ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
manolya41> Forum Mesajları | | manolya41'e ait Toplam 9827 Forum Mesajı var
|
|
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >MARİA MAHLER-Orman Ve İçindeki Yaşam> 26.Şub.2009 Per 00:31:04 | | fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
| |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >ÇANAKKALE ZAFERİ NİN FUTBOLCU KAHRAMANLARI> 26.Şub.2009 Per 00:09:45 | | fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d İşte Çanakkale Savaşı’nda şehit olan, yaralanan ve esir düşen futbolcuların çarpıcı hikayeleri Gazeteci-Yazar Ali Sami Alkış, Çanakkale Savaşı’nda düşmanla mücadeleleri sırasında şehit olan, yaralanan ve esir düşen futbolcuların çarpıcı hikayelerini kaleme aldığı kitapta anlattı.Yarımada yayınevinden çıkan “Çanakkale’de Şehit Düşen Futbolcular Yedi Kandilli Avize” adlı kitapta, Çanakkale Cephesi’nde Galatasaray’ın 23, Fenerbahçe’nin 5 ve Beşiktaş’ın da 2 futbolcusunun şehit olduğu belirtiliyor.1. Dünya Savaşı sırasında ise Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Ankaragücü’nün toplam 70 futbolcusunun, çeşitli cephelerde şehit düştüğü ifade ediliyor.Galatasaray’da kayıtların düzenli tutulması nedeniyle şehit futbolcu sayısının fazla gözüktüğü, Beşiktaş’a ait kayıtların işgal yıllarında kulübün Rumlar tarafından yağmalanması sırasında, Fenerbahçe’ye ait kayıtların ise kulüp binasında çıkan yangında tahrip olduğu belirtiliyor.Çanakkale’de şehit olan, yaralanan ve esir düşen futbolcu sayısının belirlenenden çok fazla olduğu, ancak kaynak yetersizliği nedeniyle şehit futbolcu sayısının tespitinin mümkün olmadığı, mevcut kaynakların ise genelde Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’a ait olduğu vurgulanıyor.Ankara, İzmir, Bursa, Trabzon gibi kentlerde bulunan kulüplerde oynayan futbolcuların da savaşa katıldığı, ancak kayıt tutulmadığı için isimlerinin ve sayılarının tespit edilemediği ifade ediliyor.MAÇA BEKLENİRKEN ŞEHİT OLDUĞU HABERİ GELDİ1. Dünya Savaşı sırasında futbolcuların yeşil sahalar ile savaş alanı arasında gidip geldiklerinin anlatıldığı kitapta, Çanakkale’nin ardından Fransızlarla savaşmak için Niğde’ye giden Fenerbahçeli Arif’in hazin hikayesi şöyle:“Fenerbahçe, 1919-1920 sezonuna iddialı girmek istiyordu. Bunun için, ilk kez sahaya çıkacakları Idmanyurdu maçında, sağ bekleri Istihkam Subayı Mülazımıevvel Arif’in mutlaka oynamasını istiyorlardı.Ulukışla’da bulunan kaptanları için, kumandanlıktan izin aldılar. Arif’in oynamasını sağlama almışlardı. O mutlaka gelmeliydi. Gelecekti. Fakat onun yerine kara haberi geldi. Arif Ulukışla’dan Niğde’ye giderken tam kalbine aldığı bir kurşunla şehit oldu.”Arif’in şehit olduğu haberinin ardından Fenerbahçe’nin İdmanyurdu karşılamasına, şehide saygı olsun diye 10 kişiyle çıktığı, şehit Arif’in 2 numaralı formasının ise saha kenarına bırakılan bir sandalyeye asıldığı kaydediliyor.Karşılaşmanın ise sahaya 10 kişiyle çıkan Fenerbahçe’nin 11-0 üstünlüğüyle sonuçlandığı belirtiliyor.GALATASARAYLI İNGİLİZ KÖKENLİ FUTBOLCU…Hindistan’da, İslamiyeti seçen Spancer ve Sarah Robenson adlı İngiliz karı-kocanın Müslümanlara olan yaklaşımlardan dolayı İngiltere ve Hindistan’da yaşayamayacaklarını anlamaları üzerine İstanbul’a göç ettikleri anlatılıyor.Abdullah ve Fatma isimlerini alan İngiliz çiftin 3 erkek çocuğundan Ahmet ve Abdurrahman’ın Galatasaray’da top oynadığı ve şampiyonluklar yaşadıkları ifade ediliyor.1. Dünya Savaşı sırasında düşman saldırılarını artırınca Galatasaray’ın forveti Abdurrahman ile diğer kardeşi Yakup’un cepheye gitmek için izin istediği baba Abdullah Robenson’un, “Bakın evlatlarım. Burası bizim vatanımız oldu. Gitmenize üzülürüz; ama gururumuz her zaman acımızdan büyük olur” dediği kaydediliyor.Gönüllüler ordusuna katılarak Çanakkale’ye giden Robenson kardeşlerden Abdurrahman’ın kısa bir süre sonra gönderildiği Kafkas Cephesi’nde donarak şehit olduğu ifade ediliyor.Yakup Robenson’un ise Çanakkale’nin ardından gittiği Bağdat Cephesi’nde bir İngiliz’in silahından çıkan kurşunla şehit olduğu belirtiliyor.Robenson ailesinin sağ kalan tek çocukları Ahmet’in ise yıllar sonra Galatasaray’a başkan olduğu vurgulanıyor.DESTANLAŞAN 27. ALAY’DA ŞEHİT OLDUÇanakkale Savaşı sırasında Beşiktaş’ın yıldız futbolcularından olan kaptan Kazım’ın, düşman işgaline karşı cepheye gittiği ve kendisini tanıyan bir komutanın “emir erim ol” önerisini, “Ben sporcuyum. Diğerlerine göre daha zinde ve atik biriyim. Cephede daha çok işe yararım” diyerek geri çevirdiği belirtiliyor.Anzaklara karşı destanlaşan 27. Alay’da mücadele veren Kazım’ın savaş sırasında sırtına isabet eden bir gülle ile Çanakkale’de şehit düştüğü kaydediliyor.Kazım’ın cebinden çıkan kanlı kağıt parçasındaki şiirin ise daha sonra marş haline getirilerek maçlarda, törenlerde söylendiği ifade ediliyor.ASKERDEN KAÇMAK İSTEYEN FUTBOLCULAR…1. Dünya Savaşı sırasında vatan savunması için yediden yetmişe herkesin gönüllü olarak askere yazıldığı, ancak cepheye gitmek istemeyen futbolcuların askerlikten muaf tutulan İttihat ve Terakki Partisi’nin elindeki Altınordu Kulübü’ne gittiğine dikkat çekiliyor.Askere gitmek istemeyen dönemin ünlü futbolcularından otomobil Nuri de Fenerbahçe Başkanı Hamit Hüsnü’nün “Bir gün seni kendi ellerimle orduya teslim edeceğim” demesi üzerine takımdaki 6 arkadaşını yanına alarak Altınordu Kulübü’ne geçtiği, böylece askere gitmekten kurtulduğu belirtiliyor.O dönem bütün kulüplerin futbolcuları askere alınırken, sadece Altınordu Kulübü’ndeki futbolcuların vatani görevden muaf tutulması ise çarpıcı bir şekilde anlatılıyor.Savaşa giden futbolcuların şehit düşmesi ya da gazi olması nedeniyle kulüplerin tamamen tükendiği dönemlerin olduğu, hatta savaşın en şiddetli zamanında Fenerbahçe’nin 3, Galatasaray’ın 2 ve Beşiktaş’ın ise sadece l futbolcusunun kaldığı ifade ediliyor.Kayıpların ardından ise kulüplerin 15-16 yaşlarındaki çocuklardan takım oluşturularak karşılaşmalara çıktığı belirtiliyor.alıntı | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >SEN> 24.Şub.2009 Sal 22:42:12 | | fiogf49gjkf0d Önce bir rüzgar olup girdin penceremden içeri.Kah esip üşüttün,
kah çok ısıttın.Hep eksilttin benden bir şeyleri;hiç kararında gelmedin yanıma...Hiç...
Bazen bir damla tuzlu su olup aktın gözlerimden;bazen de gülücüklere boğdun beni.
Bazı sabah kalktım da kendime baktım aynada,olmayan gamzelerimi çıkarmaya
çalıştım.Sonra güldüm kendime...Aslında sen hayatımda olduğundan beri daha çok bakar oldum aynaya....
Bestelenmeyi bekleyen bir dizi söz yığını oldun içimde.Her geçen gün birikiyorsun.Gerçi,sen kağıt biriktirip beni tüketiyorsun.Bense hep bulmaya çalışıyorum senden bir şeyleri...
Kuru bir yaprak olsaydın sen...Hani sonbahar için sararıp düşmeye hazırlanan bir yaprak;
tam benden tarafa geçerken düşsen avuçlarıma;ufalsam,toz olup savursam toprağa...
Sonra ,sonra bir kır çiçeği olsan;saçlarıma takıp dolaşsam seninle,savursam,dağıtsam kokunu her yere...
Dönüp de bakamıyorum yazdıklarıma,artık portakal suyunu bile yüzümü ekşiterek içiyorum.
Duru bir su gibi olsan,bir çiçek üzerindeki bir damla su gibi saf olsan.Ve sen,evet sen berrak olsan,güneşin parıltısıyla buhar olup uçuşsan.Ama hep kalsan donatsan etrafımı...
Bir şiir vardı,okuyup da anlayamadığım,bakıp da donakaldığım.Şimdi anlıyorum.Şimdi seyrediyorum.Hiç anlatamadın sen,hep ben anladım.Çünkü sevdim.Sevdim kendimle yalnızken yazmayı,sayfaları kirletmeyi.Üşüdüğümde yorganıma sarılmayı unuttum ben.Hava sıcak gelmiyor artık.Çünkü bir nisan yağmuru oldun içimde.Her daim ıslatan,hep nemli bırakan nisan yağmuru. | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Antartik in Gizemli Varlıkları> 24.Şub.2009 Sal 21:00:00 | | fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Antartik in derinliklerinde yaşayan bu buz balığı türü, kan dondurucu sıcaklıklarda bile yaşayabiliyor
Rollestoni pelagonemertes denilen bu türün adeta x-ray den geçmiş gibi tüm iç yapısı görülebiliyor
Kum piresi de denilen bu yengeç türü Antartik sularının yırtıcı hayvanlarından
Limacina helicina denilen, fasulye büyüklüğünde bir salyangoz türü olan bu yaratık, ayağımsı kanatlarında bulunan mukosa salgılarıyla avını yakalıyor
Kuzey Kutbunda ve Antartik te su yüzüyine yakın da yüzebilen bu salyangoz benzeri yaratığa clione limacina deniliyor | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Film, Sinema, Dizi, Belgesel, Program >Sinemanın En Psikopat Kızları> 24.Şub.2009 Sal 20:55:47 | | fiogf49gjkf0d
SHARON STONE/ BASIC INSTINCT 1992 Temel İçgüdü (Catherine Tramell): 1992 ve 2006 da seyirci karşısına çıkan filmde cinayet romanı yazarı, esrarengiz Catherine in ağına ilk filmde Michael Douglas, ikincisinde David Morrissey düştü. Buz kıracağıyla cinayet işleyen, ancak bunu yaptığı bir türlü ispatlanamayan Tramell, psikolojiyi çok iyi bildiği için yakalanamayan bir katil oldu.
ANGELICA HUSTON/ THE GRIFTERS 1990 Stephen Frears ın yönettiği kara film in en iyi örneklerinden The Grifters, Anjelica Huston ın başarılı bir oyunculuk sergilediği Lilly Dillon karakteri oğlunu bile öldürmekten çekinmeyecek kadar soğukkanlıdır.
ANNE PARILLAUD/ LA FEMME NIKITA 1990 Luc Besson u tüm dünyaya tanıtan, şiddet sinemasına, özlenen Fransız bakışını geri getiren film. Uyuşturucu kullanan, hayattan iyice kopmuş bir kadın olan Nikita (Anne Parillaud), çılgın arkadaşlarıyla bir dükkana giriyor ve hırsızlık yapıyor.
DEMI MOORE/ CHARLIZE ANGEL 2003 Melekler iş başında. Tanık koruma programına alınmış insanların kimliklerine erişmek için gerekli olan şifreyi saklayan yüzükler çalınır ve beklendiği gibi melekler bu yüzükleri bulmakla görevlendirilir. Ama bu sefer karşısında mücadele verecekleri kişi, Demi Moore’un canlandırdığı, onları çok iyi tanıyan “düşmüş” bir melektir.
FAYE DUNAWAY/ CHINATOWN 1974 Roman Polanski nin bu unutulmaz filminde, zengin ve saygın bir toprak sahibi olan Hollis Mulwray in (Darrell Zwerling) araştırılmasıyla başlayan gizemi anlatıyor. Mulwray in karısı Evelyn Cross Mulwray (Faye Dunaway), özel dedektif Jake Gittes den (Jack Nicholson) kocasının diğer kadınlar olan ilişkisini araştırmasını istiyor. Mulwray in başka kadınlarla fotoğraflarını çeken Gittes, bir süre sonra korkunç bir komplonun ve sıradışı bir ilişkiler ağının içerisinde buluyor kendisini.
DREW BARRYMORE/ POISON IVY 1992 Seksi bir genç kız olan Ivy (Drew Barrymore), yalnız ve ailesinde sorunları olan başka bir kız Sylvia a (Sara Gilbert) yanaşıyor ve yavaş yavaş onun ailesinde zaten yok olan dengeyi daha da bozuyor.
MELANIE GRIFFITH / SOMETHING WILD 1986 Melanie Griffith in Melanie Griffith, Ray Liotta nın da Ray Liotta olduğu zamalar... Biraz True Romance, biraz Wild at Heart, çok az da Natural Born Killers havası olan ama hepsinden de eğlenceli, harika bir film.
ANJELINA JOLLIE/ BEOWULF 2007 Yönetmen Robert Zemeckis in filmiyle adı aynı baş karakteri Beowulf, güçlü ve korkusuz bir savaşçıdır. Bütün şehirleri kana bulayan ve çıkardığı kaosla insanları terörize eden grendel le başa çıkabilecek tek kişi beowulf tur.
JULIETTE LEWIS/ NATURAL BOR KILLERS 1994 Oliver Stone un yönettiği bu unuulmaz filmde, Kanun kaçağı, aşık ve seri katil olan Mickey ile Mallory nin (Juliette Lewis) başına gelenler. Route 666 otoyolu boyunca para ya da intikam değil, sadece öyle istedikleri için psikodelik toplu cinayetler işleyen çiftimiz, medya tarafından baştacı edilirler.
LUCY LIU/ KILL BILL I 2003 Lucy Liu nun canlandırdığı O-Ren Ishii nin karışık ve zorlu geçmişinin manga tarzı yani bolca şiddet içeren çizgi film olarak verildiği bölümler, kuşkusuz sinama tarihine altın harflerle yazıldı. Soğuk kanlı O-Ren Ishii gelecekte ailesini öldüren katiller kadar acımasız ve soğukkanlı birine dönüşmüştür.
MICHELLE PFEIFFER/ BATMAN RETURNS 1992 Tim Burton ın çektiği ikinci Batman filminde Bruce Wayne i (Michael Keaton) Batman olarak yine Gotham City nin gönüllü polisliğini yaparken seyrediyoruz. Kedi Kadın olarak Batman in karşısına çıkan Selena Kyle (Michelle Pfeiffer) bu maceranın tam teşkilatlı kötüleri olarak karşımıza çıkıyorlar. Tüm bu kötü karakterler Gotham City üzerine kendi planlarını uygulamaya çalışırlarken birbirlerine de kazık atıyorlar. Ama hepsinin ortak bir düşmanı var: Batman.
NICOLE KIDMAN/ TO DIE FOR 1995 Suzanne Stone (Nicole Kidman) kesinlikle ne istediğini bilen bir kadındır. O bir televizyonda haber spikeri olmak için herşeyi yapmaya hazır. Hem de herşeyi… Onu çok seven bir kocası (Matt Dillon) var ama Suzanne, onun küçük dünyasında yaşamak istemiyor. Önüne çıkan her engel gibi bu engeli de aşmak için plan yapmaya başlıyor. Sonunda televizyona çıkacaktır da ama ne olarak acaba ?... | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Haber >Güncel haberler >İktidarsızım> 24.Şub.2009 Sal 20:46:39 | | fiogf49gjkf0d ALLAH BELASINI VERSİN YA BU ŞEREFSİZLERİ İDAM ETMEK GEREKİR | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >SON 1 AYIN İLGİNÇ OLAYLARI:> 24.Şub.2009 Sal 20:36:03 | | fiogf49gjkf0d
Mısır Abusimbel de yakaladığı akrebi çubuğuyla gösteren adam!
Arjantin SenMartin kıyısında 105 yolcusuyla beraber kayalara toslayan gemi.
Almanya Blackforest ta kayağıyla imzasını atan adam!
Buldogların bile günlük çalışmaya ihtiyaca var. Meksika da 3 yaşındaki buldog koşu bandının üzerinde keyif yapıyor.
Yunanistan Atina da vucüt boyama sanatçıları Barack Obama nın yüzünü vücutlarına çizdiler.
Wis te akşam üstü yıldızlar... 45 dakikalık çekim ışık boyama tekniğiyle yapıldı..
İngiltere de bir tren istasyonunda öpüşmek yasaktır" tabelası
Filipinler de fil şehrinde bir uçan balon...
Hindistan da sevgililer gününe özel olarak balonlarla yapılan bir kalp şekli...
Dünyanın en küçük adamı... Tokyo da Guinness Dünya Rekorları müzesinde poz verdi...
Japonya da kafasında kalp olan dana!
Hollanda da çatının üzerine çıkan köpeği ancak polis indirebildi.
Norveç te Micho Hirvonen ve Jarmo Lehtinen isimli rallicilerin gösterisinden...
Kolombiya da burnuna kaşık sokan adam...
Bruklin de Abraham Lincol nün 200. doğum günü kutlanıyor.
Hindistan da polislerin gösterisi!
İspanya da artist Montoya nın Madrid deki sergisinden...
Tayvan da mültecilerin direnişi sırasında gökyüzüne asılı gibi duran fenerler...
Tayvan da yeni yıl kutlaması!
Güney Kore de bir festivalden sonra çıkan yangını izleyenler...
Çinli bir yerel artistin Barack Obama için yaptığı biblolar..
japonya da SapHoro kar festivali...
Çin de bir duvarda görünen ayak izleri! İnanışa göre bu ayak izleri bir işçinin ibadet ederken duvarda bıraktığı izlermiş...
İsrail de bir Armadillo yu beslerken...
Japonya da buz otelinde sıcak suda dinlenen kadın!
Avustralya ya gizlice canlı güvercin sokmaya çalışan adam!
Çin de yeni yıl kutlamaları sırasında köpeklerin gezdirdiği çocuklar...
Finlandiyalı kayakçının gösterisi...
Atina da parhenumun gün ışığından mahrum kaldığı an
Pekin de gözlerinden süt fışkırtan adam... | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Film, Sinema, Dizi, Belgesel, Program >Hafızalardan Silinmeyen..> 24.Şub.2009 Sal 19:40:17 | | fiogf49gjkf0d Teşekkür Ederim | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Film, Sinema, Dizi, Belgesel, Program >Hafızalardan Silinmeyen..> 24.Şub.2009 Sal 19:02:08 | | fiogf49gjkf0d Cosby Ailesi | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Film, Sinema, Dizi, Belgesel, Program >Hafızalardan Silinmeyen..> 24.Şub.2009 Sal 19:01:53 | | fiogf49gjkf0d Webster | |
| |