ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
19 Mayıs 2024, Pazar 16:32   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  Jelin> Forum Başlıkları
    Jelintarafından açılmış Toplam 486 Forum Başlığı var
<<123456789101112 13141516171819202122...49>>


Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >TABU OYUNU OYNARKEN
  11.Oca.2008 Cum 08:08:45
fiogf49gjkf0d

Kelime: iskolik
-sen nesin?
-neyim?
-hani geç saatlere kadar kaliyosunya bankada!
-enayi!!!!
-yo ya..
-dangalak
-ya öyle demek istemedim ya!

Kelime: Gazete
x: Bir tür haberlesme araci
y: Telefon
x: Devam et
y: internet, televizyon, radyo
x: Ya kagittan olur,
y: dergi
x: Büyük boyda acarsin okursun kocaman...
y: Kitap
x Allah belani versin be yuhhh

kelime: araba
-hani ben arif sem bana gerekmez bla bla
-tarif?
-yasa.. geçelim
-Murat ın en sevdigi şey ne?
-karı?
-hayır. başka
-seks?
-hayır, hatta geçen gün değiştirdi.
-haaa araba.

kelime:cin tonik
-inle kim top oynar?
-ciinnn!
-yaninda ne iyi gider?
-toniiik!

kelime:sümüklü böcek
-hani bi hayvan var spiral şeklinde bi kabuğu var.
-salyangoz
-hah ona cok benziyo. Ama sen nezle olunca ne akar burnundan
-sümük
-evet evet bu salyangoz benzeri hayvanda bundan var
-nası yani hayvanın sümüğü mü var?
-evet. karafatma nedir?
-hamamböceği
-hah 2. kelimeyi kes
-böc
-yok yok kelimenin tamami
-hamamböc
-Allah belanı versin senin be

kelime:beşik
-hani alttan titretiosun yavruyu?
-??!!!!


kelime: kaftan
anlatankaf dagindan gitmek ister)hani masallardaki dag.
cevaplayan:cudi dagi....?
anlatan: lan oglum 3 harfli bir dag...
cevaplayan: cud dagi..
ev halki komple yikilir tabii

kelime: Tamirat
A: televizyonunun çalismama sebebi ne olabilir?
B: bozulmustur.
A: hah! bisey bozulunca ne yaptirirsin?
B: tamir.
A: çok güzel! türet bunu.
B: neyini türetcem bunun be?
A: himzz..essegin büyügüne ne denir?
B: at
A: çok güsel.birlestir simdi ( umutlanmistir anlatici)
B: AT TAMIRI!!!

Kelime: demeç
- ben şimdi masada oturdum veriyorum
- nasIl yaaa ??
- ya işte masada oturdum fotoğraf çekip yazı yazan tiplere veriyorum.
- neee???
- ya alla alla masada oturdum böyle herkese veriyorum!
- pas be pas! of.. demeçti.


Kelime: baraj
- Hani futbolcular kalenin önüne kurar maçta..
- Pusu.
- Yuh!


Kelime: helikopter
- Savaşta yaralIları kurtarır!
- Doktor!
- Değil.
- Sıhhiye!
- Değil, yukardan gelen bir şey...
- Ee... Allah?


Kelime:dergah
- Hani böyle insanlar ulvi bir amaç için bir araya gelir aynı mekanda
- Grup seks!
- Carpılırsın valla!
- Ha... Tamam trafo!

Kelime: kadınbudu
- Olm sen nesin?
- Erkek!
- Tersi?
- Kadın!
- Onun yeneni?
- Çıtır

Kelime: repertuar
Anlatan, sarkı söylemeye meraklı bir hatundur ve kelimeyi görür görmez
bu özelliğini iyi bilen hatun arkadaşına dönüp sorar:
- Benim neyim geniş?
- Kalçan!


Kelime: travma
- Hani düşüp kafanı kaldırım taşIarına vurursun da bi şey geçirirsin?
- Film şeridi?
Grup: Çüsssss!


Kelime: terlik
- neyle yürürsün
- ayak!!!
- heh hani böyle ayakların üşür altında onlar olur böle yumuşak yumuşak
- koyun!!
- yuh onun daha küçüğü ya, koyun dedi hödük!
- kuzu!!!
- allah belanı versin pas!


Kelime: diz
- pantolonu nereye giyeriz?
- bacaga?
- hah. bacaklarımızın ortasında ne vardır?
- oha!

Kelime: zebani
- allahın meleklerinden biri.
- cebrail.
- ilk uç harfi çizgili bir hayvanı çağrıştırıyor
- zebrail?



son kelime eğer bilinirse oyun ve hesap girecektir. Süre son 10 saniye
kelime: lambada.
ekip1 bakan kişi: aha mıçtınız
ekip2 anlatan kişi: sen öyle san. söyle bakalım alaaddinin cini nerede yaşar.
ekip2 anlayankişi: lambada
ekip1 toptan: :@.....


kelime: van gogh(kulak tabu kelime)
- abi bu kişi bir organını kesen bir sanatçı
- bülent ersoy!!!



kelime: kramp
anlatan: hani futbolculara girer
dinleyen: krampon
gülme sesleri kesildiğinde süre çoktan bitmiş

kelime: okul
- biz nereye gideriz hergün
- bara...diskoya... sinemaya.. cafeye... bowlinge..
alışverişe...gezmeye.. ay olmuyo bööle başka şekilde anlat

- ailemiz bizi nereye gidiyo biliyor
- haaa okulaaa




Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >SAHİBİNİ ARAYAN MEKTUPLAR
  15.Oca.2008 Sal 13:19:15
fiogf49gjkf0d

Ümit  Yaşar Oğuzcan ın  okunduğu zaman herkesin kendinden birşeyler bulabileceği " Sahibini Arayan Mektuplar" isimli eserlerini sizlerle paylaşmak istedim..Biliyorum bu başlık yitip gidecek ama en azından okuyana kardır diyorum...Sizinde ulaşmayan sevdaya dair mektuplarınız yok mu?

JELİN

SAHİBİNİ ARAYAN MEKTUPLAR -1
Geceydi...Bütün insanların çırılçıplak olduğu bir zamandı. Onları düşünüyordum; gümüş tepsilerdeki kristal kadehlerden zamanı yudumlayan insanları düşünüyordum. İrili ufaklı aynaların karşısında enseleri bembeyaz kadınlar boyanıyordu. Uzun uzun parmakları vardı kadınların. Öpülmeye alışmış olgun dudakları vardı. Kocaman kocamandı kalçaları. O kadınları düşünüyordum.

Bir kurt bir geyiği kovalıyordu yüreğimde. Geyik soluk soluğaydı, yorgundu, bitkindi. Karların üzerinde akıp giden bir yıldız gibiydi. Koşuyordu. Koşmak kurtuluş değildi belki, ama bir ümitti. Koşmalıydı.

Oysa birer namlu ağzıydı kurdun gözleri. Avına güvenle, şehvetle yaklaşıyordu. Yeni bilenmiş, sedef saplı bıçaklara benziyordu dişleri , bütün dileği et ve kandı. İstese geyiğe hemen yetişebilirdi, ama uzasın istiyordu bu şehvetli koşu, bu bütün damarlarına yayılan sarhoşluk bitmesin istiyordu.

Ben seni düşünüyordum. Çünkü geceydi. Sevişme zamanıydı insanların. Yalnızdım. Beni kuşatan duvarlar birer beyaz çarşaftı bu saatte. Kapılar tüylü, yumuşak battaniyelere benziyordu.

Ben seni düşünüyordum. Kim bilir ne güzeldin soyunduğun zaman? Nasıl kadındın? Nasıl öpüşürdün kim bilir? Nasıl kadın kadın kokardı her yerin? Tutup avuçlarıma sığdırıyorum seni, gözlerime, dudaklarıma sığdırıyorum.

Sensiz kahrolmak vardı. Seninle yaşamak vardı dolu dizgin. Seninle her gece birbirimizi yenilemek vardı odalarda. Odalara sığmamak vardı. Bir sel gibi taşmak vardı gecelerden.

Elimi uzatsam tutabilirdim seni. öyle yakındın. Zamana kokun sinmişti. Belki de uzaktan günlerce koşsam yetişemezdim sana. Zamana kokun sinmişti.


Tuttum resmini indirdim duvardan.


Duvar ağlamaya başladı.....


Ümit Yaşar OĞUZCAN



Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >KÜLTÜR VE SANAT HABERLERİ
  16.Oca.2008 Çar 20:03:39
fiogf49gjkf0d

Mor ve Ötesi, Eurovision için stüdyoda

53. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil edecek “Mor ve Ötesi” grubu, TRT’ye sunmak için hazırladığı 3 şarkının stüdyo kayıtlarına başladı. Yarışmada seslendirilecek şarkı, Şubat ayında açıklanacak.
Grup, TRT’ye sunacağı 3 şarkının stüdyo kayıtlarına dün başladı. Şarkıların kayıtların tamamlanmasının ardından TRT tarafından yarışmaya katılacak şarkı belirlenecek.

Bu yıl yarışmada seslendirilecek şarkı, Şubat ayı başında kamuoyuna açıklanacak.

53. EUROVİSİON ŞARKI YARIŞMASI

53. Eurovision Şarkı Yarışması’nın finalinde bu yıl ev sahibi Sırbistan’ın yanı sıra İngiltere, Fransa, Almanya ve İspanya dışındaki tüm ülkeler, yarı finallere katılacak. Yarı finallerde yarışacak ülkeler ise 2 grupta toplanacak.

İlki 20 Mayıs, ikincisi 22 Mayıs 2008’de gerçekleşecek yarı finallerde, her ülke kendisinin içinde bulunduğu yarı finali yayımlamak ve tele oylamaya katılmak zorunda olacak.

Yarı final gruplarında yer alacak ülkelerin hangilerinin olduğu ise bu ay içinde Belgrad’da çekilecek kurada belli olacak.

Yarışmanın 24 Mayıs 2008 tarihinde yapılacak finalinde ise yarı finallerden gelen 20 ülkenin yanı sıra İngiltere, Fransa, Almanya ve İspanya ile ev sahibi ülke olmak üzere 25 ülke yarışacak.
 
Kaynak:https://www.ntvmsnbc.com



Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >HAVA DURUMU
  17.Oca.2008 Per 11:49:05
fiogf49gjkf0d

 Önümüzdeki 5 Gün Yurtta Hava

 
İSTANBUL
SON
DURUM
17.01.2008 Perşembe
11:20
Sıcaklık (ºC) 9 -25
Nem (%) 66
Basınç (hPa) 1026 PARÇALI BULUTLU
Görüş (km) 10
Rüzgar (km/sa) Doğudan 17
5 GÜNLÜK TAHMİN 18 Ocak
Cuma
19 Ocak
Cumartesi
20 Ocak
Pazar
21 Ocak
Pazartesi
22 Ocak
Salı
En Yüksek     11       9       8       9     10
En Düşük       4       4       3       4       5
  -25 -25 -25   40  40
  PARÇALI BULUTLU PARÇALI BULUTLU PARÇALI BULUTLU   SİS

 SİS

 
 
ANKARA
 
SON
DURUM
17.01.2008 Perşembe
11:00
Sıcaklık (ºC) -3.1 10
Nem (%) 90
Basınç (hPa) 1033.7 PUSLU
Görüş (km) 2
Rüzgar (km/sa) Kuzeydoğudan 13
5 GÜNLÜK TAHMİN 18 Ocak
Cuma
19 Ocak
Cumartesi
20 Ocak
Pazar
21 Ocak
Pazartesi
22 Ocak
Salı
En Yüksek       2       2         3        2         3
En Düşük     -10     -11     -12     -11      -10
  40    40    40    40     40
  SİS    SİS    SİS     SİS     SİS
 
 
 
 
Kaynak: https://www.meteoroloji.gov.tr/index.aspx


Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >Merak Edilenler >SİZİN KORKUNUZ NEYMİŞ BAKALIM :D
  17.Oca.2008 Per 12:27:30
fiogf49gjkf0d
Ablütofobi: Yıkanmaktan korkma
Agirofobi: Caddelerden ya da caddelerde karşıdan karşıya geçmekten korkma
Agorafobi: Açık yer ya da kalabalık korkusu
Ailurofobi: Kedilerden korkma
Akluofobi: Karanlıktan korkma
Akrofobi: Yüksek yerlerden korkma
Akustikofobi: Belirli seslerden korkma
Algofobi: Acı çekmekten korkma
Amatofobi: Toz korkusu
Amnezifobi: Hafızasını kaybetmekten korkma
Androfobi: Adamlardan korkma
Anemofobi: Fırtına korkusu
Antlofobi: Sel korkusu
Antropofobi: Insanlardan korkma
Apifobi: Arılardan korkma
Arakibutirofobi: Yerfıstığı ezmesinin, yerken, damağa yapışmasından duyulan korku
Araknofobi: Örümceklerden korkma
Aritmofobi: Sayılardan korkma
Asimetrifobi: Simetrik olmayan şeylerden korkma
Astenofobi: Güçsüz olmaktan korkma
Astrafobi: Şimşek korkusu
Ataksofobi: Düzensizlikten korkma
Atelofobi: Mükemmel ol(a)mamaktan korkma
Aviofobi: Uçuş korkusu
Ballistofobi: Silahtan ya da mermilerden korkma
Batofobi: Derinlik ya da yüksek binaların yanından geçme korkusu
Batrakofobi: Kurbağa, semender gibi çiftyaşayışlı (amfibyen) hayvanlardan korkma
Belonefobi: Iğnelerden korkma
Bibliyofobi: Kitaplardan korkma
Bromidrosifobi: Vücut kokusundan korkma
Brontofobi: Gökgürültüsünden korkma
Dentofobi: Dişçiden korkma
Dermatopatofobi: Deri hastalıklarından korkma
Eisoptrofobi: Aynalardan korkma
Elektrofobi: Elektrikten korkma
Emetofobi: Kusmaktan korkma
Entomofobi: Böceklerden korkma
Epistaksiyofobi: Burun kanamasından korkma
Eritrofobi: Yüz kızarmasından duyulan korku
Erotofobi: Cinsellik korkusu
Farmakofobi: Ilaçlardan korkma
Fazmofobi: Hayaletlerden korkma
Febrifobi: Yüksek ateşten korkma
Filemafobi: Öpmekten ya da öpüşmekten korkma
Filofobi: Sevmekten, âşık olmaktan korkma
Fobofobi: Korkmaktan korkma
Fotofobi: Işıktan korkma
Gametofobi: Evlenmekten korkma
Gefirofobi: Köprülerden geçmekten korkma
Gerontofobi: Yaşlı insanlardan ya da yaşlanmaktan korkma
Glossofobi: Topluluk önünde konuşmaktan korkma
Haptofobi: Dokunulmaktan korkma
Harpaksofobi: Hırsızlardan ya da bir suçun kurbanı olmaktan korkma
Helyofobi: Güneşten korkma
Hematofobi: Kan korkusu
Herpetofobi: Sürüngenlerden korkma
Hidrofobi: Sudan, yüzmekten ya da boğulmaktan korkma
Higrofobi: Nemden ya da yağmurdan korkma
Hipegiyafobi: Sorumluluktan korkma
Hipnofobi: Uyumaktan korkma
Hipofobi: Atlardan korkma
Homiklofobi: Sisten korkma
Homofobi: Eşcinsellerden korkma
Ihtiyofobi: Balıklardan korkma
Jinefobi: Kadınlardan korkma
Kakofobi: Çirkinlikten, çirkin şeylerden korkma
Kakorafiyafobi: Başarısız olma korkusu
Kanserofobi: Kanser olmaktan korkma
Kardiyofobi: Kalp hastalığından korkma
Karnofobi: Etten korkma
Katagelofobi: Dalga geçilmekten korkma
Kemofobi: Kimyasal madde korkusu
Keymafobi: Kıştan ve soğuktan korkma
Kimofobi: Dalgalardan korkma
Kinofobi: Köpeklerden korkma
Klimakofobi: Merdivenden düşmekten ya da merdivenlerden korkma
Klostrofobi: Kapalı yer korkusu
Koprofobi: Dışkı korkusu
Koulrofobi: Palyaçolardan korkma
Kremnofobi: Yüksek yamaçlardan ya da uçurumlardan korkma
Kriyofobi: Buzdan ya da donmaktan korkma
Kronomentrofobi: Saatlerden korkma
Ksantofobi: Sarı renten korkma
Ksenofobi: Yabancılardan korkma
Ksilofobi: Tahta şeylerden ya da ormanlardan korkma
Limnofobi: Göllerden korkma
Litikafobi: Davalardan ve mahkemelerden korkma
Logofobi: Belirli sözcüklerden korkma
Lökofobi: Beyaz renkten korkma
Manyofobi: Delirmekten korkma
Mastigofobi: Cezalandırılmaktan korkma
Mekanofobi: Makinelerden korkma
Melanofobi: Siyah renkten korkma
Mikrobiyofobi: Mikroplardan korkma
Mizofobi: Kirlilikten korkma
Monofobi: Yalnızlıktan korkma
Musofobi: Farelerden korkma
Nekrofobi: Cesetten korkma
Nelofobi: Camdan korkma
Niktofobi: Geceden korkma
Nozokomefobi: Hastanelerden korkma
Nüdofobi: Çıplaklıktan korkma
Obesofobi: Şişmanlamaktan korkma
Ofidiyofobi: Yılanlardan korkma
Okofobi: Taşıt araçlarından korkma
Osmofobi: Belirli kokulardan korkma
Pantofobi: Herşeyden korkma
Papirofobi: Kağıttan korkma
Paraskavedekatriafobi: Ayın onüçü ve cuma olan günden korkma
Patofobi: Hasta olmaktan korkma
Pedofobi: Çocuklardan korkma
Peladofobi: Kel insanlardan ya da kelleşmekten korkma
Penyafobi: Fakirlikten korkma
Pirofobi: Ateşten korkma
Plakofobi: Mezar taşlarından korkma
Pogonofobi: Sakaldan ya da sakallı kişilerden korkma
Politikofobi: Politikacılardan korkma
Porfirofobi: Mor renkten korkma
Potamofobi: Irmaklardan ya da su akıntılarından korkma
Potofobi: Alkollü içeceklerden korkma
Pteronofobi: Kuş tüyünden korkma
Pupafobi: Kuklalardan korkma
Radyofobi: Radyasyondan, X ışınlarından korkma.
Ranidafobi: Kurbağalardan korkma
Selenofobi: Aydan korkma
Siderofobi: Yıldızlardan korkma
Simetrofobi: Simetriden korkma
Skiofobi: Gölgelerden korkma
Sosyofobi: Toplumdan, genel olarak insanlardan korkma
Soteriofobi: Başkalarına muhtaç olmaktan korkma
Tafefobi: Diri diri gömülmekten korkma
Takofobi: Yüksek hızdan korkma
Talassofobi: Deniz ya da okyanus korkusu
Tanatofobi: Ölümden korkma
Teknofobi: Teknolojiden korkma
Teratofobi: Gebe kadının, biçimsiz, çirkin bir çocuk doğurmaktan korkması
Termofobi: Isıdan korkma
Testofobi: Testlerden ya da sınavlardan korkma
Tokofobi: Gebe kalmaktan ya da çocuk doğurmaktan korkma
Tomofobi: Ameliyat olmaktan korkma
Toksifobi: Zehir korkusu
Topofobi: Belirli yerlerden korkma
Travmatofobi: Yaralanmaktan korkma
Trikinofobi: Gıda zehirlenmesinden korkma
Triskaidekafobi: 13 sayısından korkma
Tripanofobi: Aşı ya da iğne olmaktan korkma
Trikopatofobi: Saç hastalıklarından korkma
Ürofobi: Sidikten korkma
Venereofobi: Zührevi hastalıklardan korkma
Venüstrafobi: Güzel kadınlardan korkma
Vermifobi: Solucanlardan korkma
Zelofobi: Kıskançlıktan korkma
Zoofobi: Hayvanlardan korkma


Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity Dedikoduları >·NoTowN· DOĞUM GÜNÜ :D
  17.Oca.2008 Per 13:54:23
fiogf49gjkf0d

NoTowN  canım Diloşummmmm   Plajın4 ün  birtanesi doğum günün kutlu olsun canım ...Engüzel yaştasın ve bu güzel yaşı hep unutulmaz güzel anılarla doldurmanı diliyorum.....

KUTLU 18 DİLOŞUMMMMM

JELİN

 

 



Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Gabriel Garcia Marquez in veda mektubu
  17.Oca.2008 Per 15:49:02
fiogf49gjkf0d


Tanrı bir an için paçavradan bebek olduğumu unutup can
vererek beni
ödüllendirse, aklımdan geçen her şeyi dile
getiremeyebilirdim, ama en
azından dile getirdiklerimi ayrıntısıyla aklımdan geçirir ve
düşünürdüm.
Eşyaların maddi yönlerine değil anlamlarına değer verirdim.
Az uyur, çok
rüya görür, gözümü yumduğum her dakikada, 60 saniye boyunca
ışığı
yitirdiğimi düşünürdüm.

İnsan aşktan vazgeçerse yaşlanır. Başkaları durduğu zaman
yürümeye devam
ederdim. Başkaları uyurken uyanık
kalmaya gayret ederdim. Başkaları konuşurken dinler, çikolatalı
dondurmanın tadından zevk almaya bakardım.
Eğer Tanrı bana birazcık can verse, basit giyinir, yüzümü
güneşe çevirir,
sadece vücudumu değil, ruhumu da tüm çıplaklığıyla açardım.

Tanrım, eğer bir kalbim olsaydı nefretimi buzun üzerine kazır
ve günesin
göstermesini beklerdim. Gökyüzündeki aya, yıldızlar boyunca
Van Gogh
resimleri çizer, Benedetti şiirleri okur ve serenatlar
söylerdim.
Gözyaşlarıyla gülleri sular, vücuduma batan dikenlerinin acısını
hissederek dudak kırmızısı taç yapraklarından öpmek isterdim.

Tanrım bir yudumluk yasamım olsaydı...
Gün geçmesin ki, karsılaştığım tüm insanlara onları sevdiğimi
söylemeyeyim.
Tüm kadın ve erkekleri, en sevdiğim insanlar oldukları
konusunda birer
birer ikna ederdim. Ve aşk içinde yasardım.
Erkeklere, yaşlandıkları zaman aşkı bırakmalarının ne kadar
yanlış
olduğunu anlatırdım. Çünkü insan aşkı bırakınca yaşlanır.
Çocuklara kanat verirdim. Ama uçmayı kendi başlarına
öğrenmelerine
olanak sağlardım. Yaşlılara ise ölümün yaşlanma ile değil
unutma ile
geldiğini öğretirdim.

Ey insanlar!
Sizlerden ne kadar da çok şey öğrenmişim.
Tüm insanların, mutluluğun gerçekleri görmekte saklı olduğunu
bilmeden,
dağların zirvesinde yaşamak istediğini öğrendim. Yeni doğan
küçük bir
bebeğin, babasının parmağını sıkarken aslında onu kendisine
sonsuza dek
kelepçeyle mahkûm ettiğini öğrendim. Sizlerden çok şey
öğrendim. Ama
bu öğrendiklerim pek ise yaramayacak. Çünkü hepsini bir
çantaya kilitledim.
Mutsuz bir şekilde...

Artık ölebilir miyim?..

Gabriel Garcia Marquez
Yakalandığı lenf bezi kanseri nedeniyle sağlık durumu kötüleşen ve inzivaya çekilme kararı alan Kolombiyalı yazar Gabriel Garcia Marquez, yakın dostlarına bu veda mektubunu gönderdi. Yazarın mektubu, degişik dillere çevrildi ve internet üzerinden yayına verildi.


Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Netten Seçmeler
  20.Oca.2008 Pzr 23:09:15
fiogf49gjkf0d

 



Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >XXX YA,CANIM ELLERİNİ TUTMAK İSTERSE......
  30.Oca.2008 Çar 12:18:32
fiogf49gjkf0d

EĞER

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,

Arkalarında doldurulması

Mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,

En güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,

Yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer

Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,

çalınan birinin kalbiyse eğer.

Korkulacak bir yanı yoktur aşkların,

İnsan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,

Hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,

Kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.

Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,

Öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de

Kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,

Son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,

Meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.

Su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,

Beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.

Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,

Tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,

Yaşanılası her şey yaşanmış olsaydı eğer.

O kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,

Son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,

Her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,

Dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,

Namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,

Dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.

Issız bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,

Sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,

Kulağına okunacak biri olsaydı eğer.

İnanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir ayrılık gizlendiğine belki de,

Kartvizitinde onca ayrılığın birinci dereceden failidir denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,

İhanetinden onlar da payını almasaydı eğer.

Issızlığa teslim olmazdı sahiller,

Kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.

Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,

Ya canım ellerini tutmak isterse...

Evet Sevgili,

Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,

Kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,

Mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer!!

Can Yücel



Jelin

Jelin resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >ASTROLOJİ HABERLERİ
  5.Şub.2008 Sal 19:12:57
fiogf49gjkf0d
Rüyalarınızı iyi yorumlamanız için 10 öneri!

1- Rüya günlüğünüz olsun: Rüyalarınızı yazacağınız bir defter ayarlayın ve bu defteri yatağınızın başucuna koyun. Tabii yakınlarınızda bir kalem bulundurmayı da unutmayın. Sabah kalkar kalkmaz bu defteri elinize alıp, rüyanızda neler gördüğünüzü tek tek yazın… Objeleri, renkleri, olayları, sesleri, görüntüleri, her şeyi ayrıntısıyla kaydedin. Tutacağınız bu rüya günlüğü, hem gördüğünüz rüyayı unutmamanızı hem de kişisel gelişiminizi izlemenizi sağlayacaktır.

2- İlk sezginizi dikkate alın: Uyanır uyanmaz rüyanız hakkındaki düşünce ve sezgileriniz, genellikle daha sonra yapacağınız yorumlardan daha önemlidir. Rüyanızın genel atmosferi sizi etkisi altına alacaktır. Bu yüzden yorum yaparken, sezgilerinize de güvenmelisiniz.

3- Günlük hayatınızdan kesitleri iyi değerlendirin: Rüyanızda günlük hayatınızda yaşadığınız olayları birebir görebilirsiniz. Bunun aslında çok büyük bir önemi yoktur. Örneğin kendinizi su içerken görüyorsanız, bu gerçekte uyurken susadığınız anlamına gelebilir. Ancak rutin yaşadığınız olayları, farklı bir kurgu içinde rüyanızda görürseniz, bunu dikkate almalısınız. Gerçek hayatta yaşadığınız olaylar, rüyanızda sıra değiştirmişse ya da başka bir gidiş kazanmışsa önemli olabilir. Çünkü kişisel düşüncelerinizi, umutlarınızı, korkularınızı ve isteklerinizi yansıtabilir. Eğer rüyanız günlük, olağan olaylara odaklanmışsa kenarda kalan görüntüleri düşünün. Rüyanızı kısa bir cümleyle anlatmak gerekseydi bu ne olurdu? Aklınıza ilk gelen sözcük nedir? Bu soruların cevaplarını ise rüya günlüğünüze yazın.

4- Dış etkenleri değerlendirin: Rüyalarımız, biz uyurken çevremizden gelen uyarıcı etkenlere göre gelişebilir. Örneğin mutfaktan gelen bir yemek kokusu, rüyanızda yemek yediğinizi görmenizi sağlayabilir. Bu yüzden rüyalarınızı yorumlarken, mutlaka sizi etkileyebilecek dış etkenleri de göz önünde bulundurun.

5- Rüyanızda hep aynı şeyleri görüyorsanız: Kimi zaman aynı düşü üst üste görebiliriz. Ya da bir görüntüyü içeren çok sayıda farklı rüya görebiliriz. Bu olay, kimi kuşku, korku ve endişelerimiz olduğu şeklinde yorumlanabilir. Böyle bir durumda, bunun nedenini araştırmanız ve o görüntünün sizin için neyi simgelediğini bulmanız gerekir.

6- Geleceği ve geçmişi görme olasılıklarını göz ardı etmeyin: Rüyalar kimi zaman geleceğe dair haberler taşır. Biz dinlenirken aklımız daha az uyaranla uğraşmak zorundadır. Bu nedenle uykudayken, geleceği görme gibi, günlük yaşam içinde ortaya çıkamayan bazı yeteneklerimiz kendini gösterecek boş yer bulabilir. Bu durumu iyi değerlendirmek gerekir.

7- Geçmiş deneyimleriniz, dileklerimiz ve rüyalar: İnsanoğlu geçmiş deneyimleri ve geleceğe yönelik dilekleriyle bir bütündür. Bu yüzden rüyalarımızın bunlardan etkilenmemesi söz konusu değildir. Bilinçaltımızda gizli kalmış, ümitlerimiz, korkularımız, isteklerimiz hep rüyalarımızda kendini gösterir. Bu yüzden rüya yorumunuzu yaparken, geçmişinizi ve geleceğe dair isteklerinizi iyi değerlendirmelisiniz.

8- Düş simge anahtarlarını kullanın: Rüyanızdaki görüntülere karşılık gelen simgelerin anlamlarını öğrenmeniz, yorum yapmanız için çok önemlidir. Bu yüzden uyanır uyanmaz, düşünüzdeki görüntülere karşılık gelen simgeleri düşünün ve bunları günlüğünüze yazın. Daha sonra bu simgelerin anlamlarını sözlükten okuyun. Anlamlarını öğrenirken, hissettikleriniz de önemlidir. Siz de çağrıştırdıklarına dikkat edin. Ayrıca bir rüyadaki bütün görüntüleri ve simgeleri birden değerlendirmek zorunda değilsiniz. Zaman içinde tekrar tekrar değerlendirebilirsiniz.

9- Rüyanızı en iyi siz yorumlarsınız: Rüyanızda gördüğünüz simgelerin yorumunu öğrendikten sonra, bir kez daha sizin için geçerli olan anlamını düşünün. Derinleştikçe bilinçaltınızı biraz daha aydınlatabilirsiniz. Unutmayın ki, rüyalarınızı en iyi yine siz yorumlarsınız. Bunun için kimi araçlar kullansanız da asıl yapmanız gereken yine kendinize bakmanızdır.

10- Son kez odaklanın: Bütün bu kriterleri değerlendirdikten sonra, derin bir nefes alın ve sessizce bir süre düşünün. Zihninizi gereksiz şeylerden arındırın ve rüyanıza odaklanıp aklınıza gelenleri, günlüğünüze yazdıklarını yorumlayın. Bu çalışma sizi bir sonuca vardıracaktır.

<<123456789101112 13141516171819202122...49>>