ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 1.May.2011 Pzr 09:17:27 |
| Zil çalmadığı sürece zil değildir .
Şarkı söylenmediği sürece şarkı değildir .
Sevgi gönlümüzde tutsak olsun diye yaratılmamıştır .
Sevgi insanlara verdiğiniz sürece sevgidir ...
Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi Aşktı o! Beni durup durup yenileyen Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi Oydu, doludizgin gidişime dur diyen
Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim Aşktı yine beni yıkayan, arıtan su (Böyle ak pAk olacağımı bilir miydim İçimde açmasaydı o sevmek duygusu?)
Ben bir tutsağım şimdi sevgiye, gönüllü Çözmeyin ellerimi, zincirlerim kalsın Görsün prangalarım o doğacak günü
Ve bu dünyaya aşk dolu şiirlerim kalsın Seninle her yerde güzel, her zaman yeni İstemem, sensiz hatırlamasınlar beni...
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN..
Kimseyi aramıyorum kapandım kendime..!
Kimse de artık beni aramasın..!
Koşa koşa gelen yazı denizi..
Her duyguyu her düşünceyi tek başıma yaşarım..
Yüreğim uyuyan dalgalar gibi durgun..
Kafam tam anlamında bir kaçak..
Ben kimsenin anmadığı bir adam..
Yüzyıl yaşamış gibi yorgun..!Daha dün doğmuş gibi bir çocuk..!
| |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 2.Eyl.2012 Pzr 00:30:19 |
| Gökyüzü delinmiş yağmur yağıyor Sanki şu halime ağlıyor gibi Şimşekler çakıyor, sönmek bilmiyor Tutuşan bağrımın ateşi gibi
Yarıştım yağmurla sabahlara dek Yağdıkça ağladım, sendin tek sebep Yağmurlar yolları, bende resmini Islattım, gözyaşım kesilene dek
Gürledi anılar, çarptıkça kalbim Ansızın gürleyen bulutlar gibi Çaresiz, bu aşkım susturdu beni Haykırıp ve susan umutlar gibi YAĞMURLAR YOLLARI,BENDE RESMİNİ ISLATTIM GÖZYAŞIM KESİLENE DEK..
| |
kremm
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 3.Eyl.2012 Pzt 01:00:14 |
|
deprave :
Zil çalmadığı sürece zil değildir .
Şarkı söylenmediği sürece şarkı değildir .
Sevgi gönlümüzde tutsak olsun diye yaratılmamıştır .
Sevgi insanlara verdiğiniz sürece sevgidir ...
Aşktı o! Değiştiren tüm gecelerimi Aşktı o! Beni durup durup yenileyen Oydu, duygulu yapan hoyrat ellerimi Oydu, doludizgin gidişime dur diyen
Bir bıçağın keskin yüzünde kan lekesiydim Aşktı yine beni yıkayan, arıtan su (Böyle ak pAk olacağımı bilir miydim İçimde açmasaydı o sevmek duygusu?)
Ben bir tutsağım şimdi sevgiye, gönüllü Çözmeyin ellerimi, zincirlerim kalsın Görsün prangalarım o doğacak günü
Ve bu dünyaya aşk dolu şiirlerim kalsın Seninle her yerde güzel, her zaman yeni İstemem, sensiz hatırlamasınlar beni...
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN..
Kimseyi aramıyorum kapandım kendime..!
Kimse de artık beni aramasın..!
Koşa koşa gelen yazı denizi..
Her duyguyu her düşünceyi tek başıma yaşarım..
Yüreğim uyuyan dalgalar gibi durgun..
Kafam tam anlamında bir kaçak..
Ben kimsenin anmadığı bir adam..
Yüzyıl yaşamış gibi yorgun..!Daha dün doğmuş gibi bir çocuk..!
|
|
|
| |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Eyl.2012 Cmt 23:23:56 |
| "Şair oldum, baktım her şey yazılmış,
Ressam oldum, gördüm her yer çizilmiş,
Seyyah oldum, sordum dünya gezilmiş,
Hiçbir yerde YENİ bulamadım ben.. "
Aşk kaçmaktan çok kovalamayı sever, Görmekten çok özlemeyi, Dokunmaktan çok düşlemeyi, Ve aşk öyle haindir ki, Nerde imkansız varsa onu sever...
| |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Eyl.2012 Pzr 00:52:12 |
| Eyy baht veda günü zaten aşıkların ihanet günü değilmidir..?
Çektim öfkemi sabrın kınından Vurdum yollara Acı tuttum Şafak söktüm Kan bağırdım Ve bağırdıkça ben Binalar caddelere yıkıldılar Büyüdü karanlığın iğrenç gözleri Yumruklar sıkıldılar. Korkmadım Vazgeçmedim Kaçmadım Güldüm sadece Ve onlar Gülen gözlerimin gökyüzünde Birer yıldız kadar ufaktılar... Yıktım kirpiklerimi İşte o zaman Titredi binlerce köpek aydınlığın içinde Ağızlarından karanlığın kanı aktı Bağırdılar bağırdılar bağırdılar Sesleri, Etrafında ateşler yakılmış bir akrebin sesi kadar Cılız ve korkaktı Ve birden Yeşil vurdu dallarına ağaçların Güldü insan Güldü toprak Güldü su Ve çözüldü yüzyılların Derin uykusu.
BİZİM SEVGİMİZDE TEZAHURAT YOKTUR..
| |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 23.Eyl.2012 Pzr 22:02:29 |
| Gözlerine bakarken güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma, bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde kayboluyorum... Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum, durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:
sırrını her gün bir parça veren fakat hiç bir zaman büsbütün teslim olmayacak olan...
| |
xxAsKveCeZaxx
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Eyl.2012 Per 13:18:33 |
|
Ben ne zaman Öyle durup dururken Öyle damdan düşer gibi Açıp seni okumaya başlasam Anlıyorum ki, ...
Bahar gelmiş Anlıyorum ki, Kaçmak sürüklenmek vakti Dolaşmak galatada hisarda Bırakmak işi gücü Unutmak ekmeği tuzu Çıkarıp potinleri Denize daldırmak vakti Yalın ayakları. Ben ne zaman Öyle durup dururken, Öyle damdan düşer gibi Açıp seni okumaya başlasam Anlıyorum ki Mahvolmuşum…
Orhan Veli Kanık
| |
sevgi1598
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 15.Kas.2012 Per 16:09:00 |
| Bazen öyle bir ilişkiye tutulursunuz ki, ne sevebilir, ne terk edebilirsiniz. Kör kütük bağlanmışsınızdır aslında...
En güzel yıllarınızın, acı tatlı hatıralarınızın ortağıdır; iç çekişlerinizin sebebi, yazılarınızın ilhamı, sohbetlerinizin konusudur.
Göz yaşlarınızda, bilinçaltınızda, kahkahanızdır. Korkunca saklandığınız bir sığınak, coşunca öptüğünüz bir bayrak...
Sevdanız riyasız, çıkarsız, karşılıksızdır. Sınırsız ve nihayetsiz; "Ölmek var, dönmek yok"tur.
Lakin gün gelir anlarsınız içten içe bir şeyin kanadığını...
Tutkulu sevdaların gizli hançerleri başlar parıldamaya... Şurasından burasından eleştirmeye koyulursunuz: "Şöyle görünse, öyle demese, değişse biraz ya da eskisi gibi olsa..."
Başkalarını örnek göstermeye, "Bak onlar nasıl yaşıyor" demeye başlarsınız.
Hem birlikte yaşayıp, hem özgür olmanın yollarını ararsınız. Aşkınızın gözü kör değildir artık, yanlışını görür düzeltmek istersiniz. "Eskiden böyle miydi ya..." diye başlayan sohbetlerde açılır eleştirilerin kapısı; açıldıkça bastırılmış itirazlar yükselir bilinçaltından.
Böyle süremeyeceğini bilirsiniz. Değişsin istersiniz.
O, sevgisizliğinize yorar bunu. İhanete sayar. Tutkulu ilişkilerde ihanetin bedeli ölümdür.
"Ya sev böyle ya da terk et" diye gürler...
Bir zamanlar bir gülücüğüyle alacakaranlığı ışıtan o rüya,bir kabusa dönüşür birden... Kapatır gönlünün kapılarını, yasaklar kendini size... Hoyrattır, bakmaz yüzünüze...
Zehir akar dilinden, konuşturmaz, suçlar, yargılar, mahkum eder.
Mühürler dudaklarınızı, yırtar atar yazdıklarınızı, siler sizi defterden...
"İyiliğin içindi hepsi, seni sevdiğim için..." dersiniz, dinletemezsiniz. Ayrılırsanız yaşayamayacağınızı bilirsiniz, lakin böyle de sevemezsiniz.
İhanetten kırılmıştır kaleminiz; severek, terk edersiniz...
"Madem öyle"nin çağı başlar ondan sonra...
Madem ki siz böylesine tutkunken, o hep başkalarını seçmiştir, madem ki kıymetinizi bilmemiştir, o halde günah sizden gitmiştir.
Lanet ederek bu karşılıksız aşka, çekip gitmeleri denersiniz. Aşkın göçmenlik çağı başlar böylece...
Daha özgür olacağınız limanlara demirlersiniz bir süre... Ne var ki unutamaz, uzaktan uzağa izlersiniz olup biteni. Etrafı bir sürü uğursuzla dolmuş, kurda kuşa yem olmuştur. Deli kanlılar, eli kanlılar, uğruna ölenler, sırtına binenler sarmıştır çevresini...
Gurur duyar onlarla, koynunda besler gözünü oysunlar diye...
Uğruna kan dökenleri sever, yoluna gül dökenlerden fazla... "Bana ne... Kendi seçimi" diye omuz silkmeye çabalarsınız bir süre. Ama sonra... Ansızın kulağımıza çalınan bir şarkı ya da bir kapı aralığından süzülüp gelen bir koku, hatırlatır onu yeniden...
Yaban ellerde, başka kollarda ondan bahseder ağlarsınız. Kokusunu özlersiniz, türküsünü söylemeyi, şarkısını dinlemeyi, yemeğini yemeyi, elinden bir kadeh rakı içmeyi...
Karşı nehrin kıyısından hasret şiirler haykırırsınız, sular kulağına fısıldasın diye...
Dönüp "Seni hâlâ seviyorum" diye bağırmak geçer içinizden... Dönemezsiniz. Göremedikçe bağlanır, uzaklaştıkça yakınlaşırsınız.
Anlarsınız ki bir çaresiz aşktır bu, ne onunla olur, ne onsuz... Hem kollarında ölmek, kucağına gömülmek arzusu, hem "Ne olacak sonunda" kuşkusu...
Böyle sevemezsiniz, terk de edemezsiniz.
Sürünür gidersiniz...
| |
| |