tespitten şüphe duyuyorsanız, kendi ilişkilerinize ait eski etkileşim ve sonuçları gözden geçirin. Genel kural şudur; başkalarının saygısını kazanmak için ne kadar çok uğraşırsanız, kazanma şansınız o kadar azalır.

Öyleyse, iş başındaymış gibi görünmek amacıyla davranış kalıp ya da tekniklerini öğrenerek başkalarının size karşı muamelelerini değiştirmeye çalışmanın bir anlamı yoktur. Güçlü olmaya çalışmaktan vazgeçin. Bunun yerine, kendinizi zayıf davranmak üzereyken yakalayın. Bu garip talimata çok şaşırmayın. Kısa bir açıklama, bu önerinin akılcı yanını ortaya çıkaracaktır. Aşağıda, başkalarıyla ilişkilerinizi güçlendirdiğinizi sanarak yanılgıya düştüğünüz ve büyük ihtimalle kendinizi gizlice sabote ettiğiniz durumlara 10 örnek sıralanıyor:

1. Bir kimsenin gözüne girmek için ona yaltaklanmak
2. Birinin iyiliği için zoraki ilgi göstermek
3. Ortamı yumuşatmak için önemsiz şeyler söylemek
4. Birinin sözünden çıkmamak
5. Birinin onayını almaya çalışmak
6. Birinin size kızgın olup olmadığını sormak
7. Nazik bir sözcük aramak
8. Birini etkilemeye çalışmak
9. Dedikodu yapmak
10. Başkalarına kendiniz hakkında açıklama yapmak

Bir dahaki sefer yukarıdaki davranışlardan herhangi birine teslim olmak üzere olduğunuzu hissettiğinizde, kendinize hızlı ve basit bir iç test uygulayın. Bu test, kendinizi sabote etmenize neden olabilecek, keşfedilmemiş zayıflıkları arayıp bulmanıza ve yok etmenize yardımcı olacaktır.

Ne yapmalısınız? Bir baskı kontrolü yapın.

Nasıl yapacaksınız?

Uyanık davranın ve yapmak üzere olduğunuz açıklamanın ya da size sorulmadan vermek üzere olduğunuz yanıtın gerçekten istediğiniz şey olup olmadığını anlamak için, kendi içinizde ruh halinizi hızla gözden geçirin. Yapmazsanız oluşabilecek açıklanmamış bir sonuçtan korktuğunuz için mi konuşmaya yeltendiniz?

İçten içe bir baskı hissettiğinizi bilmek, şu gerçeğin kanıtıdır: Açıklamanın, yaltaklanmanın, etkilemenin, gevezeliğin ya da içsel baskıyla yapmaya zorlandığınız ve kendi kendini sabote etmeye yönelik herhangi bir hareketin temelinde siz değil, bir tür korku vardır.

Kendinizi kapıp koyvermenizi salık veren bu baskıyı hissettiğiniz her an, onun taleplerine teslim olarak baskıyı ortadan kaldırmayı, kibarca ama kararlı bir biçimde reddedin. Siz kanıp fırsat vermedikçe korkunun hiçbir söz hakkı olmadığını bilirseniz, başarıya daha çabuk ulaşabilirsiniz. Dolayısıyla, sessiz kalın. Bilinçli sessizliğiniz, kendi kendine sabotajı durdurur.

Özel Özet: Yaşamınızın her anında, ya kendinizi yönetirsiniz ya da yönetilirsiniz.



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Spor >Genel Spor Muhabbeti >2012 nin ev sahibi belirlendi !
  18.Nis.2007 Çar 15:21:52
fiogf49gjkf0d
2012 Avrupa Şampiyonası finallerine ev sahipliği yapacak olan ülke belirlendi.

UEFA, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası nı düzenleme hakkını Polonya-Ukrayna ortaklığına verdi.

Galler in başkenti Cardiff te yapılan oylamada Polonya-Ukrayna, seçim öncesi favori olarak gösterilen İtalya yı ve ortak adaylar Hırvatistan-Macaristan ı geride bıraktı.

Euro 2012 de maçlar sekiz şehirde oynanacak. Bu şehirler için en büyük adaylar Polonya dan Gdansk, Poznan, Varşova ve Wroclaw, Ukrayna dan Dnipropetrovsk, Donetsk, Kiev ve Lvov.

Daha önce hiçbir büyük organizasyon düzenlemeyen iki ülkeden Polonya 1974 ve 1982 Dünya Kupası nda üçüncülüğü elde etti.


ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Spor >Genel Spor Muhabbeti >Anadolu şampiyonluğu değerlendirdi !
  19.Nis.2007 Per 07:11:19
fiogf49gjkf0d

Süper Lig de Anadolu takımlarını çalıştıran hocalar bu sene kim şampiyon olur sorusunu yanıtladı.

Geçen yıl şampiyonluğu son saniyede G.Saray a kaptıran F.Bahçe, 100. yılında mutlu sona ulaşmak istiyor. En yakın takipçisi Beşiktaş a 4, G.Saray a ise 8 puan fark yapan F.Bahçe, 34 haftalık lig maratonunda mutlu sona ulaşabilecek mi? İşte bu soruya Turkcell Süper Lig de Anadolu takımlarını çalıştıran hocaların yanıtı:


Ankaragücü Teknik Direktörü
Hikmet Karaman:
"Fenerbahçe en avantajlı takım, ancak yine de belli olmaz. Bu sene geçen sezonki hatayı yapacaklarını sanmıyorum. Ligin bitiminde sıralamanın Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray biçiminde oluşacağını düşünüyorum."


Ankaraspor Teknik Direktörü
Aykut Kocaman:

"Fenerbahçe nin şampiyon olacağını düşünüyorum. Lig sonunda sıralama Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray biçiminde gerçekleşir"


Antalyaspor Genel Direktörü Yılmaz Vural:
"Üç büyüklerden biri şampiyon olur. Onlar benim rakibim. Başka bir yorum yapamam."


Bursaspor Teknik Direktörü Engin İpekoğlu:
2006-2007 sezonu şampiyonunun Fenerbahçe, ilk 3 sıralamasının da Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray şeklinde olacağını tahmin ettiğini söyledi.


Çaykur Rizespor Teknik Direktörü
Rıza Çalımbay:
"Şampiyonluk adayım Fenerbahçe. İlk üç sıra Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray´dan oluşur."


Denizlispor Teknik Direktörü
Güvenç Kurtar:
Turkcell Süper Lig´de ilk üç sırayı yine şu anda ilk üçte yer alan takımların paylaşacağını söylerken şampiyon olacak ekip konusunda tahmin yapmayan Kurtar, "Fenerbahçe rakiplerine oranla biraz daha daha avantajlı diyen Güvenç Kurtar, "Bu tür tahminler yapınca tepkilere hedef oluyorsunuz. Geçmişte benzer sıkıntılar yaşadım. O nedenle tahmin yapmayacağım" diye konuştu.


Gaziantepspor Teknik Direktörü Erdoğan Arıca:
"Kimin şampiyon olacağı beni ilgilendirmiyor. Ben, Gaziantepspor´la ilgiliyim. Gaziantepspor un ilk 10 içerisinde ligi tamamlaması için çaba harcıyorum. Onun dışında kimin birinci olacağı, kimin üçüncü olacağı beni ilgilendirmiyor. Bu konuda yorum yapmak istemiyorum."


Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mesut Bakkal:
"Fenerbahçe, şampiyon olma şansı en yüksek takım. Lig sonunda üst sıralama Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray şeklinde oluşur diye düşünüyorum"


Kayserispor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam:
"Şampiyonluk ipini bu sezon sonunda Fenerbahçe veya Beşiktaş gögüsleyebilir. Ligin ilk 3 sırası Fenerbahçe, Beşiktaş ve Kayserispor arasında paylaşılır.


Kayseri Erciyesspor Teknik Direktörü Bülent Korkmaz:
"Her iki konuda da yorum yapmayacağım."


Konyaspor Teknik Direktörü Nurullah Sağlam:
"Şampiyon Fenerbahçe olur. Ligi ilk 3 sırada bitirecek takımlar da 1-Fenerbahçe, 2-Galatasaray, 3-Beşiktaş."


Sakaryaspor Teknik Direktörü Şaban Yıldırım:
"Şampiyon, Fenerbahçe olur, ama Beşiktaş da unutulmamalı. Lig bitiminde ilk 3 sıra Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray şeklinde olur."

Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun:
"Bu sezon Fenerbahçe şampiyon olur. 34. haftanın sonunda ligin zirvesi Fenerbahçe, Beşiktaş ve Kayserispor olarak sıralanır."

Trabzonspor Teknik Direktörü Ziya Doğan,
Şampiyonluk ve ilk üç sıra ile ilgili sorulara cevap vermek istemediğini söyledi.


Vestel Manispor Teknik Direktörü Giray Bulak:
"Süper Lig´de Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Kayserispor´dan üçü ilk 3 sırayı paylaşır. Bunlardan biri de şampiyon olur" dedi.

İSTATİSTİKLER NE DİYOR?

Lider F.Bahçe ezeli rakipleri Beşiktaş ın 4, G.Saray ın da 8 puan önünde ligde lider durumda ancak İnönü Stadı nda Beşiktaş la, Ali Sami Yen de de G.Saray ile karşılaşacak. Bu durum, sarı lacivertlilere, geçen yıl yaşanan kabusu hatırlatsa da Lig de 3 puanlı sistem geçildiğinden bu yana oynanan 13 sezonda son 8 haftaya puan farkıyla önde giren takımlar şampiyon oluyor. Eğer F.Bahçe, yine şampiyonluğu kaptırısa lig tarihinde de bir ilk gerçekleştirmiş olacak. 2006-2007 sezonunun şampiyonu hangi takım olacak



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Spor >Genel Spor Muhabbeti >İntertoto Kupası kuraları çekildi
  24.Nis.2007 Sal 22:23:04
fiogf49gjkf0d

Türkiye 2. turdan itibaren İnter Toto da !

Intertoto Kupası nda kuralar çekildi !.. Şu anki puan durumu itibariyle Kayserispor un katılma hakkını elinde bulundurduğu Intertoto Kupası na Türkiye 2. turdan katılacak ve 1. turdaki Hırvatistan-Arnavutluk eşleşmesinin galibiyle oynayacak.

Turkcell Süper Lig de 4. sırayı alacak olan takımın katılacağı Intertoto Kupası na temsilcimiz, 2. turdan itibaren katılacak. 1. turdaki Hırvatistan-Arnavutluk eşleşmesinin galibiyle eşleşecek olan temsilcimiz, turu geçense Romanya temsilcisiyle ya da Bosna Hersek-Andorra eşleşmesinin galibiyle karşılaşacak.

Intertoto da eşleşmeler şöyle:

1. TUR (23-24 Haziran / 30 Haz.-1 Temmuz)

1 Romanya (2) - Karadağ
2 Hırvatistan - Arnavutluk
3 Kıbrıs Rum Kesimi - Makedonya
4 Malta - Slovenya
5 Bosna Hersek - Andorra
6 Kazakistan - Gürcistan
7 Belarus - Ermenistan
8 Azerbaycan - Moldova
9 Lüksemburg - Slovakya
10 Kuzey İrlanda - Letonya
11 İsveç - Faroe Adaları
12 Finlandiya - Estonya
13 İzlanda - İrlanda Cum.
14 Litvanya - Galler


2. TUR (7-8 Temmuz / 14-15 Temmuz)


A 5. Eşleşme Galibi - Romanya (1)
B 3. Eşleşme Galibi - Bulgaristan
C 4. Eşleşme Galibi - Sırbistan
D Türkiye v 2. Eşleşme Galibi
E İsrail - 1. Eşleşme Galibi
F 8. Eşleşme Galibi - İsviçre
G Macaristan - Rusya
H Avusturya - 9. Eşleşme Galibi
I Ukrayna - 7. Eşleşme Galibi
J 6. Eşleşme Galibi - Çek Cum.
K 12. Eşleşme Galibi - Danimarka
L 14. Eşleşme Galibi - Polonya
M Belçika - 10. Eşleşme Galibi
N 13. Eşleşme Galibi - 11. Eşleşme Galibi

3. TUR (21-22 Temmuz / 28-29 Temmuz)


C Eşleşmesi Galibi - Portekiz
B Eşleşmesi Galibi - İtalya
E Eşleşmesi Galibi - İspanya
A Eşleşmesi Galibi - D Eşleşmesi Galibi
J Eşleşmesi Galibi - Yunanistan
F Eşleşmesi Galibi - Almanya
I Eşleşmesi Galibi - Fransa
H Eşleşmesi Galibi - G Eşleşmesi Galibi
L Eşleşmesi Galibi - İngiltere
N Eşleşmesi Galibi - Hollanda
M Eşleşmesi Galibi - K Eşleşmesi Galibi



ExuLLa

ExuLLa resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Neden neden neden :)
  26.Nis.2007 Per 18:26:46
fiogf49gjkf0d

 Hepimizin kafasını kurcalayan veya anlam veremediğimiz sorular vardır elbet...Soruları soralım elbette hepimizin bir kaç sözü vardır :)

Neden bozulan otobüsün yolcuları bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mülteciymişler gibi bakarız?

Neden lokantalarda, "Sabahları sıcak çorba bulunur" yazar? Çorba aslında soğuk mu içilir, sıcak çorba bir farklılık mıdır?

Neden otobüste falan insanlar bir siren sesi duyunca toplu halde sesin geldiği yere bakarlar? Giden aracın ambulans, itfaiye ya da polis aracı olduğunu öğrenmek insana ne kazandırır?


Neden insanlar birbirlerine sarılınca sağ-sola sallanırlar?

Neden öğrenciler ilköğretimin besinci sınıfına kadar öğretmene "öğretmenim" diye seslenirken altıncı sınıfta bir anda "hocam" diye seslenmeye başlarlar?

Neden sınavlarda "4 yanlış bir doğruyu götürür" seklinde bir uygulama ile öğrenciler cezalandırılırlar da "4 doğru bil, bir doğru da bizden" seklinde bir kampanya baslatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?

Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıkınca kafalarını eğerler? Yağmura duyulan saygıdan mıdır yoksa ondan tırstığımız için midir?

Neden dükkanını kapatıp giden esnaf, kapıya "10 dakika sonra dönücem" yazar, ne zaman gittiğini nasıl anlarız?

Televizyona çıkan insanlar neden kendilerini Türkiye`deki bütün insanların izlediğini sanırlar ? Örn: Su anda 70 milyon kişi bizi izliyor...

Neden gözlerinden öperim denir? İnsan vücudunda öpülecek daha uygunsuz bir yer var mıdır? Kimse kimseyi gözünden öpmüş müdür?

Düğünlerde neden "Dom Dom Kursunu" ile göbek atilmaktadır. "Bir avcı vurdu beni, bin avcı beni yedi" gibi sözler eşliğinde kendinden geçen başka milletler var mıdır?

Neden bazı kadınlar hem (içlerini gösteren) beyaz pantolon giyip hem de olayı örtbas! etmek için bir çaba harcarlar?

Yada dizin üstünde bırakan Mini etek`den halice bir etek giyip oturunca sanki sünüp dizlerine kadar gelecekmiş inancıyla mı eteklerini çekiştirirler?

Neden bazı kızlarımız şirin bir hayvancağız gördüklerinde "inanmıyorum!" derler, inanılmayacak olan nedir?

<<12 3456789>>