fiogf49gjkf0d Laiklik nedir?
Laiklik, eşitlik demektir. Kadının erkeğin eşit olduğu, hukukun dinin etkisinden kurtulduğu yerde olur. Zaten hukukun içinde din öğesi olursa onun adı hukuk değil, günümüz anlamı ile şeriat olur.
Devletlerin dini olamaz, olmamalı da zaten.. Türkiye Cumhuriyeti sadece müslüman Türklerin değil, kalbi bu ülke için atan bütün Türklerindir. Ülkenin bölünmez bütünlüğü açısından bu şarttır.
Diğer başlıkta da belirttiğim üzere; şu an biz türban, çarşaf, başörtüsü, laiklik vs. hakkında tartışmalara giriyoruz, ve kazanan siyasetçiler oluyor. Yerel seçimler öncesi bir yatırımdır bunlar. Mhp neden Akp ile yanyana geldi birden? Daha 22 Temmuz`da havada ipler uçuşuyorken, şimdi neden bu yakınlaşma?
Cevap: Belediye kapma sevdası..
Geçen gün Ankara`da bir gösteri yapıldı BAŞÖRTÜSÜ ile ilgili. Birçok teyzem vardı Anıtkabir`de başında BAŞÖRTÜSÜ olan. Bir tanesine mikrofon uzatıldı, ve dedi ki: "Benim başıma kimse karışmıyor milletim, kimse de bana çıkar başındakini demedi." Teyzem haklıydı, benim yengem senelerce Heybeliada`ya Deniz Lisesi`ne gitti geldi. Bir asker de demedi ki, "Yahu bu başındaki ne?" diye.. Çünkü o asker bizim askerimiz. Demek ki, asker başörtüsüne karşı değilmiş.
Başörtüsüne neden izin verilmiyor peki(üniversite, kamu kurum ve kuruluşlarında)?
Çünkü hala BAŞÖRTÜSÜ`ne, TÜRBAN, hatta ÇARŞAF diyenler var. Bu ayrımı yapamadığı için halkımız, izin verilmiyor.. Örf ve ananelerimizden gelen bir uygulamayı, nasıl da din ile bağdaştırmışık değil mi?
Atatürk, İsmet İnönü`ye ülkeyi emanet ederken şöyle demiştir: "Zamanı gelene kadar çok partili döneme izin verme. Halk ne zaman hazır olur, o zaman bunu yap." Atatürk ülkede bir grup kesimin dini siyasete alet edeceğini biliyordu, çünkü deneme yapılmış ve kötü sonuçlar alınmıştı. Bu yüzden 1946`ya kadar çok partili hayata geçilemedi.
Kubilay Asteğmeni hepimiz biliriz. O içi nurla dolu öğretmeni şehit ettiler. O Cumhuriyet Şehidi oldu. Bir grup kesim halkımın dini duygularını sömürerek o gencecik öğretmene kıydı..
Şimdi bunları neden dedim ben?
Ben BAŞÖRTÜSÜ`nün üniversitede ve birçok yerde insanımın başında görmekten sevinç duyarım. Annem de BAŞÖRTÜSÜ takar. Ama TÜRBAN ve ÇARŞAF`ın üniversite, kamu kurum ve kuruluşlarında görme taraftarı değilim. Zamanı gelinceye kadar da, böyle bir serbestliğin olmaması gerektiğini savunuyorum.
Daha geçen gün bir grup ÇARŞAFLI biz de dinimizi yaşamak istiyoruz, demedi mi? Yanlış anlaşılmasın ben türban ve çarşaflı düşmanı değilim. Herkesin dini kendinedir zaten. Allah ile kul arasındadır din. Ne işi var üniversitede? Üniversite objektif bir kurumdur. Din ve benzeri öğeleri barındıramaz, olmamalı... Bilimde dogmatizm yoktur...
Uzun lafın kısası; dinin yeri üniversite değildir. Din, Allah ile kul arasındadır. Özeldir, kutsaldır. Kutsallık yüreklerde saklıdır. Asıl saklanması gereken kutsalınızdır, dininizdir.
Biz bunları tartışırken, birileri saman altından su yürütüyor... Bu ülke gündemini kim belirliyor dersiniz?.. |