ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Ara.2008 Cmt 15:53:43 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Ne güzel şey seni seviyorum demek Sevdiğini söyleyebilmek ne güzel... Her baharda, gece gündüz, her saniye SENİ SEVİYORUM SENİ SEVİYORUM SEVİYORUM SENİ Diyebilmek ne güzel..
Çünküsü yok, nedeni yok sevmenin Zamanı hiç yok, Dakikalar zaman üstü... Utangaç bir gecenin kucağında Yağmurlar vuruyor pencereme, Aşkın vuruyor kalbimin kıyılarına Gecenin bu çıldırtan yalnızlığında Aşkın ayak seslerini duyuyorum yüreğimde Ve hasretini içimde, SENİ SEVİYORUM
Sesini duymak istiyorum uyumadan önce Sabahlara kadar konuşmak, Hiç kapatmamak telefonu... Aynı düşlere uyumak sonra Ve uyanmak aynı güneşe SENİ SEVİYORUM
Daha bir güzelleştim son günlerde Gözlerimin içi parlıyor Kabına sığdıramıyorum aşkı. Gülmek geliyor içimden Sokaklarda koşar adım yürümek Tanıdık, tanımadık herkese selam vermek, Merhaba ülkemin güzel insanları, Hepinize, hepinize merhaba sizi de SEVİYORUM
Yağmuru, denizi, kokusunu toprağımın Gök mavisinde güvercinleri, martıları, Dağ eteklerinde gelincikleri seviyorum ateş kırmızısı Bindallılarıyla köy kızlarını, Ve elleri hamur kokan anaları Hepsini sende seviyorum SENİ SEVİYORUM
Senin sevdiğin gibi topluyorum saçlarımı, Siyah kazağımı daha çok yakıştırıyorum kendime Ve daha çok seviyorum limonlu çayı Senin sevdiğin her şeyi seviyorum Türkülerini memleketin, feneri, kara kartalı senin için, Davamızı ve şiiri sende seviyorum. SENİ SEVİYORUM
İyi ki doğdun iyi ki varsın. Doğum günün kutlu olsun SENİ ÇOK SEVİYORUM SENİ ÇOK SEVİYORUM Yaşamaksa seni sevmek, Ben hiç ölmedim... SENİ SEVİYORUM!
Şebnem KISAPARMAK
Eyy Sevgili...
İçtiğin hoş şaraptan banada ver..
Sesin tutkulu şeylerden söz etsin...
Kıskanç bülbüller dilsiz kalsın..
Ama önce sen iç..
Sonra dudaklarının kokulandırdığı bardağı bana ver..
Açan güllerin ve kalbinin sesinden başka bir şey duymayacaksın..
| |
LeCoultre
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Ara.2008 Cmt 16:27:50 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Esaret ...
Doğduğum anki gibi saf
İlk kez öptüğüm dudaklar gibi ürkek
Son dokunduğum eller gibi tedirgin
Ve hiç bitmezmiş gibi tutkuyla
Teslim oluyorum hayata …
Öğreniyorum rüzgarı arkama alıp koşmayı
Ve biliyorum tökezlediğim zaman
Artık karşıda olacağını fırtınanın
Sevmeye başlıyorum teslim olmayı
Esaretimin içinde özgür kalmayı … | |
LeCoultre
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Ara.2008 Cmt 16:39:53 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Aşk nasıl akar bir yürekten diğer bir yüreğe? "İlk bakışta aşık oldum" der kimisi... Hiç yaşamadım bilemem. Doğrusu inanmam da... Kim böyle söylese ya da nerede okusam bu cümleyi, olsa olsa etkilenmektir bunun adı, aşk değil diye düşünürüm. Böyle bir cümleden sonra şartlanılmış bir aşk yaşanır ve biter. Anıldığında geçici bir hevesmiş aslında diye düşünülür belki de... Neyse asıl konumuz bu değil. Düşsel bir aşkın hikayesi anlatacağım ben size, ya da isterseniz yaşanmış bir aşk deyin siz bu aşka... Bu hikayede, ilk bakışta aşk yok, arkadaşlıktan aşka dönüşen bir hikaye de değil bu! Bir yasak aşk öyküsü hiç değil! İçinde biraz hüzün, biraz mutluluk gözyaşı, birkaç şiir ve şarkı, yaralı iki yürek, kaygılar ve tabii ki uykusuz saatler var. Bu hikayenin içinde en çok ümit var. Merkezde ise aşk... Birbirine uzak iki şehir... Biri taş binalarla çevrilmiş, sokaklarında asık yüzlü insanların dolaştığı, kuru ayazların kol gezdiği bir şehir... Diğeri deniz kokusu iliklerine kadar sinen... Bu birbirinden çok farklı iki ayrı şehirde, birbirine çok benzeyen iki insan... Birbirlerinden habersizken, aynı gecede aynı yıldızlara bakıp aynı dileği tutuyorlar belki bir gün... Sonrasına siz masal deyin, ben hikaye... ya da bir düş... Dedim ya hikayede en çok ümit var diye; bir ümitle başlıyor işte her şey... Aşka en çok bahar yakışır değil mi? Oysa bir kış mevsiminde başlıyor bu düşsel aşk. Dışarıda kış, yüreklerde bahar... Kırlar yerine, yüreklerde açıyor papatyalar... Dışarısı soğukmuş, buz gibiymiş, ne gam? Yüreklerde güneş... Kadın taş binalı, kuru ayazlı şehirde yaşıyor. Sahteliklerden, yalanlardan bıkmışlığıyla bir uçurumun kenarındayken, bir ümit tutuyor elinden... Yani deniz kokan kentten gelen adam! Onun ne işi vardı o uçurumun başında diye soracaksınız şimdi? O da aynı sebeple oradaydı. Belki adam çevresindeki tüm sahteliklerin ve yalan sevdaların içinde adamlığından utanmıştı da , onu uçurumdan atıp rahatlamak istiyordu. Yüreğini de fırlatıp atacaktı; böylece kimse acıtamayacaktı onu bir daha... Ama karşılaşmayı hiç beklemediği o yer de kadınla karşılaşmıştı işte... Adam ve kadın elele verip vazgeçtiler yüreklerini atmaktan... Ne de olsa bir ümit vardı içlerinde hala... Aslında onların yürekleri elele tutuştu... O ikisi birbirlerinin gözüne kaşına değil, boyuna posuna değil, yüreklerine aşık oldular... Ve ilk sözleri "Yüreğine aşığım" oldu aşka ilk adımı atarken. En çok kelimeler yardım etti onlara, birbirlerinin yüreğine dokunmaları için. Bir gece vaktinde kadın adamı düşünürken güncesine şöyle yazdı: " Aşk nasıl akar bir yürekten diğer bir yüreğe? Belki bir şarkıyla, belki bir şiirle gelir. Belki de bir yıldız olarak düşer avucunuza, dilek tuttuğunuz bir gecede... Uzak bir kentte bir yürek şiirler yazar adınıza... Her dizede onu bulursunuz, her dizede kendinizi... 160 karaktere sığdırmaya çalışırsınız içinizden taşan her duyguyu... Sığdıramazsınız... Sonra beceremeseniz de şiir yazmayı onun kadar güzel, bir şiir dökülür kaleminizden... Sesini hiç duymadığım, Hiç dokunmadığım ellerine, Bir şaire vurgunum şimdi. Ben hiç oldum, o herşey! Yaşadığı kentte, Bir gece olsun uyumadım, Gezmedim sokaklarında, Duymadım o kentin gürültüsünü Ve koklamadım denizinin kokusunu... Ben onun avucundaki yıldız oldum, O benim içimde ümit.. İşte bu yüzden; Aşkın adı ümittir artık, ümidin adı aşk! " Adamsa bir hikaye yazdı ve anlattı bir aşkın başlangıcını... Sordu: " Bir ümit üzerine aşk yazılabilir mi? " diye. Kimi onaylayarak ümit üzerine aşk yazılır dedi, kimi vazgeç dedi aşkın aleviyle kırmızıya dönmekten... Bir başkası bu hikayenin sonu sadece hüsran diyerek ümitleri kırdı ve bir dost destek verdi, kadın ve adamın mutluluğuna katılarak... Sonu ne olur? Ne kadın biliyor, ne adam, ne de diğerleri... Tek bilen var sonunun ne olacağını, gözle görülmeyen varlığı en derinde hissedilen tek bilen... Şimdi iki ayrı kentte, birbirlerinin yaralarını kelimelerle sarmaya çalışan, iki yaralı yürek avuç içlerinde bir yıldız tutarak, birbirlerini düşünüyorlar. Ağlamanın ne kadar güzel olduğunu keşfediyorlar yeniden... Büyük bir mutlulukla yaşarken aşkı, hatta mutluluğu içlerine daha fazla çakmak için uykularını feda ederken hep bir ümit içlerinde... Ve bir taraftan kaygılanıyorlar, korkuyorlar gün gelir bu büyü bozulur diye...Kelimelere, şiirlere, şarkılara sığınıyorlar birbirlerini daha çok hissetmek için... Sonuç olarak düşsel bir aşka merhaba diyen iki ayrı yürek, tek yürek olup açtılar kapılarını mutluluğa... Ve göze aldılar ne zaman geleceği meçhul olan hüznü... Yani bir ümidin üstüne aşk yazıldı, ve daha bitmedi hikaye... İçinizden geliyorsa devam edin hadi yazmaya ve bir isim daha verin aşka... Aşkın adı ümittir artık, ümidin adı aşk... | |
LeCoultre
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Ara.2008 Cmt 16:42:29 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Bu gece yüreğime demliyorum seni birtanem.. Yaşadıklarımızın tadına varmak ,yudum yudum seni özlemek ,seni yaşamak artık yetmiyor bana..mür biçmedim ki zamana.Bu gece de seninleyim.Her yerde sen varsın.. Kötü anlar yaşasak da her şey iyi gidiyor aslında..Varlığından mutluyum.İlginden,sevginden ve kendinden mahrum etme sakın beni.. Öyle özledim ki seni..Sıkıca sar beni sevgini özledim..Nasıl öpersin,nasıl seversin,kokarsın sen biliyorum.. Özledim kokunu çabuk gel de kokunu içime çekeyim..İnan ki yüreğime sıcacık bir şeyler akıyor sen yokken ama rolümü iyi oynuyorum içimdeki feryatlar susmazken.. Parmaklarımı yumuşacık,sıcacık yüzünde dolaştıramadığım,saçlarını tel tel sevgiyle, koklayarak okşamadığım için üzgünüm..Bugün ‘seni çok seviyorum’tüm saatlere ,tüm zamanlara kalıcı iz bırakan haykırışım oldu.Çığlıkları geçtimde,çığları bile unuttum artık.. Yüreğimin okyanuslarında atıyorsun şimdi.. Nice engellerden , nice ayrılıklardan ,acılardan sonra buldum seni..Yaşamımın yaprak yaprak,penceredeki vazodaki çiçeği,su içindeki mavisi, turuncusu..Sen ,ait olmadığın dünyadan rahatı iterek tehlikelere atılmayı ,bir başınalığı,farklılığı seçecek kadar cesur,ben se senin sevginle başkalaşımların kırılganlığı ile sana kanat açacak kadar hazırım..Hiç bir şey için korkmana gerek yok.. Seni tül kanatlarda taşırım ben mutluluğa..Sen hep ve her şeyim ol çünkü seni anlatılmaz seviyorum ve istiyorum.. | |
LeCoultre
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 27.Ara.2008 Cmt 16:50:05 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Seni sordum sokak lambalarına;
Bekleme boşa gelmez dediler.
Boynumu büktüm baktım onlara,
Halime bakıpta "zavallı" dediler...
Şimdi uzak bir kenttesin ve yağmur yağıyorsa
Düşüyorsam yüreğine tane tane
ve sen istiyorsan gelirim
Serilirim kıyılarına...
Hasretin senelere dönsede,
Ne sana bedduam ne sana kinim var
Bana binbir dert çektirsende
Seni MAHŞERE kadar sevmeye
Yeminim var...
İki ömür değil, iki yalnızlıkdır yaşadığımız
Herşey bir yanda ve boş
Gerçek olan şimdi senin yokluğun...
Seni özlüyorum
Hergün sevda çekipde gülünmüyor değil mi?
Bir güzelden başkası sevilmiyor değil mi?
Hani bensiz olurdun, olunmuyor değil mi?
Giderken ardnda ne bıraktın;
Kanayan bir kalp, yaş dolu gözler...
Yok ettin herşeyi;aşkı,sevdayı, UMUTLARI...
Bir eski dost gibi hatırla beni.
Bir selam ver yeter.
Unutmuş olsanda eski günleri .
Adımı arasıra an bana yeter.
Unutulmaya beş kala gözlerini
Ve sana dair ne varsa bitmeye yakın
İşte bu gün ben herşeyimi sende bıraktım
Sırf aşkımı aldım elinden
Sesin ruhumda bebek teni,
Sözün kalbimde çiçek seli,
Lanet olsun yokluğuna,
Hasretin hiç bitmedi
Bir soluk kadar yakın,
yıldızlar kadar uzak derler sevgi için.
Uzanırsın yetişemezsin,
yetişirsin dokunamazsın,
dokunursun vazgeçemezsin,
vazgeçersin ama unutamazsın.
Sesini duysamda
her an yüzünü görmek gibi değil,
özlediğimi bil,
hiçbir şey seni sevmek gibi değil. | |
IIIPearLIII
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 28.Ara.2008 Pzr 01:25:20 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Hani düşünmez olursun gerçekleri... Anılar yakar seni, anlamsız düşünceler sarar bedenini fırtına misali, savrulursun, yorulursun... Acır yüreğin hiç acımadığı kadar...
Dalar gider bakışların yağmur damlalarına... Suskun dudakların kilitlenir, konuşamaz... Bilir konuşursa yaşlar saracak yanaklarını... Damlalar akamaz gözlerinden, tutarsın kendini,
Yalancı bir tebessüm gelir yerleşir dudaklarına... Yağmur bile utanır yağmaya, uzanamaz avuçladığın topraklara... Bağırmak istersin ansızın, isyan edersin... Bomboş caddelerde elinde içi yalnızlık dolu bir bavulla... Yürürsün karanlık sokaklarda, gölgen bile terketmiştir seni...
Bir şarkı gezinir dudaklarında ağlamaklı, hatıraların hapsolduğu... Bakışlar susmuştur, bir veda bile çok gelmiştir kanayan yüreğine... Kaçıp gitmek istersin yüreğine acılar dolduran bu şehirden. Yumarsın gözlerini, gerçekleri görmekten kaçarsın, bir damla yaş süzülür yalnızca gözlerinden, alev alev yanar için, duymak isteyipte duyamadığı sözcükler bulandırır beynini... Kurtulamazsın sevdandan, yapışmıştır yakana bir kez ayrılık vakti gelir dayanır kapına, kurtulamazsın ayrılık denen amansız, hoyrat rüzgardan... Savurur seni yaşadığın rüyanın dışına...
Gelincik gibi bir başına rüzgara direnmeye çalışırsın, ince ve savunmasız bedeninde kabullenir yüreğin gibi bu gidişi... Ne gündüzün ne de gecen vardır artık... Yaşadığın her saniye çekilmez olur... Bitsin dersin, bitsin istersin bu işkence... Gitmeler bu kadar çok acıtmamalıdır yüreğini... Kaçmak istersin her köşesi acı dolu bu şehirden. Ama bütün yollar seni getirir terkeder tekrar kaçtığın bu şehre... İsyan edersin geceye... Bağırmak, haykırmak istersin yıldızlar alsın götürsün bedenini diye... Onlar da duymaz olur yakarışını...
Yalnızlıktır bu gelir yerleşir yüreğinin en kuytu köşesine... Kenetlenir kalır orda... Daha çok sıkar damarlarını her anıda, kan dolaşmaz oluncaya kadar... Bir şiir gibi yaşayıp bitmek istersin bu hayatta... Sokak lambaları da söner bir bir umutların misali... Yalnızlık sarar sımsıkı, kaçmalar fayda etmez yüreğine... Tükenirsin yavaş yavaş, acı ağır gelmiştir, dayanamamıştır yüreğin vedasız gidişlere... Gücün bitmiştir, umutların tükenmiştir artık, yumarsın gözlerini yarın doğacak güneşe kadar... Bulut olur, yağmur olursun, yalnızlık olup yağarsın geceye...
| |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 28.Ara.2008 Pzr 17:11:43 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d Yine Saçlarını Toplamış Gidiyor Güneş..
18 Aralık 2004, Istanbul.. Yine saçlarını toplamış gidiyor güneş.. Deniz gidip gelip eteğini öpüyor sahillerin.. Uzaklardan, çok uzaklardan görmesi zor tekneler geçiyor.. Hayallerim iç cebimde.. Ağır ağır yola çıkarım ben de seninle.. İsmin hece hece çınlar içimde.. Seni her düşündüğümde.. Güzel şeyler gelir aklıma her nedense.. Süzülür uçurtmalar gibi hatıralar.. Uçurtmanın ipi kaçar elimden.. İpi kaçar uçurtmanın.. Uçurumun kenarında bulurum kendimi birden.. Uçurumun kenarında.. Kelebeğin şansını seyrederken.. Kelebeğin şansını.. Yâni kelebek istese de düşemez yükseklerden.. Ben, Yaşamak için sana tutunurum.. En yorgun hâlimle gülümserken o anda.. Bir yudum su gibi içerim seni.. Parmak uçlarımla dokunurum mutluluğa.. Korkularım, mutluluğum ve uçurumun sonsuzluğunda.. Gidip gelip etiğini öpüyor sâhillerin deniz.. Uzaklardan, çok uzaklardan görmesi zor tekneler geçiyor.. Yine saçlarını toplamış gidiyor güneş.. Hayallerim iç cebimde.. Ağır ağır yola çıkarım ben de seninle.. Yine saçlarını toplamış gidiyor güneş....
Aşkın neşesinden de,kederinden de,büyük bir sevinç varmıdır..
Seni öylesine seviyorum ki..
Gömleğin o güzel bedeni ni biraz sıksa,gömleğini bile kıskanırım..
Gecenin siyah tülünün,aşıkların üzerini yumuşacık bir yorgan gibi örttüğü bu saatlerde nasıl hüzünlü ve bahtsızım..
Hastayım..
Kanım damarlarımda akmak istemiyor..
Hiç bir şey..Sevgilinin gelmesinden başka hiç bir şey beni iyileştiremez..
Güneşli şafakların habercisi soylu incidir o..
Takım yıldızlarının altın tanesidir...
Camlı yanakların pembe gülüdür..
Yanan bir yakuttur..
Altından bir simyadır..
Gözleri gece menekşeleri rengindedir..
SİYAH SÜRMEYLE ÇEVRİLMİŞ O GÜZELİM GÖZLERİ..
| |
LeCoultre
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 28.Ara.2008 Pzr 20:25:13 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Bir İhtimaldir Seni Sevmek
Bir ihtimaldir sevmek canım, Bir ihtilalden ayaklanıştır, Yüreğin özlemezse zamansızca, bil ki kurşunlanmıştır Ve suskunluk içinde geçilen ırmakların kuşatmalarında canım,
Bir ihtimaldir beklemek, Bağıra çağıra severek,sessizce yitip gitmek, Yetim bırakılan çocukların gözyaşlarındadır sevilebilmek Okunan dilsiz şiirlerin içinden dokunabilmektir sevmek Bir ihtimaldir canım doyasıya öpüşebilmek, Uykulardan uyanıştır yağmurlu sabahlarda üşüyerek Ve düşünerek geçilmeyecek bütün yolları Kenarı olmayan bir haritadan düşünmeden silebilmek Uzatmalı gecelerde sabahlamaktır sevmek canım, Bir ihtimal,oturup şiir yazmak leylak kokusu kağıtlara En sevdiğin şarkılarda isyana tutkun çoğalmaktır sevilebilmek, Bir coğrafyadan diğerine kanatlanıp uçabilmek Ve,
sevmek canım, Bir ihtimal, Yüreğinin yalnızlıklarına karşı Yüreğinle başedebilmek.. | |
HurremSuItaan
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 29.Ara.2008 Pzt 02:21:21 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
Mevsimlerden Sonbahardayım Mevsimlerden sonbahardayım... Resimde sararmış yapraklar,kurumuş dallar,yılgın bir rüzgar Ve ne yapacağını bilmeyen bir çocuk var. Aslında sana söylemek istediğim çok şey vardı: Mesela keşke bu kadar çok sevdirmeseydin kendini Neyin bedelini ödediğimi bilmiyorum Herşeye rağmen sana da kızmıyorum,kızamıyorum Acım durulduğunda bir şarkı söylerim belki Belki o zaman anlarsın. Bunca hüzün bizde iyi durmadı Ve bu ayrılık bu aşka hiç yakışmadı |
|
Erhan Güleryüz | | |
deprave
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 29.Ara.2008 Pzt 13:20:05 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d ŞU DAĞIN NİNNİSİNE..
SES VERMEZ YAR SESİME..
YÜREKTE SEVDASI YOK..
KURŞUNUN YAR NESİNE..
ÖYLEYSE NEFESİM NEFESİNE....
Yatar gül harmanı gibi.. Canımın dermanı gibi.. Her yanında çiçek açmış.. Binboğa Ormanı gibi..
Nesine Yar Nesine.. Ölürüm ben Sesine.. Bir daha vursa idi.. Nefesim nefesine..
Canım sese mi geldin.. Kadem basa mı geldin.. Sağ olsam gelmez idin, Öldüm yasa mı geldin..
Nesine Yar Nesine.. Ölürüm ben Sesine.. Bir daha vursa idi.. Nefesim nefesine..
Saçın Yüzüme perde.. Yüreğim düştü derde.. Ayak üstü duramam.. Seni gördüğüm yerde..
Nesine Yar Nesine.. Ölürüm ben Sesine.. Bir daha vursa idi.. Nefesim nefesine....
KARACAOĞLAN..
….kırık bir aşk………….hikayesi bu… ..umutsuzluklarla……….ve hüzünle dolu… güneşinden yoksun; umut, bulutlar ardında gökyüzü kapkaranlık ve biz burada ışıksızız yollar aşılamaz türden, ufuklar bizden uzak .bugünler mutsuz ve yarınlar çok umutsuz …amaçlar belirsiz ve araçlar çok yetersiz …..görüşebilmek zor, görüşmemek zor. ………sevebilmek ve de sevilebilmek, …………ne kadar mümkün sence? ……………ne kadar olası bu düş? ………………birleşebilir miyiz? …………………..sen-ve-ben …………………….bir gün! ………………………?
| |
| |