ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 17.Mar.2008 Pzt 17:03:18 |
| fiogf49gjkf0d Simdi hangi suretimle dillenirse nefretin,hangi ölümü seçeceksen benim için bil ki; ben ordan yasamaya baslarım bu hayatı....
Bana son suyumu tatıran kalbin ,hangi bedene can verecekse git orda uslan diye bıraktım sımsıkı tuttugum kanatlarını. Ben bitirmem kendimi sen beni her gece icimden kemirsende. Sırf şu cektigim ızdırabı bana yasattıgın için affetmem seni. Her gece birtane resmini yakıp alevlerine bakarken kendi içimdeki yangına su serpmeyi ögrenmişim. Bana nişan yüzügünü gösterme ;bu sırça kaldim saydamlıgına siyahınla dokunup belli etme oradaki yerini. Son sözüm varsa simdi benim alınma; bu benim aska karsı vicdan borcumdur...
Ah yüzümün mimarı Ah beni gencligimden vuran gümüs kursunum Bil ki bu senin için ictigim son demli caydır Ve bu suskun gözlerimdeki son nemli andır Alnıma öpüp de koydugun askı lekeledin ya, İste bu bana verdigin en son ziyandır....!!
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 17.Mar.2008 Pzt 17:18:30 |
| fiogf49gjkf0d Saatimi gidisine ayarladım..Sanki hiç gitmemissin gibi..Gidisinden sonra bir an bile gecmemis gibi...
Sensiz zamanlarda bosluktayım...Kaybolmusum...Düsüyorum sürekli
Sen simdi tüm bu sorunlardan habersiz..Yasamaktasın kabugunda..
Hani düsüncelerimiz..Hani yasayacaklarımız vardı...Hani hep biz vardık..Ve hep biz olacaktık..
Hani bahceli kücük bir evimiz olacaktı..İcinde BİZ oldugumuz...
Hani askımızın en degerli hediyesını tadacaktık...Ben anne sen baba olacaktın..
Kim ısıtacak seni soguk ve yanlız gecelerde...
Bir damlasına bıle kıyamadıgım gözyaslarını kim sılecek..
Kim güldürecek yüzünü..Gülüsüne ömrünü adayarak....
Sen simdi tüm bu sorulardan habersiz,,yasamaktasın kabugunda...
Ben ise sana soramadıgım sorular ..Ve kalbımde sevdanla gidiyorum uzaklara..Bilmiyorum yolum nereye..
Belki sonuma yolculugum ..Belki yeni umutlara..Her zaman icimde hic bitmeyecek sevdanla ..Hoscakal sevdigim...
....ELVEDA!!...
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 18.Mar.2008 Sal 16:09:37 |
| fiogf49gjkf0d
aşka ve terke dair... |
|
|
Bazen öyle bir ilişkiye tutulursunuz ki, ne sevebilir, ne terk edebilirsiniz. Kör kütük bağlanmışsınızdır aslında... En güzel yıllarınızın, acı tatlı hatıralarınızın ortağıdır; iç çekişmelerinizin nedeni, yazılarınızın ilhamı, sohbetlerinizin konusudur. Göz yaşlarınız da, bilinçaltınızda, kahkahanızdadır. Korkunca saklandığınız bir sığınak, coşunca öptüğünüz bir bayrak... Sevdanız riyasız, çıkarsız, karşılıksızdır. Sınırsız ve nihayetsiz; Ölmek var, dönmek yoktur. Gün gelir anlarsınız; içten içe bir şeylerin kanadığını... Tutkulu sevdaların gizli hançerleri başlar parıldamaya... Şurasından, burasından eleştirmeye koyulursunuz: "Şöyle görünse, öyle demese, değişse biraz ya da eskisi gibi olsa..." Başkalarını örnek göstermeye, "Bak onlar nasıl yaşıyor" demeye başlarsınız. Hem birlikte yaşayıp, hem özgür olmanın yollarını ararsınız. Aşkınızın gözü kör değildir artık, yanlışını görür düzeltmek istersiniz. "Eskiden böyle miydi ya..." diye başlayan sohbetlerde açılır eleştirinin kapısı; açıldıkça, bastırılmış itirazlar yükselir bilinçaltından... Böyle süremeyeceğini bilirsiniz. Değişsin istersiniz. O, sevgisizliğinize yorar bunu... İhanete sayar. Tutkulu ilişkilerde ihanetin bedeli ölümdür. "Ya sev böyle ya da terk et" diye gürler... Bir zamanlar bir gülücüğüyle alacakaranlığı ışıtan o rüya, bir kabusa dönüşür birden... Kapatır gönlünün kapılarını, yasaklar kendini size... Hoyrattır, bakmaz yüzünüze... Zehir akar dilinden, konuşturmaz, suçlar, yargılar mahkum eder. Mühürler dudaklarınızı, yırtar atar yazdıklarınızı, siler sizi defterden... "İyiliğin içindi hepsi, seni sevdiğim için..." dersiniz, dinletemezsiniz. Ayrılırsanız yaşamayacağınızı bilirsiniz, ama böyle de sevemezsiniz. ihanetten kırılmıştır kaleminiz; severek, terk edersiniz... "Madem öyle..." nin çağı başlar ondan sonra... Madem ki siz böylesine tutkunken, o hep başkalarını seçmiştir, madem ki kıymetinizi bilmemiştir, o halde "günah sizden gitmistir". Lanet ederek bu karşılıksız aşka, çekip gitmeleri denersiniz. Aşkın göçmenlik çağı başlar böylece... Daha özgür olacağınız limanlara demirlerseniz bir süre... Ne var ki unutamaz, uzaktan uzağa izlersiniz olup biteni... Etrafı bir sürü uğursuzla dolmuş, kurda kuşa yem olmuştur. Deli kanlılar, eli kanlılar, uğruna ölenler, sırtına binenler sarmıştır çevresini... Gurur duyar onlarla, koynunda besler, gözünü oysunlar diye... Uğruna kan dökenleri sever, yoluna gül dökenlerden fazla... "Bana ne...kendi seçimi" diye omuz silkmeye çabalarsınız bir süre... Ama sonra... Ansızın kulağımıza çalınan bir şarkı ya da kapı aralığından süzülüp gelen bir koku, hatırlatır onu yeniden... Yaban ellerde, başka kollarda ondan bahseder ağlarsınız. Kokusunu özlersiniz; türküsünü söylemeyi, şarkısını dinlemeyi, yemeğini yemeyi, elinden bir kadeh şarap içmeyi... Karşı nehrin kenarından hasret şiirleri haykırırsınız, sular kulağına fısıldasın diye... dönüp , Seni Seviyorum diye bağırmak geçer içinizden... Dönemezsiniz. Göremedikçe bağlanır, uzaklaştıkça yakınlaşırsınız. Anlarsınız ki bir çaresiz aşktır bu, ne onunla olur, ne onsuz... Hem kollarında ölmek, kucağına gömülmek arzusu, hem "Ne olacak sonunda" kuşkusu... Böyle sevemezsiniz, terk de edemezsiniz. Sürünür gidersiniz... Aska ve Terke Dair... Can Dündar | | |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 13:17:39 |
| fiogf49gjkf0d Hala şiirlerimde adın geçiyorsa, Bu,seni seviyorum demek değil Doğru unutamadım Ama nefretimden Sen kirli bir sayfaydın Asla kapatamadığım Gözlerim ıslanıyorsa Sen aklıma düştüğünde Bu,seni seviyorum demek degil Sevgin değil bana acı veren Vicdanım beni kahreden Senin gibi birine sevdalanmanın Senin gibi birinin tuzağına düşmüş olmanın Çaresizliği beni bitiren Hala adını her duyuşta ürperiyorsam Bu,seni seviyorum demek degil Nefretimle yüreğime kazıdığım adın Kahrolasıca Cıkmadın hayatımdan Bir türlü çıkmadın. Senden sonra kimse olmadıysa hayatımda Bu,seni seviyorum demek değil Yıldım yıkılmaktan Korktum yeniden terkedilmekten Yeniden aldatılmaktan Zaman zaman uykum bölünüyorsa Bu, seni seviyorum demek değil Kabusa döndüğünde düşlerim Gecenin bir yarısında Daha da büyür sana olan nefretim Hey sen!... Kar beyazı düşlerimin üstüne Çığ gibi düşen kara leke Seni öldüremiyorsam içimde Bu,seni seviyorum demek değil...
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 13:19:38 |
| fiogf49gjkf0d Neden? Neden olacak, korkuyorum! Korkuyor musun? Evet ya, korkuyorum. Çünkü seni seversem hemen huyun suyun değişecek. Sende sevdiğim şeyler farklılaşacak. Şımaracaksın. Beğenmez olacaksın artık beni. Çünkü ben artık muhtaç olmuş olacağım sana, senin gözünde. Öyle değil mi? Bilmez misin? Muhtaç olmak acizliktir. Şimdi seni sevdiğim için cezalandıracaksın beni biliyorum! Hor göreceksin. Bekleteceksin. Aramayacaksın. Çıkarların on plana çıkacak. Eğer çıkarlarını da sevmezsem beni sileceksin. Yalan mı? Sileceksin işte! Sonra her gün benden azar azar uzaklasacağını izleyip kahrolacağım. Yahu ben bir seven im. Yani seni sevgimle onurlandırmış bir insan. Dünyayı ayakta tutacak insan kudretinin adıdır Sevgi... Şimdi ben sevdim diye, bu kudrete ve cesarete sahip oldum diye sen beni nasıl ve ne hakla cezalandırabilirsin? Aklım almıyor. Zeka seviyem de, insanlığım da, yüreğim de. Yok! "Seni seviyorum" cümlesini çok harcama, eskir! Yok! Herkese "seni seviyorum" deme, sadece aşık olunca kullan! Yok! "Seni seviyorum" demeden önce binbir hokkabazlık yap ve şirin görün ki sevdiğin sevildiği için kendini dev aynasında görmesin, onu inlet, süründür, aklını başına getirt, mahvet! Neden? Çünkü, istenen bu.. Kaç.... Sevsen de sevmesen de kaç! Neden? Çünkü kaçan kovalanır aptal! Kaçan kovalanır... iyi de, neden sevdiğim için kaçıyorum ki? Ben kaçacak ne yaptım? Kaçarak daha mı çekici olacağım? Kaçarsam daha mı değerim anlaşılacak? Sevmek utanç verici birşey mi ki kaçmam gerek?! Anlayamıyorum... Oysa ben zaten sevdiğimi severek devleştirmişimdir. Onun dev aynasında kendisini yeniden devleşmesine ne gerek var ki? Bir görebilse benim gözlerimle kendini, eminim kıskanacaktır bendeki kendisini... Yok ama yok! Bilmez sevgililer sevilmenin eşsizligini, bilmez... Ondandır bol keseden sevgiyi böyle tüketişleri... Ben hiç şımarmayan, değişmeyen, yozlaşmayan, uçup gitmeyen, tükenmeyen sevgi görmedim. Artık cenaze törenleri iki türlü yapılmalı. Biri bedenler için, diğeri Zorla öldürülen sevgiler için!... Ne demiş Yılmaz Erdoğan, "Ben senin beni sevebilme olasılığını sevdim" Anlayın artık varlıkları değil, olasılıkları sever olduk... Neden? Çünkü olasılıklar hayallerimizdir. Sevmekse hayatın bir gerçeği. Hayallerimizde sevgilimiz hiç değişmez. Hatta "seni seviyorum" dedikçe ya gözleriyle, ya elleriyle ya da tatlı diliyle "Beni sevdiğin için teşekkür ederim aşkım" der... Teşekkür etmek?! Beni sevdiğin için... Evet ya... Bir onurdur, bir ödüldür, bir şerefdir sevmek ve sevilmek. Özgürlüğümüzdür, cesaretimizdir, insanlığımızdır. Ayrıcalığımızdır. Ama ne yazık ki bir de bütün bunların farkında olamayışımızdır sevmek... Korkuyorum. Hep sevdiğim için cezalandırıldım. Artık "seni seviyorum" derken bana tuhaf tuhaf bakmayacak varlıkları daha çok sevmeye niyetliyim... Bir çiçek gibi... Bir hayvan gibi... Bir dağ manzarası gibi... Bir su damlacığı gibi... Bir küçük tomurcuk gibi henüz doğmakta olan... Çünkü hepsinin insanlarda var olan bir büyük silahdan arındırılmışlığı var. Yani dilleri yok, dilleri! Konuşamazlar... Sadece dinlerler... Sevginizi anlayarak hissederek dinlerler. Onlara "Pardon! Acaba sizi sevebilir miyim?" demeniz gerekmez. Direkt söylersiniz sevginizi hesapsızca, umarsızca... Saymadan... Ve sevgimi ifade edecek her türlü çılgınlığı hesapsızca yapmak istiyorum. Gurur denilen sözcüğü sözlüklerden çıkartmak, sevdiğim için sevilerek ödüllendirilmek istiyorum...
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 13:23:27 |
| fiogf49gjkf0d
Bu KimsesizLikten Bıktım... Bir daha karsılaşmayacağım biliyorum... Yani yüzün olmayacak bir daha... Hüzün olacak her adimim... "hoş geldin"leri eksik olacak kapımın... İlk açışımda küflü bir yalnızlık vuracak yüzüme... Önce terliklerin her zaman ki yerlerinde olduğunu fark edip, gazetelerin okunmamışlığını göreceğim ve yatağın bozulmamışlığını. İşte ilk o zaman gözyaşlarım bozacak geceyi. Çaresizce yatağın kenarına kıvrılıp dizlerimi karnıma çekerek, sanki pazardan eve dönüş esnasında, annesine yaptığı tüm ısrarlarına rağmen, o renkli treni satın aldıramamış çocuğun moral bozukluğunda, yani küçük yaşlarımın göz-yaşları gibi saf bir yalnızlığı küskünlükle sulayacağım... Bir daha karsılaşmayacağım biliyorum... Sesin olmayacak... Yattığım yerden bir sabahı cıvıldayan gülümsemenle karşılamayacağım. Gözüm hep bir sessizliğe açılıyor olacak. Duvarlarım artik kulaklarını kapatmayacak yüksek sesli tartışmalarımızda, cam çerçeve indirecek kalkanlarını, salonu ortasında oradan oraya uçan yapma çiçeklerle dolu vazolar havalarda uçuşmayacak. Japon yapıştırıcısı çabukluğunda yapışmayacak bir daha parmaklarımız birbirine... Bir vazonun kırılan yerlerini birkaç gülümsemeyle tamir etmeye çalıştığımız o barışma anı sonralarında. ...ve kırılan bi aşkı yapıştıracak hiçbir şeyin olmadığını işte bu çaresizlikte bir kez daha anlayacağım... Ne banyodaki köpüklü senfonilerin, ne de mutfaktaki yemek kokulu mırıltıların olacak. Ne yerde dökülmüş saçların. Ne de ıslak ayak izlerin olacak parkelerin üzerinde. Ne buzdolabının en gizemli köselerine sakladığı çikolataların, ne de kepekli ekmeğin olacak kahvaltı masamda.. Koca bir ev zayıflayacak gidişinle bir ruh hep aç olacak... Ya ışıkları kim kapatacak ardımdan gazete arkası şekerlemelerde, televizyon karşısı sızmalarda, kiminle yapılacak kanal değiştirme kavgaları, nasıl yenecek bu yalnızlıktan patlamış mısırlar... Sırtımı açıkta bıraktığım ruh üşümelerinde kim sıcacık elini yüreğimin üzerine koyacak bu evde... Bir kilo baklava kurnazlığında kiminle yapılacak su savaşları... Bu kimsesizliğin galibi kim olacak... Bir daha karsılaşmayacağım... Biliyorum... Çıkarken üzerine binlerce kilit vuracağım kapının ardında, dondurulmuş anılarım kalacak... Bugün Bu evden, Bu şehirden, Ve.. Buu kimsesizlikten taşınıyorum..!
Seni Sevdiğim Her 24 Saate Lanet Olsun! Kahretsinki Senin Günlerinde 24 Saat..!
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 13:27:07 |
| fiogf49gjkf0d Senin varlığındı kalbimin kapılarını açan, sendin anahtarı kalbimin. Ne kelimeler yeter anlatmaya, ne de kağıt kabul eder kalemden dökülenleri. Sadece yaşadığım anlardan kalan anılarım yetebilir seni anlatmaya…
Aşk yok, aşka inanmam dediğim anlarda çıktın karşıma. Önce gülüşündü seni bana çeken, sonrasında o gülüşün altındaki yaralı yüreğin… O gün, hani seni gördüğüm ilk gün; tren istasyonunda yağmur altında saatlerce oturduğumuz ilk gün. Sözde tren beklerken onlarcası geçip gitmişti de aldırmamıştık. Yağmur bedenimi ıslatırken, her damlada bir kat daha sana aşık olduğum gün… Yaşama döndüğüm, aşkın varlığının kanıtını gördüğüm gün… Ve sonra…. Sonu olmayan bir yaşam içinde asla gecesi olmayan bir gün gibi doğdun hayatıma. Oysa senden once “yağmurlar bile isyan ederdi akıttığım yaşlara onlar bile benim kadar ağlayamazdı”. Ya bu ben değilim, yada zaten ben bende değildim… Hayallerde yaşatılabilirdin, bir rüyada yer alabilirdin, belki de bir masal karamanı olabilirdin ama benim olamazdın... Sen gideli iki gün oldu.. Asırlara bedel iki gün.. Ellerim ceplerimde caddelerde yürüyorum. Birlikte dinlediğimiz şarkılar kulağımda. Ya da odama kapıyorum kendimi, görmek istemiyorum senden başkasını. O kadar çok alışmışım ki sana. Senin üzerine kurulmuş tüm hayallerim. Sen gittin, ben bittim, hayallerim yok artık geleceğe dair... Bil ki; içimde her zaman sıcacık kanayan bir yara olarak kalacaksın. Sana istediğim zaman söyleyemeyeceğim belki sevgimi ve ulaşamayacak uzattığım ellerim ellerine. Ama ne olursa olsun sana olan sevgim her an artarak yaşayacak bende." ......
İşte bitti; “Vazgeçtim Senden” ve belki de seninle birlikte kendimden...!!
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 13:28:44 |
| fiogf49gjkf0d Bu sevda bitti Ayrılığı yüklenip ileriye yürümek gerekir şimdi. Başka yolu yok yüreğim alışmalısın yokluğa… Zaman geçmek bilmeyecek yüreğim her geçen an biraz daha büyüyecek acın. Yalnızların koğuşunda ellerim titrerken bir beyaz tel daha düşecek siyah saçlarıma. Ve sözcükler biraz daha anlamını yitirecek büyüyen sevdan karşısın da. İkimizde biliyorduk aslında sen bir gün zaten gidecektin. Kaçak zamanlar yaşıyorduk seninle Önceden yazılmıştı kaderi bu aşkın İmreniyordu herkes aldığımız tada Oysa bilmiyorlardı kaderi unutup birbirimizi yaşadığımızı Şimdi zaman dolmuş ve kader örmüş ağlarını. Sen gitmenin pençesinde bense sensizliğin koynunda direniyorum acılara. Tutup elinden çekip alsam seni yanıma diyorum ama düşüncem daha bitmeden duvar gibi dikiliyor önüme kader Gözyaşlarım çaresizliğe akarken sensizliğin ayazında üşüyen ellerimle itmeye çalışıyorum o duvarı Haykırıyor yalvarıyorum ne yazık ki ne söz geçirebiliyor nede sesimi duyurabiliyorum. Bu kadar da olmaz demeye çalışıyor ama diyemiyorum. Yalnızlığı bıktıran isyanımı bir sana duyuramıyorum. Bu nasıl adalet ki nefesim yüreğimden alındıktan sonra ben hala yaşıyorum. Bunun adı yaşamaksa tabi. Hadi zalim kader sonumu da yaz Aynı insafsız kaleminle yaz fermanı mı Sevdiğimi hayatımdan bir hamleyle sildiğin gibi varlığımı da sil yeryüzünden. Aynı acımazlığın olsun yüzünde Sakın sakın hüzünle değme gözlerime Tek kurşunla dağıt hayatımı Nefessiz yaşamaya çalışan yüreğimi ez geç Bu yalnızların koğuşunda senin adın geçmez kader Sen sadece yalnızlığı bırakırsın yüreğe Hiçbir yalnızlık daha can vermedi ellerinde Ey kader sen birde yüreklerden çaldığın nefesleri katarsın yalnızlıklara Hiç bitmesinler diye Alacağın olsun kader dünya durunca bitecek bu yalnızlığım Ve sonra sonrası yok Berabere bitecek bu yarış Ne ben ne de sen üstün geleceksin. Tek farkımız sen kaç sevdalıyı ayırdığın için yüzlere tebessümle bakacaksın Bense o kaçak zamanların hesabını vereceğim. Alacağın olsun kader!!!
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 14:01:29 |
| fiogf49gjkf0d
Gitti(k)m. Bitti(k)m.
Bak maceranın sonuna geldi(k) işte. Bitmez dediğim herşey güzel şey bitti hayatımda. Gitmez dediğim her güzel insan gitti yaşantımdan. Bense kanadım sadece. En çok da sana kanadım.
Gitti(k)m. Bitti(k)m.
Bir garip kaldı buralar. Mutlulukla acı arası kaldı. Uzak zannettiğim anılar yaramı kanattı. Bense kanayan yaramı durdurmaya çalıştım fakat nafile! O, ısrarla daha çok kanadı. En çok da sana kanadı.
Gitti(k)m. Bitti(k)m.
Hazır değildim olanlara... Zaten ne zaman hazır oldum ki ayrılıklara? Gönderdiklerim gelemiyor bir daha buralara. Örtüyor ayak izlerimi kum yağmurlarla...
Gitti(k)m. Bitti(k)m.
Acılı değilim artık. Unutmayı öğrenmek zorunda kalmadım çünkü. Yaşamdan ölüme kadar sürecek sandığım sevgimi bıraktım, arkasından bile bakmadım.
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
ccbLuEwAyscc
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 19.Mar.2008 Çar 14:03:49 |
| fiogf49gjkf0d İŞTE GİDİYORUM
Artık
Sabahlarında olmayacağım
Tenimi tadamayacak
O iki sözü duyamayacaksın
İşte gidiyorum
Atıp yüreğimi zindanlara
Boyayıp gözlerimi karalara
Mahşere doğru ilk adımımı atıp
Baş kaldırıp gelmişe geçmişe tüm zamanlara
İşte gidiyorum
Doldurup hüznü bedenime
Alıp tüm küfürleri dilime
Lanet ederek kendime
İşte gidiyorum
Sessiz sedasız olmayacak bu gidiş
Hıçkıra hıçkıra
Bağıra çağıra
Ciğerlerimi yırtarcasına
İşte gidiyorum
Dur gitme deme bana
Yalvarıp yapışma paçalarıma
Gururun gelsin aklına bırak beni
İşte gidiyorum
Dilediğini yap özgürsün artık
Ada adaklarını ALLAH a sun şükranlarını
Dök eteğindeki taşlarını
İşte gidiyorum
Tüm keşkeler gelsin diline
Ağla kaybettiğin sevgiline
Belki lanet edersin kendine
Bırak beni yalvarıp yapışma paçalarıma
İŞTE GİİDİİYOORUUM....
SENİNLE TOPRAGA GİRERİM DİYENLERİ ÇOK GÖRDÜM...
BEN ÖLE DİYENLERİ TOPRAGA HEP YANLIZ GÖMDÜM..!!
| |
| |