ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
15 Mayıs 2024, Çarşamba 06:15   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  manolya41> Forum Mesajları
    manolya41'e ait Toplam 9827 Forum Mesajı var
<<1...100...200...300...400...500...600...603604605606607608609610611612613 614615616617618619620621622623...700...800...900...983>>


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Deri Sanatı>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:45:29
fiogf49gjkf0d









Türklerin deriyi işleyerek kullanmaları eski zamanlara uzanır. İslamiyetten önceki göçebe yaşamında torba, tulum at koşumları, çadır çizme ayakkabı gibi gündelik eşyalar dayanıklı ve kolay taşınabilen deriden yapılırdı. Deri eşyaların sağlam olmasıyla sanat özelliği taşıması, derinin iyi terbiye edilmiş ve iyi işlenmiş olmasına bağlıdır. Bu nedenle "debbağlık" en çok gelişmiş zenâtlardan birisi olmuştur.

Anadolu Selçuklularının deriyi çok iyi işleyerek kullandıkları o dönemlerden günümüze ulaşan bezemeli ciltlerden XVI. yüzyılda J.Chesneau, XVII,yüzyılda Tavernier ve Evliya Çelebi gibi gezginler, Osmanlı dönemi dericiliği konusunda ayrıntılı açıklamalarda bulunmuşlardır. İstanbul Edirne,. Konya, Trabzon, Diyarbakır, Urfa, ve Bağdat gibi merkezlerde üretilen deri eşyalar işleme ve bezemedeki kalite bakımından büyük değer taşırlar, Aşıkpaşazâde Tarihi, Şakâyık-ı Nûmâniye ve Neşri tarihleri gibi Osmanlı kaynaklarında, XVI. yüzyılın başlarında yaşamış olduğu söyelenen Ahilik örgütünün kurucusu Ahi Evran ın debbağlıkla, uğraşmasıda bu sanata ayrı bir önem verilmesine yol açmıştır.






Deriden, başta ciltler olmak üzere, pabuç, çizme torba, kese, kalkan ok ve yay torbaları, kınlar, hayvan koşumları, perde ve sofra altı gibi eşyalar üretilmiştir. Bunların yanında doğuya özgü bir sanat türü olan gölge oyununun Karagöz figürleri de deve derisinden yapılmıştır.
Kalın deriler, bezemede kullanılan aplike tekniğinde motifler, zeminden farklı bir renkte kesilerek kenarları dikilir.

Birleşim yerlerinin belli olmaması için de gümüş ipliklerle dikilerek kenarlar gizlenirdi.
Mozaik tekniğinde ise, aynı kalınlıkta farklı iki deri üzerine desen çizildikten sonra, ahşap kalıplara oyularak hazırlandıktan sonra, deri üzerine değişik renkte pabuç, çizme ve ciltlerde çok uygulanmıştır. Deri üzerinde değişik renkte ibrişim ve ipliklerle işlemeler de yapılmıştır. İki yüzü aşkın çeşitli tipleri olan Karagöz tasvirlerinde ise, deri şeffaf duruma gelinceye kadar camla kazındıktan sonra, önceden hazırlanan şablonlara göre özel bıçaklarla oyularak tasvir ortaya çıkarılır," Nevregen" denilen eğri bıçakla, ışığı geçirebilmesi için elbise kenarları delinerek kök boyalarla boyama işlemi yapılırdı. Parçalar oynak yerlerinden dikilerek, gövdeyi dengede tutacak noktaya değnek deliği açılır. Tasvirlerin Şeffaflık kazanması ve çatlamaması için yağlama işlemiyle tipler hazır duruma getirildi. Cilt Sanatı: Büyük emek ve sabırla oluşturulmuş yazma eserlerin citlenmesi ve ciltcilik deri işleri içinde ayrı bir yer tutar. Özellikle kasik bir cildi hat, tezhip, nakış deri traşlama, işleri içinde hâk, kaat ı sanatlarının ortak bir ürünü olarak değerlendirmek gerekir.






Dr. Aurel Stein ve Paul pelliot tarafından Bin Bunda mağaralarında bulunan cilt parçalarından Orta Asya Türklerin Ciltçilikte, deri kullandıkları, madeni kalıplarla bezeme baskısı yaptıkları anlaşılmaktadır. Albertvon le coq tarafından yapılan Karahoçu kazılarında bulunan VII.yüzyıla ait Uygur Cildi de, aynı özellikleri taşımaktadır. İslamiyetin yayılması ve Kur an-ı Kerim in kopyalarının çoğaltılmasının ciltciliğin gelişmesinde büyük payı olmuştur.

Değişik İslam ülkelerinin yanı sıra Anadolu da başta Diyarbakır, Edirne ve İstanbul da olmak üzere Türk üslupunda yapılan ciltler, bilim ve sanata verilen önem yansıtması açısından da önemlidir. XVI.yüzyıl Osmanlı klâsik ciltçiliğinin en belirgin özellikleri, kalıplarla basılarak gömme tekniğinde yapılan hatayi, rumi penç, bulut, tığ ve tepelik gibi üsluplaşmış motiflerin çok kullanılmış olmasıdır. XVII.yüzyıldan itibaren XVI.yüzyıldaki oran ve amotiflirin inceliği kaybolmaya başlamakla birlikte, renkler uyumunu korumuştur. XVIII.yüzyıl sonlarında ve XIX . yüzyıl "şukûfe" üslubu ve "lake" gibi yenilikler görülür. XVIII.yüzyıl sonlarında ve XIX. yüzyıl ciltlerinde görülen. Barok ve Rokoko etkisi, Türk cildinin-ana yapısında değişikliğe neden olmakla birlikte bezeme açısından eski özelliklerin yitirilmesine yol açmıştır.






Cilt yapımında başta "Sahtiyan" denilen keçiderisi olmak üzere, meşin ceylan ve deve derileri kullanılmıştır. XV ve XVI.yüzyılda en üstün ürünleri verilen klasik ciltler, kitabın üst bölümünü örten "üst kapak", alt bölümünü örten "alt kapak" arkasını örten "dip veya sırt", kitabın üst kapağıyla kitap arasına giren " miklâb", miklâbın alt kapağına bağlanan bölüm olan "Sertâb" adlı parçalardan oluşur. Klasik citte, kitabin formaları balmumlu ibrişim veya cilt dikiş ipliğiyle bağlanır. Kitap yapraklarını düzgün olarak tutan ve " şiraze" denilen çeşitli tiplerdeki bağlayıcı örgü, eski cilt örneklerinin bozulmamasının başlıca nedenidir.


Yazma eserlerin korunması için kitabın içine konulduğu bir tür zarf olan "ciltbent" de yapılmıştır. Klasik şemse citler, bezemeleri farklı tekniklerle yapılan vedoğrudan basılan kabartma motifi yaldızsız "soğuk şemse" kabartma motifleri deri renginde, zemini altınlı " alttan ayırma şemse" zemin deri renginde, motifleriyse altınlı olan "üstten ayırma şemse" deri oyma olarak yapılan motifleri deriden başka renkte yapılan "mülevven şemse", Kırmızı ve yeşil altının birlikte kullanıldığı "mülemmez şemse" gibi adlar alırlar.


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:41:40
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:41:06
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:40:43
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:40:19
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:39:55
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:39:30
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:39:07
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:38:44
fiogf49gjkf0d


manolya41

manolya41 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Atamızın Doğduğu Ev Selanik>
  21.Eyl.2008 Pzr 16:38:20
fiogf49gjkf0d
<<1...100...200...300...400...500...600...603604605606607608609610611612613 614615616617618619620621622623...700...800...900...983>>