ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
10 Haziran 2024, Pazartesi 10:12   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  IIIPearLIII> Forum Mesajları
    IIIPearLIII'e ait Toplam 6556 Forum Mesajı var
<<1...7891011121314151617 18192021222324252627...100...200...300...400...500...600...656>>


IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Sunay Akın Kimdir ?>
  13.Şub.2009 Cum 13:34:22
fiogf49gjkf0d

 

SÖZGELİMİ  

 

Sözgelimi

bir cenaze törenine

katılır gibi yürüyorum sokaklarda

ve iğneyle tutturulmuş

çocukluk fotoğrafım

gülümsüyor ceketimin

yakasında

 

Son dileği

asılacağı ipin üstünde

yürümek olan

bir cambazım sözgelimi

cellatın düğümleyerek

boynuma geçirdiği ip

düşürüyor sonunda beni

her gösteride alay ettiğim

yaşamdan

 

Bir mehteranım sözgelimi

çalgılar arasında

yürürken savaş alanına

üç adımda bir

geriye döner

ve yaşlı gözlerle anarım

sevgilimi...

 

  

 

YÜREĞİM      

 

Yüreğim

Islaktır benim

Kuytularda ağlamaktan

Ve hafif uçuktur rengi

Kurusun

Diye kaç kez

Güneşe asılmaktan...

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Yüreğimin Götürdüğü Yerdeyim....>
  13.Şub.2009 Cum 13:08:07
fiogf49gjkf0d

 

Asalet ; boyda değil, soyda.

 İncelik ; belde değil, dilde.

  Doğruluk; sözde değil, özde.

    Güzellik; yüzde değil, yürekte olur......

 

 

Ufacıktım bu masala başladığımda.. Figürandım ben senin oyununda. ßir üst mertebeye hiç bir zaman erişememiştim zaten... Üstümde birçok yük var,ağırlık yapıyor.Anlaşılması zor, biliyorum. Aynanın karşına geçiyorum, son rujumu da sürüp başlıyorum provalara.. Herşey düzgün olmalı. Her ne kadar görünmeyeceğimi bilsem bile...

Farklıydı bu masal..Diğerlerine benzemeyen birşeyler vardı bunun içinde. Farklı anlam katan..
Üşüyorum ...


"Senin gökYüzünde uçaMam!"

Ama bildiğim de çok şey var.. Senin gökyüzünde uçamam! Kanatlarım kırılır. Düşerim... Gökyüzün dar gelir bana. Yetmiyor işte bana ayırdığın zamanın,mekanın,olayın,sevdan ... Yetmiyor işte! Uçamıyorum,istesemde .. Kırılır kanadım.Düşerim.. Ayrılık zor gelir bu bedene ....

Bilirsin beni..


"Senin yağmurunLa ısLanamam!"


Farklı bir duygu benimkisi.. Dolu gibi gelir yağmurun üstüme.. Ağır gelir,zaten ağır olan bedene.. Neler var anlatılması güç aslında. Neler var söylenmesi acı. Daha neler neler var ...

Ortasına gelmişti masal ın.. ßen hala yoktum piyasada.. ßoşuna mıydı onca hazırlık? Onca düşler? Onca sevda...
Herşey farklı olucaktı bu sefer.. /düşlerde .. /yalan dolan..

Ve..
Sonunda masalın sonunu getirmiştin.. ßen hala yok tum.. ßir köşedeüzüntümü paylaşıyordum, kağıdımla,kalemimle.. "Mutlu Son"du seninkisisanırım.. Gülümsüyordun ..
ßense içten içe, ağlıyordum !

Masal bitti kahraman ım..
Masal ımız bitti ..
Kollarında uyuyamam !

 

 

Yakışıyordun benim masalıma, Sen benim Kahramanımdın...
İyi geliyordun acıyan yanlarıma, Sen benim dermanımdın.
Sıcak Ekmek Kokusu gibi, Baba Evi Uykusu gibi..
Ya Giderse, korkusu gibi, Ne Güzeldin Sen içimde...

Gitmeseydin, bitmeyecektik..
Nasılda hazırdım sana inanamaya
Nasılda Seviyordum seni delicesine.
Ama Gittin! Gitmeseydin, vazgeçmeseydin!
Pes etmeseydin, minicik bir umut bıraksaydın ardında..
Sonsuza Dek masalımın kahramanı olacaktın.
Ama Sen gitmeyi seçtin.
Haketmemiştim ki ben sensizliği,
Seni bu kadar seviyorken sensizlikte neyin nesiydi.

Neden kaçtın masalımdan, sen hep kolay yolu seçtin.
Kahramanlar Böyle yapmaz..
Benden Niye Vazgeçtin...
Kahramanım Benden Niye Vazgeçtin...

Mavi bir masaldı uydu(rdu)ğum
Hiç bitmeyecek sandığım.
Ama Sonu çoktan geldi.

Artık Masalımın Kahramanı yok...




IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >IIIX...RuHuMuN DaLGaLaRı...XIII>
  13.Şub.2009 Cum 00:06:42
fiogf49gjkf0d

 

 

Ne gülsündür nede bir kır çiçeği... Ne olduğunu arar durursun.. Herkesin hayatından bir parça alırsın hayatına...  

 

Bır yasam kurmak istersin kendince... kendi istediğince...Özgürce... Sorgusuzca... Hesapsızca... Kaçak... Kaçamak... Yalan Bir dünya... Bir gün yerledesindir, bir gün göklerde... Sorgular durursun kendini.. Hep bir iç hesaplaşma yer beynini.. Kimim Ben.. Neyim... Nerdeyim... Ne yapıyorum... Mutlumuyum... Hepsinin cevabı olumsuzlukla sonuçlanır... Sen sen değilsindir. Özendiğin, olmasını düşlediğin hayatların toplamısındır sadece... Oysa için yer bitirir seni... kemirir tüm hücrelerini.. ne sevdiğini bilirsin.. ne sevildiğinin değerini...

 

Hayat bir oyundur senin için ve sen o hayatın en güzel Çalıntı Hayatlar Oyuncusu...

 

İki renk vardır benim dünyamda... Siyah ve Beyaz... Diğer renklerse Siyah ve Beyazın yansımasıdır...   Hersey nettir... Hersey göründüğü gibi... Oysa Onlar öylemi... Renkleri gri... Silik bir gölge gibi... Ne istediğini bilirler... nede elindekinin değerini... Hep bir başkasına özenir ondan bır parça eklerler hayatlarına... Kimi zaman bir cümle... kimi zaman bir nesne.. kimi zaman bir olay... Hep bi başkası... hep bir başkası gibi...

 

(Hayat ne garip... Nice insanlar tanıdım ya vardılar, yada yoktular... Yinede bir hayatları vardı kendilerince... En kötüsü ise bu hayatın içinde en zorunu seçtiler.. Çalıntı Hayatlarda Başrole girdiler... )

 

Oysa Tek Bir Gün Kendileri Gibi Olmayı Deneyebilseler.. Dürüstçe ve Mertçe.. Herşeyden ve Herkesden Önce Kendilerine...

Kalırmı Sizce Sorgular... Sorgulamalar... Hesaplaşmalar...

 

Hadi ne duruyorsun?

Bu gün dene...

Yapabilir misin?...

 

 

 

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >IIIX...RuHuMuN DaLGaLaRı...XIII>
  12.Şub.2009 Per 17:28:13
fiogf49gjkf0d

 

Gidiyormusun diye sorma bana,
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Nede daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim bende,
Senin kadar endişeli...

 

"Dilime dolanmış Adınla başlıyorum sonu gelmez satırların en başına.."

Sana dair harflerim, kalemimden akan mürekkebe bulaştı yine ..
Silinmez bir daha ak sayfanın silüetinden..

Yazdığım her bir satır, keşkelerin dudağıma hapsolduğu buruk bir tebessüm suratıma çarpıyor senden yansıyanlarla..
Acıtıyor canımı, sızısı yakıyor genzimi, ağlamaklı oluyor gözlerim,yaşlar inat ediyor yanaklarımdan süzülmek için..

İlk defa pişmanlık duyuyorum oysaki..
Ve ilk defa kelimelerimin peşinden kalemimi isteyerek koşturuyorum..
-"Belki bir anda, bir virgülde veya ucu açık kalmış cümlemin sonundaki üç noktada seni yakalar umuduyla.."

İkimiz için yazılmış senaryoda iki acemi aşığın üstlendiği rolün altında ezildik..
Yanlış zamanlarda, yanlış yerlerde repliklerimiz ezberimizi bozdu..

Rolümüzü yanlış oynadık..
Perde acımasızca kapandı yüzümüze, bir daha açılmamak üzere..
Üzerimize yıkılan dekorun altında kaldık..
Harap oldu duygular,ezildi umutlar, kırıldı can..
Ve can kırıkları batmaya başladı en can alıcı yerlere..

Kanıyor..
Kanatıyor..
Kan ağlıyor...

"Bir zamanlar Canımın attığı "sen",canımı yakıyor artık.."

Ya yakmalı senin için biriktirdiğim tüm harflerimi..
Ya da yazmalı...
Kalemimle beraber bitene kadar "seni"..

 

Az önce son kez öptüm seni
Son kez tuttum ellerini
Sanki içimden bir şeyler kopup gitti...
Ayırırken gözlerimden gözlerini
Zaten olmayacak bir duaya amindi bizimki
Mutlu edemezdik birbirimizi....
Çok şey istememiştim halbuki
Yüreğinin en kuytu köşesinde ufacık bir yer yeterdi...
Şimdi daha iyi anlıyorum o sebepsiz suskun terk edişini
Sen hiç benim olmamışsın ki
Ben hep kandırmışım kendi kendimi.....



 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Yüreğimin Götürdüğü Yerdeyim....>
  12.Şub.2009 Per 11:42:02
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d

 

İsterdim ki, her gidişin bir dönüşü olsun! Ardından buğulu gözlerle el sallayanların, yüzlerinde kocaman bir gülümsemeyle kollarını açtıklarını da görebilsin her insan!


İsterdim ki, söylenmemiş sözcüklerin, kurulmamış cümlelerin değil, sadece; söylenmişlerin, kurulmuşların pişmanlığını duyalım; “üzgünüm!” diyecek zamanımız olsun!


Bağışlanmayacak kadar büyük olmasın suçlar!


İsterdim ki, sığınacak bir liman bulabilelim fırtınanın ortasında; yürek dardayken, “vazgeçme!” diyecek dostlarımız da olsun!


İsterdim ki, kaybetmeden önce ağlamayı, söylemeden önce düşünmeyi, nefretin tuzağına düşmeden tartışmayı da bilelim.


İlla, “savaş” tehdidi altındayken atmayalım, “barış” çığlıklarını...
İlla, sevilmemiz gerekmesin, sevebilmek için!


Dünyanın yalan olduğu genellikle bilinir de, hani bazen söyletirler insanı; “Dostluk, sevgi yalanmış!” diye... Gelip geçici dense, dilimizin ucundadır; şan, şöhret, güzellik... İsterdim ki, kimsenin aklından çıkmasın, gelip de geçtiğimiz...


Bir yolculuğu güzel yapan, yanımızdaki insanlardır ve her birimiz, bizlere ödünç verilmiş bir hayatı yaşarız. İsterdim ki; kadri, kıymeti bilinsin; aynı zaman dilimini paylaşıyor olmanın!


Kimse susmasın konuşması gerekirken; sadece, kazanacakları kavgalara girişmesin insanlar!


Düşlerimiz olsun, kimsenin cesaret edemediği türden!


İsterdim ki; acı rehberlik etmesin mutluluğa; ölüm, gözümüze sokup durmasın hayatı; hasrete ihtiyaç duymasın vuslat!


İhanetin karası sürülmesin alnımıza, ayazı vurmasın gözlerimize; kağıt üzerindeki gibi, öylece durmasın yüreğimizde sevgi, bir işe yarasın!


Yaşlılar kimsesiz, gençler yarınsız kalmasın. Hazan değmesin gülümseyen yüzlerine çocukların! Başı önde gezmesin insanım; aynalar, kırılmasın utancından!


Bana dokunmayan yılan bin yaşamasın, çuvaldızı tatmadan, saplanmasın iğneler!


Boşlukta sallanmasın uzatılan hiçbir el; bulunsun, her selama bir karşılık veren!


İsterdim ki; acılar acımız, sevinçler sevincimiz, haksızlıklar kavgamız olsun!


İsterdim ki; hepimizin bir türküsü olsun yüreğini titreten, bir şiirimiz olsun umudun tükenmediği, bir amacımız olsun, uğruna bir ömrün harcanacağı türden... Bizsiz, bir hiç olsun şu kainat!


Gel gör ki, mükemmel bir dünya değil yaşadığımız; görünen o ki, mükemmel de olmayacak; ne O, ne biz!


“Bir insanı sevmekle başlayacak her şey!” demiş, Sait Faik Abasiyanik... Isterdim ki, bir insani sevmekle başlayalim!


Ama, öyle böyle degil,
HERŞEYE RAGMEN!


sevginin sicakligiyla kalin...

 

 

 

Bir kıyıdan baktım dünyaya
Ellerimde tuz avucumda sedef
Bir mavilik bir açıklık
Özgürlük hasreti
Yüreğime vuruyor
Nerede nerede insanlar...

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey...

0 üzüntü birden gelir
Yağmurlu havalarda
Yeniden kurarım dunyayı ben
Kederlerle
Kimseler aşık değil mi bu şehirde...

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey...

Hava martılar ışıklı şehir
Sarhoş ediyor beni yosun kokusu
Hilesız kucaklamak istiyorum
Dünyayı şehri ve seni...

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey....

 

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >IIIX...RuHuMuN DaLGaLaRı...XIII>
  11.Şub.2009 Çar 15:20:27
fiogf49gjkf0d

 

Çok zor geliyor artık yalnız olmak, çevrendekilere içindeki  fırtınaları anlatamamak, onların basit düz mantıklarına katlanmak, geçici dünyanın sahte renkleri ve yapay zevkleri karşısında sarhoş olmalarını anlayamamak… istediğin anda sarılacağın bir dost bulamamak, sarılamamak, omuzuna yaslanıp ağlıyamamak… derin gözlerinde kaybolupta huzur bulamamak… çok zor, çok ağır geliyor artık…

 

Öyle zor ki, seni seviyorum diyen yüreklerin, sahteliğini ve yüzeyselliğini görmek, hiçbir zaman karşılığını göremiyeceğini bildiğin derinlikte karşılık vermek ve sevmek… beni anladıklarını sandıkları anlarda tebessüm edip, yalnızlığımı hissettirmemek…

Öyle zor ki, görmek, susmak, tek başına düşünüp, tek başıma yaşamak zorunda olmak… her gün bencil kalabalıklar içerisinde, kazanma ve sahip olma hırsının telaşında, aslından uzaklaşmış bedenler ortasında kalmak, huzurlu yaşamanın savaşında olmak… yara almak, bağırmak, acı duymak ama sesini duyuramamak…

 

Kanserli bir hastanın sekarat anı gibi geliyor şu dünyanın yaşadığımız andaki tabiat ve zamanı…. Ve nefret ediyorum, dünyanın sonu geldi ile başlayan cümlelerden, böyle söyleyipte hiçbir şey yapmayan beyinlerden…

 O kadar sıkıldım ki; Toplumun  iki yüzlülüğünden, sahte duyarlılıklarından…… her telden çalan, ve her telden oynayan, fikir dansözlerinden ve kendi acziyetlarini gizleyebildiklerini sandıkları maskelerinden…

 

Evet biliyorum, herkesin kendine göre büyük  acıları, bitip tükenmek bilmeyen hayat kavgaları, unutamadıkları aşkları, vazgeçemedikleri sevdaları, bir türlü aşamadıkları korkuları var….  uğruna kimliklerinden, kişiliklerinden, değerlerinden tavizler verdikleri, hiç yorulmadan peşinden koşturdukları tutkuları var…

İşte belkide sadece bu yüzden, en içten tebessümlerimizi, güvensizlik ve samimiyetsizlikten doğan kaygılarımızın altında saklıyoruz… ne kaygısızca sevebiliyor, nede, taaa yüreğimizin derinliklerinden gelen sevgi yüklü cümleler kurabiliyoruz… çünki korkuyoruz…  riya, kibir, günah kokan nefeslerin, ben merkezciliğin, düşüncesizliğin, bencilliğe teslim olmuş hayellerin, tam ortasında yaşıyoruz ve korkuyoruz….

Hayır, hayır bu gün karamsar değilimmmm, sadece birazdaha gerçekçiyim…. Size yalanmı söyliyeyim, bir güneş kadar ortada olan, ve en az çöldeki sıcaklığı kadar can yakan, tüm güzellikleri kasıp kavuran,  bu gerçekleri nasıl gizleyeyim?

Yok yok, ben sevmedim bu düşünceleri, bir türlü benimseyip kabul edemedim tüm bu gerçekleri… Hemen yatıp uyumalıyım…..Uykumda,  bir yürek dokunmalı yüreğime, ara sıra gelip sadece rüyalarımda yaptığı gibi, dokunmalı yüreğime, yüreğiyle…

Yakınlardayım, farkında değilsin ama ben senin hep yanındayım ve bir gün elimi uzatacağım eline ve gerçek anlamlar yükleyeceğim hayellerine demeli, beni öyle sınısız, öyle kaygısız sevmeli, bunu yüzüne her bakışımda hissettirmeli, gözlerinde kaybolmalıyım, ve bu rüyanın huzuru yüreğimde uyanmalıyım….  her şeyi unutmalıyım, uyanınca, yeniden hayellere sarılmalıyım, sarılmalıyım ki, kalbim yeniden huzura kavuşsun, bu huzurla tüm istek ve arzularım ilahi rıza yolunda buluşsun, yüreğim yeniden, yaşayacak olduğum güzelliklerle coşsun, coştukça tüm bu çirkinliklere karşı koyacak gücü yeniden bulsun, bu güçle, sahte tebessümler, yalancı samimiyetler, bir kene gibi kalpteki huzuru emen, dost yüzlü riyakar maskeler sağ sola savruşsun… aklım ve kalbim kaybettiği ahenge yeniden kavuşsun…

 

 

 

 

Gitmek istiyorum !!Gitmek istiyorum usulca kaçarcasına

Bu gaflet diyarlarından göçmek istiyorum
Sigaram hayallerim ve çıkarsız sevgim yeter bana diyorum
Usulca gitmek istiyorum.

Ne annem ağıt yaksın arkamdan ne de sahte dostlarım timsah gözyaşları döksün
Ay kadar yalnız ölüm kadar sessiz
Usulca gitmek istiyorum.

İnsanların sahte kahkahalara boğulmadığı, birbiri ile yarışırcasına
kuyularını kazmadığı yerler bulmak istiyorum
Ne kadar bulamayacağımı bilsem de!
Usulca gitmek istiyorum.

Sevginin ve değerin anlamını bile bilmeyen insanların, sahte sevgi
sözcüklerini duymak istemiyorum
İsyan edercesine, usulca gitmek istiyorum

Gözünü yükseklere dikip hırsları için şerefini ayaklar altına alan, eşya
niyetine onurunu satan insanlar görmek istemiyorum
Tiksinircesine, usulca gitmek istiyorum.

Değer verdiğim ve güvendiğim insanları sahtelikleri ile baş başa bırakıp
Yazıklar olsun dercesine! Usulca gitmek istiyorum.

Ey Ölüm ey gerçeğin ta kendisi
Beklide ben seni arıyor seni tarif ediyor seni istiyorum
Çünkü sen de ne sahtelikler var ne de nankörlükler var.

 

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Yüreğimin Götürdüğü Yerdeyim....>
  11.Şub.2009 Çar 12:35:51
fiogf49gjkf0d

 

Yalan bu sevdalar
 Yalan bu gözyaşları
  Yalan bu ayrılıklar yalan
   Solan bir çiçekten
     Kırılan bir yürekten
      Başka ne var elde kalan.....

 

Bir sevda vardı..adı masal olan..yalan olan..

Bir sevda masalı vardı anlaşılamayan...


Bir aşk rayihaları salacağım ben bugün yine göklere.Hava kapalı Sonbaharın son ayındayız, hüzün kokulu, ağlamaklı sanki dokunsan ağlayacak, gözyaşlarını birazdan salacak....

Bir sevdadan bahsedeceğim bulutlara aya,yıldızlara,rüzgarlara..Bir sevda yeli olup ineceğim yeryüzüne...Aşk rayihaları salacağım tüm dünyaya, denizlere, okyanuslara , martilara, sahillerde gezineceğim, yağacak yağmura eşlik edeceğim ben bugün yine, hüznüme hüzün katacağım ,derdime dert salacağım....



Ben hüznümü seviyorum, derdimle yaşamaya alışığım haydi tüm hüzünler gelin benim üstüme diyeceğim..ve bir hüzünlü sevda masalı anlatacağım,anlatabilirsem adı yalan olan..

Bir sevda vardı, adı son sevda olan, güzel, büyülü olduğu sanılan, sevgisi, sevdası, kini nefreti olan...Bir sevda kelebeği olup gelip hüzünlü yaslı yüreğime konan.Hüznüme hüzün katan,yasıma yas katan...

Rengarenk kelebekleri gönlüme musallat eden.Ne söylediği, ne anlattığı anlaşılamayan...Nasıl olduğu, nerde durduğu bilinmeyen, gel gitleri olan, nezaketten bi haber yaşayan,bir yerlere konamayan, duramayan bir sevda kelebeğinin kırık kanadı olan bir sevda rayihaları salayım göklere, bir hüzün havası, veda havası göndereyim tüm yeryüzüne adı sevda masalı olan, adı yalan olan..

Bir sevda masalı anlatıyorum, bir tırtılın ömrünü anlattım şiirlerde, anlaşılamayan maziden aldığı gıdayla yaşamaya çalışan, hep mazisinde kalan,mazisini aşamayan, şiirlere konu olan, yaz günlerinde üşüyen, yağan yağmurlarda hep ıslanan, kimi zaman deli gömlekleri giyen, deliler gibi dolaşan, kıran , döken , inciten, hep rest vari konuşan ve resti görülen bir sevda vardı adı masal olan...adı yalan olan...

Kimi zaman bir karayelde , kara sevda olup esen, sonbaharın son ayında , sarı yapraklar misali göğe savrulan, kendi içinde kısır döngüleri olan, seven, sevilen , hemde sevilemeyecek, anlaşılamayacak olan karmakarışık bir sevda vardı masal gibi..adı yalan olan...

Bir sevda vardı . İyilik nezaketin sevgiden doğduğunu bilmeyen, hatır,gönül nedir bilemeyen..bilsede ifade edemeyen, medenice veda dahi edemeyen..sevgi yoksa yürekte her türlü bağnazlık,katılık, acımasızlığın yüreği dolduracağını onlarla yaşanacağını farkında olmayan, bir sevda vardı, adı yalan olan...

Bir sevda vardı.Nezaket kapısının nerden açıldığını bilmeyen, bu kapıdan girilebilse sadakat, vefa, sevgi, hoşgörü anlayışının , empatinin kendisini karşılayacağını göremeyen bir sevda vardı, nezaketin bir erdem olduğunu anlamayan...

Bir sevda vardı.Sevda yeli sandığı bir karayelle savruldu göğe yükseldi.Yıldızlara sordu, bulutlarla konuştu, güneşe, aya sordu yanıldığını anladı..aradığını bulamadan yeryüzüne indi..

Günlerce savruldu, kar da tipide lodoslarda, en sonunuda düştü bir liman kıyısına, sahillerde gezindi, limanlarda bekçilik etti, beklenen vardı, bekleyen vardı ama gelen hiç olmadı.Çünkü sevgi bilmeyen,nezaketten uzak gönüllerde sevdanın işi neydi??
Ve bir gün geldi, birden sevda uğultuları kesiliverdi, sevda yağmurları diniverdi, yalan sevdalar alıp başını gidiverdi.Ve bir kez daha yanıldığını anladı, yalan sevdalarda, yalan yellerle esdi,durdu, kandığını anladı..

Her şeylere rağmen sevdası, sevgisi savrulurken, yok olurken, ona vermeyi düşündüğü kitapları, sevda fakirlerine verilecek şiirleri ve güzel kokulu, kırmızı gülleri bir beyaz kelebeğin cansız bedeni kalıverdi titreyen ellerinde...

Gülümseyen yüzlerle, bir kaç damla yanağından süzülen yaşlarla, bir veda şarkısıyla uğurladı sevdasını uzak ellere, bilinmeyen gönüllere ... vakit tamam , son bir mektup mu? olur... son bir yazı mı? olur... var olan yaşanan , yaşanmayan herşeylere elvadalar, vedalar ederek, bir hüzün, bir veda havasıyla hoşçakallar ediyorum!!! bir sevda vardı...adı masal olan , adı yalan olan, kara sevdalara...

 

Sevda gözlerde başlar, gözlerin yalan
Sevda kalpte başlar, kalbin yalan
Sevda sende başlar
Sen yalansın, yalan

VE SON OLARAKKKK

Dünya yalan olmuş
Sen yalan olsan ne yazar
Kalpler yok olmuş
Sen yok olsan ne yazar.

Yalan dünya sahte sevdalar seninle
İyi dünya gerçek aşklar benimle olsun
Allah hepimizden razı olsun...

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Sunay Akın Kimdir ?>
  11.Şub.2009 Çar 11:41:39
fiogf49gjkf0d

 

 

TUTUKLU. . ..


Tutsak olacağını bilerek
yine bu sabah
demirparmaklıktan içeri
usulca sızdı
güneş

Yasaklanınca görüş gününde
çiçek getirilmesi
arka duvarın dibinde
sarmaşık tohumu
dikmiş annem

Oysa el bile
sallayamamıştım ona
kuyrukta saatlerce bekleyip
doldurduğu içme suyunu
dökerken ardıma
                                  
                           Sunay AKIN

______________X_X___________________

 

SEVMEK

Saçak altına sığınmış
göçmen kuşun
kar tanecikleri arasında
düşen beyaz tüyünü de
görebilmek

İşte
sevmek

                          Sunay AKIN

 



IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >IIIX...RuHuMuN DaLGaLaRı...XIII>
  11.Şub.2009 Çar 00:22:00
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d

 

ßélki Sandığın Kadar Ukala,
 ßélkidé Tahmin Êdémiyécéğin Kadar Mütévaziyim..
  ßiraz Saklıyım, ßazén Yasaklıyım..
   Kimséyi Örnék Almam.. 
     Kimséyé Örnék Olmam..
      Arkama ßakmam.. Asla Démém ..
         Kéşké léri Sévmém!!
           Eléştiri Dinlérim Nasihat Dinlémém!!
              Kimsé ßana Masal 
                Anlatmasın
                  Çøcukkéndé Sévmézdim Zatén.....

 

 


Yaşam denilen çizgi üzerinde ellerimizde denge çubuklarıyla düşmeden yürümeye çalışıyoruz hepimiz .Kimisi hemen pes edip düşüyorlar aşağı kimisi sıkı sıkıya tutunup zorluklara göğüs gererek yürümeye çalışıyor o çizgide.Ben sıkı sıkıya tutunup yürmeye çalışanlardanım bitürlü dengemi kuramıyorum sağa sola yalpalayıp duruyorum ve her yalpalayışımda yeni bir ders öğreniyorum nasıl yürünmesi gerektiğini.Aşağıda izleyiciler kimi bu çizgiden anlının akıyla çıkmış kimi yenik düşmüş pes etmiş sanki benide aşağıya yanlarına almak istiyorlar .Ama ben pes etmiyorum başarıyla geçeceğim bu etabı ve beni izleyenlere benden bişeyler bekleyenlere bakın ben yürüdüm bu yolda ve alnımın akıyla çıktım diyeceğim.Zorluklar karşısında pes etmemeliyim kendim için bitiş çizgisine yaklaşırken ardımda kalanlara sarsıntılarımdan alacağı dersler kalmalı en azından onlara başlamadan nasıl davranmaları ğerektiğini öğreten bişeyler işte ben bunun için pes etmiyorum ve yürüyorum ve düşmeyeceğim Allahında yardımıyla ilerleyeceğim bu hayat çizgisinde....


 

Ben Kimim?
Az mıyım çok muyum?
Var mıyım yok muyum?
Ben neyim?
Masal mıyım gerçek miyim?
Kaç mıyım göç müyüm?
Hiç miyim suç muyum?
Ben kimim?
İbret miyim cinnet miyim?
Hiçlikler içinde kanayan yürek
Yokluklar içinde savaşan beden
Boşluklar içinde karışan zihin
Güçlükler içinde değil miyim?
Yoksa… Yoksa…
Her ihanete akıl erdiren
Her cehalete kılıf uyduran,
Her esarete fiyat biçtiren
Sen değil de ben miyim?

 


IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Yüreğimin Götürdüğü Yerdeyim....>
  10.Şub.2009 Sal 13:11:54
fiogf49gjkf0d

 

Yüreğim ıslaktır benim
 Kuytularda ağlamaktan
  Ve hafif uçuktur rengi
   Kurusun diye kaç kez
     Güneşe asılmaktan
....

 

 

Gece bitti sabah oldu, gökyüzüne baktım dün gece, gökyüzüne asılı duran yıldızlar sanki gün içindeki yaşamları anlatıyorlar, tüm yıldızları görmeye çalıştım en uzak ve sönük görüneni seçtim ona adımı verdim. Yorgunum, sevgi kelimelerini bir araya getirip yazamıyorum, konuşamıyorum bugün işyerinde cümlelerimin fısıltı şeklinde çıktığını söylediler, bazen fısıltılar çığlıktan daha seslidir ve ben her anımda yüreğimin fısıltılarını duyuyorum. Dünya bu işte, yıldızların parlak görünmesi, gün bitişlerinin renkli olması yüreğimin bana söyledikleri ile alakalı, yüreğim ne zaman bir aşkı hissetse, fısıltılar ne zaman gerçek bir sese dönüşse bir şey sanki mutluluğumu benden geri aldı, kaybettim gülen yüzümü uzanamadığım yerlerde. İnsanlar hayatta kaybettiklerini tekrar kazanamaz bu sadece ölümde geçerli değil, insan bazen hayattakileride kaybeder ve geri kazanamaz, bu belki hayat arkadaşı, candan bir arkadaşı ve bir candostu da olabilir, sevgisinin adı da olabilir. Belki de sevgi sadece kovalayacağımız bir şeydir, benimde asla yakalayamayacağım bir şeydir, buna rağmen sevgisi uğruna inandığı her şeyi yaptığına inanan insanlar bir gün kaybetselerde üzülmezler ama sevgisi için yapılmamış şeyler söylenmemiş sözler bırakanlar daha çok üzülürler. Bu daha önce bilmediğim bir şey öğrenmek istediğim bir şey, yaşamın sevgim uğruna bana öğrettiği tek şey. Her ne kadar küçük yaşamlarımızda büyümeye çalışsak da bu öğrendiğim şeyler büyümenin işareti gibi, bu işaretlerin diğer adı, en derin hasretleri bile sineye çekebilmek gibi. Bir süre sonra yaşamın içindeki gerçek yerini alıyorsun, sessizce severek, sessizce özleyerek, rüzgarla yağmurla dertleşecek hale geliyorsun. Benimde, yaşamın ekşi ve soğuk yüzü ile tanıştığım için özlemlerim var tatlı diyarların sıcağında, yüreğimin sevgiye geçmeyen sözü var, kelimeleri var bu sanal dünyada. Yüzdeki, gözlerdeki ifadeler, sözcüklerden çok konuşur, ne söylediğimizden çok nasıl söylediğimiz gerçek kişiliğimizi ortaya koyar. Sonuç olarak daha fazla sevmek olur ya da bir anda kişinin bıraktığı izlenimlerin bir anda havadaki köpükcükler gibi birer birer patlayıp sönmesi olur. Sevgim hep benden bir adım önde gitse de, duygularım gökkuşağının en canlı rengini seçse de, umutlarımın birer birer patlayıp sönmemesi için ben bir süre daha kelimelerimin ardında yüreğimin fısıltılarını dinliyor olacağım...

 

 

 

ne gül
ne yarın!

gül,
küle karılmış günlerin tortusunda
yarın,
vurulmuş yatıyor bugünün avlusunda

sakla yamalarını kalbim...

insanlar büyüdükçe günler kısalırlar
günlerimiz gibi aşklarımız da
yittikleri duraklarda kalırlar

sakla yamalarını kalbim...

kendini bıçak gibi ışıyan yeni güne bağışla
yürü, arkana bakma, ama umursa
bazen anılara en çok yakışan elbise
birkaç damla gözyaşıdır unutma...

 

Yılmaz ODABAŞI

 

 

<<1...7891011121314151617 18192021222324252627...100...200...300...400...500...600...656>>