ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
8 Mayıs 2024, Çarşamba 04:43   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  manolya41> Forum Mesajları
    manolya41'e ait Toplam 9827 Forum Mesajı var
<<1...100...200...300301302303304305306307308309310 311312313314315316317318319320...400...500...600...700...800...900...983>>


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ>
  29.Tem.2009 Çar 21:31:18




 


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ>
  29.Tem.2009 Çar 21:30:41
SAVAŞ PANAROMALARI - ÇANAKKALE SAVAŞI (1915)














manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ>
  29.Tem.2009 Çar 21:29:41
Düşman yarımadanın güney burnuna da üç tümen çıkarmıştı ama bunlar da ilerleyemediler. Türk askeri aynı özveriyi ve savaş yeteneğini bu kesimde de gösterdi. Gelibolu yarımadasında karşılıklı yüz binlerce asker aylar boyunca kıyasıya savaştılar. Bazı kesimlerde siperlerin arası 15-20 metre kadardı. Herkes ölümle yüzyüzeydi. İngilizler bu çıkmazdan kurtulmak amacıyla büyük bir taarruz hazırlığına giriştiler. Anzac Kolordusu yirmi beş bin kişiyle takviye edildi, Arıburnu nun kuzeyindeki Suvla koyuna dolgun bir kolordu çıkarıldı. Yeni kolordu ile Anzac Kolordusu, savaşı sona erdirmek amacıyla, iki koldan, çevreye egemen tepeler kitlesine ilerleyerek o kesimi ele geçireceklerdi.




18 Mart 1915 Çanakkale deniz savaşlarında 215 okkalık (275 kg) top mermisini sırtında taşıyan Edremit-Havranlı Mehmet oğlu Seyit Onbaşı.




18 Mart 1915 günü yapılan deniz muharebelerinden bir görünüş

6 Ağustos ta (1915) taarruz başladı ve hızla gelişti. Ama bu kez de karşılarında Albay Mustafa Kemal i bulacaklardı. Bu kesim komutanının kararsızlığı dolayısıyla yerine Mustafa Kemal getirilmişti. 9 Ağustos gece yarısı görevi devraldı ve 10 Ağustos sabahı birliklerini karşı taarruza kaldırdı. Düşman aynı gün ezildi ve Suvla koyunun kıyısına kadar kovalandı.


Ertesi günü de egemen tepeler kitlesinin bir bölümünü işgal etmiş olan Anzac Kolordusunu çıkış hattına kadar geri sürdü. İngilizler bütün ihtiyatlarını karaya çıkarıp talihlerini 21 Ağustos ta bir daha denediler. Bu, asker sayısı bakımından Çanakkale Savaşı nın en büyük muharebesidir. Ama Alb. Mustafa Kemal in komutası altındaki Anafartalar Grubu bu taarruzu da şiddetle kıracak, düşman büyük kayba uğrayacaktır. Bu yenilgi İngilizler için sonun başlangıcı oldu. Aralık 1915 sonunda ve Ocak 1916 başında Gelibolu yu boşalttılar.




Yaralı Türk askerine yemek yediren Kızılay hemşiresi


Çanakkale Savaşı ile ilgili İngiliz resmi harp tarihi Mustafa Kemal Atatürk için diyor ki:

"Çanakkale Savaşları nın kaderinde tek tayin edici rolü oynamış, Çanakkale nin kaderini tayin etmiştir. Kısacası Gelibolu Savaşları, bütünüyle Mustafa Kemal in üstün deha ve zekasıyla etkili olduğu bir tarihi anlatır."


Çanakkale zaferinden 19 yıl sonra, Atatürk, dünyaya şu eşi olmayan barış, hoşgörü ve uygarlık mesajını verir: "Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükün içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz! Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."

Bu destanı yaratan bütün kahramanları derin bir saygı ile anıyoruz.






Çanakkale geçilmez sözünün yaratıcısı Mehmetçikler ve komutanları siperde düşman taarruzunu kararlı bir yüz ifadesiyle bekliyorlar (1915).


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ>
  29.Tem.2009 Çar 21:27:54
ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ


SAVAŞ PANAROMALARI - ÇANAKKALE SAVAŞI (1915)








Osmanlı devleti Ekim 1914 sonunda, Almanya nın yanında Birinci Dünya Savaşı na girdi. İngiltere ve Fransa, daha savaşın başında Osmanlı Devleti ni kalbinden vurmak ve müttefikleri Rusya ile bağlantı sağlayabilmek için İstanbul u düşürmeye karar verdiler.

Bunun için Çanakkale Boğazı nı zorla geçmek gerekiyordu. Bu amaçla önce bir Birleşik Donanma kuruldu. Boğaz ın girişindeki ve orta kısmına kadarki tabyalar 35 kez bombalandıktan sonra, Birleşik Donanma 18 Mart 1915 sabahı harekete geçti. 22 zırhlı ve kruvazör, birçok yardımcı savaş ve mayın tarama gemisi Çanakkale Boğazı na girdi. Güçlü savaş gemileri ile sayıca yetersiz Türk tabyalan arasında benzeri olmayan cehennemî bir savaş başladı. Yedi saat süren savaşta, üç büyük savaş gemisi, üç torpidobot batacak, üç savaş gemisi ağır yara alacaktı. Birleşik Donanma, kuvvetinin üçte birini yitirmişti. Donanma Komutanı geri çekilme emrini verdi. Boğaz ın yalnız donanma ile geçilemeyeceğini anlayan İngiltere ve Fransa, kara ve deniz kuvvetlerinin birlikte kullanılmasını kararlaştırdılar.




Arıburnu, Conkbayırı, Anafartalar da yaptığı başarılı savunma muharebeleriyle
savaşın kaderini değiştiren Kur. Alb. Mustafa Kemal Çanakkale de siperde (1915).



Bunun için çok büyük bir hazırlığa girişildi. Dört bir yandan getirilen gemiler, silahlar ve askerler, Çanakkale Boğazı nın karşısındaki adalarda toplanmaya başladı. 24 Nisan 1915 gecesi, 308 savaş ve nakliye gemisi, çıkarma aracı ve yetmiş beş bin asker, Gelibolu yarımadasının bir hamlede ele geçirilip İstanbul yolunun açılması için Çanakkale Boğazı na doğru yola çıktı. Donanma, 25 Nisan 1915 günü sabaha karşı çıkarma yapılacak yerleri çok yoğun bir ateş altına aldı.




Gelibolu Yarımadası sahilinde İngiliz çıkarma birlikleri ve savaş gemileri

Artık canlı kimsenin kalmadığına inanılınca, Gelibolu yarımadasının çeşitli yerlerine ve şaşırtmaca için de Anadolu yakasına çıkarma başladı. Kıyılardaki küçük birlikler barınaklarından çıktılar ve güçlü düşmanın karşısına dikildiler. Ölümüne direndiler. Tarihin kaydettiği en kanlı boğuşma başlamıştı.


Gelibolu yarımadasının güneyinde yalnız bir tümen vardı. Bu tümenin küçük birlikleri düşmanı durdurmak için kahramanca dövüşüyorlardı. Ama düşman dalga dalga kıyıya çıkıyor ve her an çoğalıyordu. Bu tümenin gerisinde ise, Yarbay Mustafa Kemal in 19. Tümeni bulunuyordu. Ama bu tümen ordu ihtiyatı idi. Asıl çıkarma bölgesinin Saros körfezi olacağı önyargısı içindeki Ordu Komutanı, çıkarma başlayınca, bir talimat bırakmadan, kuzeye, Saros a gitmişti.




Çanakkale de bir uçaksavar topu, düşman uçaklarını avlamak üzere gözetlemede (1915).

Oysa Arıburnu na çıkan Anzac Kolordusu, küçük birlikleri ezerek, iterek, adım adım yarımadanın ortasındaki çevreye egemen tepeler kitlesine ilerlemekteydi. Burayı ele geçirdiği takdirde, belki de savaşın sona ermesini sağlayabilirdi. Bu an, Mustafa Kemal Atatürk ün tarih sahnesine çıktığı andır. Emir ve izin almadan ve duraksamadan, önce bir alayını, sonra da tümenini harekete geçirdi. Anzac Kolordusu durduruldu ve kıyıya kadar sürüldü. Tehlikeyi fark eden donanmanın çılgınca ateşi yardımına yetişmeseydi, denize dökülecekti. Savaş bitene kadar dar bir kıyı şeridine yapışıp kalacaklardır.


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atatürk ün İlk Portre Resimleri>
  29.Tem.2009 Çar 21:23:02




 


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atatürk ün İlk Portre Resimleri>
  29.Tem.2009 Çar 21:22:23
Atatürk ün İlk Portre Resimleri




Avusturyalı Vilhelm Victor Krausz un yaptığı Mustafa Kemal in ilk portresi (Yıl 1916, Anafartalar).



Mustafa Kemal Atatürk ün ilk portresi Anafartalar Savaşı sırasında Avusturyalı ressam Vilhelm Victor Krausz tarafından yapılmıştır. Masmavi gözleri, açık yeşil serpuşu ile o günlerin Mustafa Kemal i ilerisi için kafasında bazı düşünceler planlayan bir kahraman tipinde yansıtılmıştır. Bu başarılı bir portredir.Ressamı yukarıda da belirttiğimiz gibi Avusturyalı Vilhelm Victor Krausz1 dur. Bu ressam 1916 yılında görevle Çanakkale de bulundu. Bilindiği üzere I. Cihan Harbi nde Almanlar, Avusturyalılar, Bulgarlar Türkiye nin müttefiki olarak birlikte savaştılar. O sıralarda Çanakkale cephesinde iki ressam bulunuyordu. Bunlardan biri ünlü Türk ressamı Hayri Çizel, diğeri Avusturyalı Krausz dı. Her ikisi de müttefik askerler arasında savaş resimleri yaptılar.

Mustafa Kemal o günlerde henüz general değildi, ama bilgisi ve harp kabiliyetinin üstünlüğü ile tanınmıştı. Geleceği güneş gibi parlak bir kumandandı. Merhum büyükelçi, Atatürk ün genel sekreterliğini yapan, milletvekilliğinde bulunan, hemen her gün Atatürk ün yanında yer alan Ruşen Eşref Ünaydın dan öğrenildiğine göre bu Avusturyalı ressam Atatürk ün fizik görünümünü çok ilginç bulmuş, kendisinden izin alarak cephede kullandığı körüklü makinesiyle fotoğrafını çekmiş ve o dönemin serpuşlarından olan Enveriyesi ile portresini yapmıştır. Yıl 1916 dır.





Mihri Rasim tarafından yapılan ve yurtdışında bulunan Atatürk ün Mareşal üniformasıyla resmi.



Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk ün portresini yapan ilk Türk ressamı Mihri Hanım dır. Bilindiği üzere Mihri Hanım batıda eğitim gören ilk kadın ressamımızdır. Meşrutiyet döneminde kızlar için açılan İnas Sanayi-i Nefise Mektebi nin tek kadın hocasıdır.


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Tavla Ve Satrancın Hikayesi>
  28.Tem.2009 Sal 23:23:13


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Tavla Ve Satrancın Hikayesi>
  28.Tem.2009 Sal 23:22:54
Tavla Ve Satrancın Hikayesi





Pers imparatorunun baş veziri Buzur Mehir tarafından 1400 yıl önce tasarlanan tavla oyunu; dünyanın en popüler oyunlarından biridir. Zaman kavramından alınan ilhamla tasarlanan oyunun zamana böylesine direnmesi son derece etkileyici. Senenin birliği olarak tavla bir tanedir. 4 köşesi 4 mevsimi, tavlanın içindeki karşılıklı 6sar hane 12 ayı, pulların toplamı ayin 30 gününü ,siyah-beyaz pullar gece ve gündüzü, karşılıklı 12ser hane günün 24 saatini simgeler..
Eski zamanlarda Hint İmparatoru, satranç oyununu Pers imparatoruna, yanında bir mektup ile hediye olarak göndermiştir. Mektubunda oyunla ilgili hiç bir açıklama yapmazken şöyle bir mesaj yazmıştır.
Pers imparatoruna;
Kim daha çok düşünüyor,
Kim daha iyi biliyor,
Kim daha ileriyi görüyorsa
O kazanır.
İşte hayat budur...
Pers İmparatoru donemin en alim veziri olan Buzur Mehir ile bu mesajı paylaşarak, ondan oyunu çözmesi ve kendisinin de karşılık olarak Hint İmparatoruna hediye edilmek üzere başka bir oyun icat etmesini ister. Vezir haftalarca çalıştıktan sonra gönderilen satrancın her tas hareketini ve oyunu çözer daha sonra da on günde tavlayı icat eder ve imparatora sunar. Hint İmparatoruna tavla oyunuyla birlikte gönderilmek üzere şöyle bir mesaj hazırlanır.
Hint imparatoruna;
Evet,
Kim daha çok düşünüyor,
Kim daha iyi biliyor,
Kim daha ileriyi görüyorsa
O kazanır.


Ama biraz da şanstır!
İşte hayat budur...


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Aşkımı Arıyorum.>
  28.Tem.2009 Sal 20:28:20
Kız kulesi, Adalar, kıyılarda gezerdik,
Göz göze eleleydik, o anı arıyorum.
Bir martıya eş olur, hayallerde yüzerdik,
İnan o gün bu gündür, aşkımı arıyorum.

Maziye dönde bir bak, neler neler yitirdik,
Bitmeyecek şarkıyı, bir kalemde bitirdik.
Mutlu mu oldun şimdi? sevgimizi batırdık,
İnan ki o tertemiz aşkımı arıyorum.

Sevdanın denizinde, yıkandıkça paklandık,
Nazar eden gözlerden, saklandıkça saklandık.
Bir tay gibi koşarak, sevdaları yüklendik,
İnan ki o aşılmaz, aşkımı arıyorum.

Bitmez denen seneler, nasıl da çabuk bitti,
Sevgiler değişti de, aşkına yalan kattı.
Sevgisini götürdü, bitpazarında sattı,
İnan ki o yalansız, aşkımı arıyorum.


Sen şîvebaz sevgili, yerin asla dolmuyor,
Gönlüme diktiğin o, güllerin hiç solmuyor.
Gönderdiğim mektuplar, adresini bulmuyor,
İnan ki kaybettiğim, aşkımı arıyorum.

Agâh etsen bir bana, koşar gelirim sana,
Yaşamın şerbetini, içerim kana kana.
Yaşım geçmiş inanma, taze kan gelir cana,
İnan ki mazide ki, aşkımı arıyorum.

İnan o gün bu gündür, yandıkça yanıyorum....

Nurdane Diken..




manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >En heyecanlı 30 fotoğraf>
  28.Tem.2009 Sal 16:27:19

TEBRİKLER

 

 

<<1...100...200...300301302303304305306307308309310 311312313314315316317318319320...400...500...600...700...800...900...983>>